En ağır fatura Gülen cemaatine çıkıyor
Faturanın biri AK Parti'ye çıkanlıyorsa, diğeri ve belki de daha ağın Fethullah Gülen cemaatine çıkanlıyor.
GAZETECİLER.COM - Mehmet
Ali Birand diyor ki:
"Bu olayı her yazışımda gülüyorum"...
Basılmamış kitabın basılması olayı güldüğü...
AK Parti iktidarına önce çatıyor...
Sonra sözü Gülen cemaatine getirip şunları yazıyor:
"Faturanın biri AK Parti'ye çıkanlıyorsa, diğeri ve belki de daha ağırı Fethullah Gülen cemaatine çıkarılıyor. Bundan önce Hanefi Avcı'nın yazdığı kitap ve ardından tutuklanma olayında da aynı durumla karşı karşıya kalınmıştı. Ahmet Şık olayı bunun üstüne gelince, tuz biber ekti.
Cemaate "dokunanın yandığı" bir ortama girildi.
Komplo teorileri dahi giderek inandırıcılık oranlarını artırdırır oldu.
Sanki gerçekten "imam"ın her yerde eli kulağı ve isimsiz askerleri var ve ona dokunanı yakıveriyorlarmış izlenimi yaygınlaşıyor.
(...)
CEMAATTEKİLER DE RAHATSIZ
Gülen'e yakın isimlerle konuştuğunuz zaman, nasıl ateş püskürdüklerine tanık oluyorsunuz. Zira onlar da, faturanın bölümünün kendilerine çıkarıldığını görüyorlar. Sanki gizli bir mason örgütlenmesi veya çete yaklaşımıyla kadrolaşmış bir cemaat görüntüsü verdiklerinin farkındalar ancak işin içinden nasıl çıkabileceklerini de bilemiyorlar. Bu nedenle, her zamanki gibi içlerine kapanıp beklemeye geçmiş durumdalar.
Kendilerini anlatmaktan mı çekiniyorlar, belli değil. Ancak zaman geçtikçe onların da faturası kabarıyor.
(...)
BEN İNANMIYORUM AMA...
Ben, Gülen hareketinin böylesine bir kara komplo içinde olduğu ve Türkiye'yi perde arkasından yönettiği görüşlerine katılmıyorum. Ancak benim gibi birçok kişinin katılmaması toplumdaki genel algıyı da değiştirmiyor.
"Bu olayı her yazışımda gülüyorum"...
Basılmamış kitabın basılması olayı güldüğü...
AK Parti iktidarına önce çatıyor...
Sonra sözü Gülen cemaatine getirip şunları yazıyor:
"Faturanın biri AK Parti'ye çıkanlıyorsa, diğeri ve belki de daha ağırı Fethullah Gülen cemaatine çıkarılıyor. Bundan önce Hanefi Avcı'nın yazdığı kitap ve ardından tutuklanma olayında da aynı durumla karşı karşıya kalınmıştı. Ahmet Şık olayı bunun üstüne gelince, tuz biber ekti.
Cemaate "dokunanın yandığı" bir ortama girildi.
Komplo teorileri dahi giderek inandırıcılık oranlarını artırdırır oldu.
Sanki gerçekten "imam"ın her yerde eli kulağı ve isimsiz askerleri var ve ona dokunanı yakıveriyorlarmış izlenimi yaygınlaşıyor.
(...)
CEMAATTEKİLER DE RAHATSIZ
Gülen'e yakın isimlerle konuştuğunuz zaman, nasıl ateş püskürdüklerine tanık oluyorsunuz. Zira onlar da, faturanın bölümünün kendilerine çıkarıldığını görüyorlar. Sanki gizli bir mason örgütlenmesi veya çete yaklaşımıyla kadrolaşmış bir cemaat görüntüsü verdiklerinin farkındalar ancak işin içinden nasıl çıkabileceklerini de bilemiyorlar. Bu nedenle, her zamanki gibi içlerine kapanıp beklemeye geçmiş durumdalar.
Kendilerini anlatmaktan mı çekiniyorlar, belli değil. Ancak zaman geçtikçe onların da faturası kabarıyor.
(...)
BEN İNANMIYORUM AMA...
Ben, Gülen hareketinin böylesine bir kara komplo içinde olduğu ve Türkiye'yi perde arkasından yönettiği görüşlerine katılmıyorum. Ancak benim gibi birçok kişinin katılmaması toplumdaki genel algıyı da değiştirmiyor.