Engin Ardıç savcıları göreve çağırdı!
Öyleyse, hatalı sollama yapanlar, yanlış yerlere park edenler, sinyal vereceği yerde "kafa gösterenler" Atatürk ilkelerini çiğniyorlar, savcıları göreve çağırıyorum.
"Milli hastalıklarımızdan biridir: Atatürk'e demeç uydurmak." diye söze
başlayan Sabah yazarı Engin Ardıç, köşesinde "Atatürk'ü
peygamber gibi algılıyorlar ve hadis-i şerif uydurur gibi söylev ve
demeç uyduruyorlar..." diye devam etti.
Ardıç, Atatürk'e ait olduğu iddia edilen bazı sözlerin gerçekte
Atatürk'e ait olmadığının ispatlandığını anlattıktan sonra
savcıları da göreve çağırdı. Hem de bakın ne için:
"İçine üç-beş Osmanlıca kelime kat, "tahakkuk",
"hacet" falan gibi, bir de
"teferruat"lı bir laf uydur vatan millet aşkıyla,
salla gitsin.
Bir de o meşhur sporcu konusu var tabii:
"Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını
severim"... Bunu zikrede zikrede
bitiremediler.
Ya peki ne diyecekti? "Aptal, hantal ve
ahlaksızını severim" mi diyecekti?
"İstikbal göklerdedir"... Ya ne diyecekti,
"denizin dibindedir" mi diyecekti? (Bu söz de bir
uydurmadır.)
"Aşırı yağlı, tuzlu ve şekerli yemeyiniz" deseydi
"en büyük hekim" mi ilan edilecekti?
Çünkü bizde Atatürk'ü "her şeyin en
büyüğü" yapma hastalığı da vardır.
İnanmıyorsanız, herhangi bir er eğitim alayında köylü çocuklarına
ezberletilen "Atatürk kimdir?" başlıklı ve de on
dört maddelik "ilmihale" bakınız.
Bendenizin en bayıldığı da Atatürk'ün en büyük motorlu taşıt
sürücüsü yapılmasıdır.
Hayatında bir kerecik direksiyon başına oturmamış büyük önder
"Türk şoförü en asil duyguların
insanıdır" demişmiş...
Fakat bununla çemişlerin "ticari taksi" dediği
araçları mı kastetmiş, belediye otobüsleri ve şehirlerarası araçlar
buna dahil midir, yoksa bu vecize eskiden "hususi"
denilen özel araç sürücülerini de mi kapsıyor, tarihçiler açıklığa
kavuşturamadılar. Sarı leblebi mi beyaz leblebi mi tercih ettiği konusunda da ulema
arasında ihtilaf mevcuttur.
Öyleyse, hatalı sollama yapanlar, yanlış yerlere park edenler,
sinyal vereceği yerde "kafa gösterenler" Atatürk
ilkelerini çiğniyorlar, savcıları göreve çağırıyorum.