Dündar'a göre <font color='#FF0000'>'AKP kendi kuyusunu kazıyor!'</font>

Milliyet gazetesi yazarı, AKP'nin 28 Şubat'çıları örnek alarak o dönemde yapılanları şimdi kendisinin yaptığını söyledi

GAZETECİLER.COM - Can Dündar, Milliyet gazetesindeki köşesinde AK Parti'nin 28 Şubat'çıları örnek aldıklarını, o dönemde yapılanları şimdi kendisinin yaptığını söyledi.

"AKP'nin 28 Şubat'ı" başlıklı yazısında Dündar:  "28 Şubat'ta asker siyasete müdahale ediyordu. Şimdi polis ediyor. Silah siyasetten çekilmedi; sadece el değiştirdi." dedi ve şöyle devam etti:

"28 Şubat'ta medya, askerden korkuyordu. Şimdi hükümetten korkuyor.

Medya bağımsızlaşmadı, efendi değiştirdi.

28 Şubat'ta Genelkurmay, dinci işletmeleri batırmaya çalışırdı. Bugün de muhalifler iktisadi baskı altına alındı.

Ekonomi özerkleşmedi; sermaye el değiştirdi.

28 Şubat'ta insanlar "irticacı" yaftasıyla ordudan, medyadan, politikadan kovulurdu, şimdi "Ergenekoncu" yaftasıyla kovuluyor, yargılanıyor, hapsediliyorlar.

Yaftalama âdeti değişmedi; yafta değişti.

28 Şubat'ta dindarlara seks tuzakları kurulur, özel hayatları afişe edilirdi; bugün dindarlar kuruyor seks tuzaklarını...

Tuzak aynı tuzak; avcıyla av, yer değiştirdi.

28 Şubat'ta asker, irtica ile mücadele için eğitim süreleriyle oynamıştı. AKP de kendi hedefi için eğitim süreleriyle oynuyor.

İdeolojik eğitim bitmedi; eğitimde ideoloji değişti.

28 Şubat, toplumu dizayn etmek, tek tip gençlik yaratmak istiyordu. AKP de aynısını istiyor.

Gençliğin kaderi değişmedi; tipi değişti.

28 Şubat yerel yönetimleri baskı almıştı; tıpkı bugünkü iktidar gibi... 15 senede belediyelere baskı değişmedi, sadece baskı gören belediyeler değişti.

28 Şubat'ta hukuk tamamen siyasallaşmıştı. Bugün hukuk yine emirle hareket ediyor; sadece emri verenler değişti.

28 Şubat, "skandal kaset"ler, fişlemeler, andıçlar, usulsüz dinlemelerle tam bir cadı avıydı. Bugün aynısı devrede...

Cadı değişti; av geleneği değişmedi.

(...) Biz o yapılanlara 28 Şubat'ta nasıl karşı çıktıysak aynı gerekçelerle bugün de karşı çıkıyoruz. Sivil siyaset, bağımsız basın, adil yargılama, özerk ekonomi, demokratik eğitim, özgür ülke istiyoruz.

Ne askerci ne dinciyiz. Kışlayla cami arasındaki bu ip çekme yarışında taraf değiliz; ipiz.

Çekiştirilen biziz.

(...)

Asker, "28 Şubat 1000 yıl sürecek" demişti; 10 yıl bile sürmedi. Ama o baskıcı süreç, askeri itibarsızlaştırırken Milli Görüş hareketini değişime zorladı; yenileyip iktidar yaptı.

Bugün aynı baskıcı süreç, hükümeti dünya gözünde itibarsızlaştırırken sosyal demokrat hareketi değişime zorluyor.

Yani AKP, 28 Şubat'çıları örnek alarak kendi kuyusunu kazıyor.

Başbakan "28 Şubat'ı yapanlar artık yok ortada, mağdur ettikleri ise ayakta" diyor. Bugünün tahakkümcüleri için alınacak bir ders yok mu burada?..