Engin Ardıç Meral Akşener'in sözlerine kafayı taktı! Önerisi olay!
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, "Ali Babacan veya Ahmet Davutoğlu bizden milletvekili isterse veririm." sözleri şok etkisi yarattı. Bu sözlere Sabah yazarı Engin Ardıç da tepki gösterdi. Ardıç bugün kaleme aldığı yazısında bir de öneride bulundu.
Sabah yazarı Engin Ardıç, İyi Parti lideri Meral Akşener'in
"Babacan veya Davutoğlu bizden milletvekili isterse
veririm" sözlerine kafayı taktı. Bu durumu Kemal
Kılıçdaroğlu'nun başlattığını söyleyen ve 'rezalet' yorumunda
bulunan Ardıç, "Siz, en iyisi, birleşin"
dedi ve bomba bir isim önerisinde bulundu.
Oldu olacak birleşsinler
Gazetelerde çıkmadı çünkü ciddiye alan olmadı.
"Tayyip düşmanlığını" görev edinmiş bir Internet sitesi yazdı, hani
şu "Babıali'de işi bitmiş" yazarların son sığınağı olan site.
Meral Hanım, "Babacan veya Davutoğlu bizden milletvekili isterse
veririm" demiş.
Çünkü buna alışıkmış, kendisi de bu yollardan geçmiş.
Ne güzel, sözde milletin vekili olarak Meclis'e giriyorsun, sonra
seni birilerine veriyorlar...
Ödünç tabii.
Veren de sonra geri alıyor.
Emir ve komuta zinciri içinde "çık partiden" diyor başkanın,
çıkıyorsun. "Gir şu partiye" diyor, giriyorsun. "Tamam yeter, geri
dön" diyor, dönüyorsun.
İnce politika...
Sana oy vermiş olan vatandaşlar hiç önemli değil, çünkü onlar sana
oy vermediler ki, partine verdiler.
Dolayısıyla seçmenine "çıkabilir miyim, girebilir miyim" diye de
sormuyorsun.
Sen kimin vekilisin? Adını sanını da kimse bilmiyor.
Parti başkanının "piyonusun" yalnızca. El kaldırıp el indiren
cinsinden.
Hiç utanmıyorsun, ne çıkarken, ne dönerken.
"Böyle rezalet olmaz sayın genel başkanım" diyemiyorsun. Kuzu
gibisin maşallah.
Sizin parti, ağanın köylüleriyle birlikte sattığı Güneydoğu Anadolu
köyü mü hemşerim?
***
Bu rezaleti Kılıçdaroğlu başlattı.
İYİ Parti seçime giremeyecekti, Kılıçdaroğlu 15 kişiyi ödünç verdi,
İP bu sayede Meclis'te grup kurabildi de seçime girebildi. Meral
Hanım bunu kendisinin istediğini itiraf ediyor.
Bu 15 kişi hiç utanmadan CHP'den çıktı, İP'ye geçti.
Seçimden sonra CHP'ye döndüler (ödül olarak listelerde "iyi
yerlere" konmuşlardı.) Çünkü İP yeni isimlerle Meclis'te grup
kurmuştu, artık onlara ihtiyacı kalmamıştı.
Ne seçmen ne de CHP amigoluğu yapan basın bunun hesabını
sormadı...
Seçmen "bu rezalete imza atanlara ben oy vermem" diyebilecek çapta
değildi.
Basın da amigo işte alt tarafı...
İP, bir "MHP'yi kırma" operasyonuydu.
Bir ölçüde başarılı da oldu.
Amigolar da "Tayyip'in müttefikine zarar verelim" fikrine
sarıldılar.
***
Şimdi Meral Hanım da az biraz verecek...
Üç beş Davutoğlu'na, üç beş Babacan'a...
Utanmadan alacaklar.
Yaptıklarına da "politika" diyecekler.
Siz, en iyisi, birleşin.
İyi Gelecek Partisi olun mesela... Zaten Meral Hanım da "İYI Parti
Türkiye'ye iyi gelecek" dememiş miydi, demek ki Allah
söyletmiş.
Babacan partisinin ismini açıklasın, ona da bir "mazmun"
buluruz.
Dikkat edin de, günün birinde Abdüllatif Şener gibi kendinizi hep
birlikte CHP mebusu olarak bulmayın!
O zaman size gülmezler bile.
Şimdi de pek gülmüyorlar ya...
***
Diyosuuun
"CHP komploların içinde bulunabilecek bir parti değildir."
Engin Özkoç, yatta tatil yapanlardan biri