Emre Aköz kaybetti çünkü...
Elitlerin, soylu aile veya eski paşaların çocuklarının sol bir partide (CHP) siyaset yapıyor olmalarını hor görüyor…
Liberal Felsefe her türlü özgürlüğü kapsar.
Sadece girişim, düşünce, ifade özgürlükleri
değildir kapsama alanı…
Siyaset yapma özgürlüğünü de içerir…
Siyasi parti tercih etme özgürlüğünü de…
Çok varlıklı ya da elit bir ailede doğup büyüyen bireylerin sol bir
partide siyaset yapma özgürlüklerine de saygı duyar…
Altı delik ayakkabı ve gecekonduda geçen bir hayatla ülkenin
“En Liberal Kapitalist” partisinde siyaset
yapanları da anlayışla karşılar.
Dünya tarihi bu “Çelişkilerin Uyumu” yasasını
doğrulayan örneklerle doludur…
En bilinen örnek ise varlıklı ve soylu bir ailede doğup büyümesine
rağmen, bütün ömrünü fukaraların hayat şartlarının iyileştirilmesi
ve daha çok özgür olmaları için harcayan ile ahırda doğan bir fukara çocuğu olarak
kendi kendini eğiterek, Roma İmparatorluğu
senatosuna konsül seçilen Çiçeron arasındaki
mücadeledir…
Katilina çok varlıklı olduğu halde
yoksullara toprak dağıtılmasını talep
ediyordu…
Yoksul köylülerin faiz sarmalı altında ezildiğini bu nedenle
Devletin bu borçları silmesi gerektiğini
savunuyordu…
Fukaralıktan gelen Çiçereo ise tam tersi
görüşteydi…
“Varlıklıların elindeki toprağı almak ve borçları silmek
ha?..” diye öfkeyle soruyor ve “bu, devletin
temellerini sarsmak demektir. Çünkü devletin görevi, mülkiyeti
korumaktır” diye devam ediyordu…
Bugün SABAH’ta başlığı altında yayımlanan
makalesinde Emre Aköz Liberal felsefeyi yerle bir
ediyor…
Elitlerin, soylu aile veya eski paşaların çocuklarının sol bir
partide (CHP) siyaset yapıyor olmalarını hor görüyor…
Lütfen dikkat!..
Eleştiri yok, doğrudan hor görme, aşağılama
var…
Oysa her zaman Liberal Demokrat olduğunu söylüyor
Aköz…
Bu nasıl Liberal Demokratlık ki insanların sosyal
sınıflarıyla siyasi tercihlerini bir birine yakıştıramıyor…
Fukara köylülerin haklarını korumak için savaşan ve harp meydanında
öldürülen Katilina “aşağılık” bir siyasetçi miydi
yani?..
Çok ayıp Emre Aköz…
Kaybettin…