Dört Bir Taraf
CNN Türk
CNN Türk yönetimi ne zaman farkına varacak bilinmez ama
Dört Bir Taraf, eli yüzü düzgün bir tartışma programı olmaktan
çıktı.
Bunun nedeni başta hükümeti destekleyen ve hükümete eleştirel yaklaşan ikişer kişilik ekiplerin görüşlerini ifade etmesi mantığına dayalı programda artık kimin hükümeti desteklediği, kimin eleştirdiği belli olmadığından değil...
Günler geçti, mevsimler değişti, Cemaat ve Hükümet arasındaki kavga yüzünden hükümeti koşulsuz destekleyenler artık başka bir safta... Hükümeti en sıkı eleştiren isimler ise utangaç bir şekilde bile olsa hükümeti destekliyebiliyor. Dört Bir Taraf'ta da böyle olması normal aslında.
Sorun hükümeti destekleyen cephenin ekranda güçlü görünmesi için Abdulkadir Selvi'nin 5. bir taraf olarak programa eklemlenmesi de değil elbet.
Hatta Nagehan Alçı'nın her program bağırması, sesini yükselterek ne kadar haklı olduğunu anlatmaya çalışması da değil sorun... Altan Öymen'in "sakin güç" tarzıyla oturduğu köşede birden bire sinirlenip "höyt" diye nara atan yeniçeri gibi müdahaleleri de değil. Nazlı Ilıcak'ın iğneleyici üslubuyla "ben yapmıyorum siz yapıyorsunuz" diye cemaat eleştirilerini hükümet eleştirisine çevirmesi de değil sorun... Bunlar belki de programdaki isimler ile özdeşleşmiş tavırlar oldu bir süredir.
Gelin dün yayınlanan programda yaşanan kavgayı bir ... Hatta video arşivimize girin, Dört Bir Taraf ile ilgili haberlerimizi, videolarımızı bir izleyin. Son aylarda programda güncel konularla ilgili yeni bir fikir, taze bir yorum, şık bir analiz var mı? İzleyin ve siz karar verin.
Program giderek kalıplaşmış tezlerin karşılıklı bir şekilde ve bağırılarak tekrarlandığı bir şeye dönüştü. Nagehan Alçı ne zaman bağıracak, Nazlı Ilıcak sivri sözlerini karşısındakilere ne zaman batıracak, Altan Öymen ne zaman kızacak, Kadri Gürsel ya da Abdülkadir Selvi ne zaman çileden çıkacak... Programı izlerken sadece bunu bekliyoruz artık.
CNN Türk, ya Dört Bir Taraf programının formatını değiştirmek durumunda, ya da stüdyoda değişikliğe gidip ekranı ring ile çevirmek zorunda. Tıpkı Amerikan televizyonlarındaki pankreas güreşi maçları gibi... Sahte kavgaların, bağırış çağırın belki o zaman bir anlamı olur...
Bunun nedeni başta hükümeti destekleyen ve hükümete eleştirel yaklaşan ikişer kişilik ekiplerin görüşlerini ifade etmesi mantığına dayalı programda artık kimin hükümeti desteklediği, kimin eleştirdiği belli olmadığından değil...
Günler geçti, mevsimler değişti, Cemaat ve Hükümet arasındaki kavga yüzünden hükümeti koşulsuz destekleyenler artık başka bir safta... Hükümeti en sıkı eleştiren isimler ise utangaç bir şekilde bile olsa hükümeti destekliyebiliyor. Dört Bir Taraf'ta da böyle olması normal aslında.
Sorun hükümeti destekleyen cephenin ekranda güçlü görünmesi için Abdulkadir Selvi'nin 5. bir taraf olarak programa eklemlenmesi de değil elbet.
Hatta Nagehan Alçı'nın her program bağırması, sesini yükselterek ne kadar haklı olduğunu anlatmaya çalışması da değil sorun... Altan Öymen'in "sakin güç" tarzıyla oturduğu köşede birden bire sinirlenip "höyt" diye nara atan yeniçeri gibi müdahaleleri de değil. Nazlı Ilıcak'ın iğneleyici üslubuyla "ben yapmıyorum siz yapıyorsunuz" diye cemaat eleştirilerini hükümet eleştirisine çevirmesi de değil sorun... Bunlar belki de programdaki isimler ile özdeşleşmiş tavırlar oldu bir süredir.
Gelin dün yayınlanan programda yaşanan kavgayı bir ... Hatta video arşivimize girin, Dört Bir Taraf ile ilgili haberlerimizi, videolarımızı bir izleyin. Son aylarda programda güncel konularla ilgili yeni bir fikir, taze bir yorum, şık bir analiz var mı? İzleyin ve siz karar verin.
Program giderek kalıplaşmış tezlerin karşılıklı bir şekilde ve bağırılarak tekrarlandığı bir şeye dönüştü. Nagehan Alçı ne zaman bağıracak, Nazlı Ilıcak sivri sözlerini karşısındakilere ne zaman batıracak, Altan Öymen ne zaman kızacak, Kadri Gürsel ya da Abdülkadir Selvi ne zaman çileden çıkacak... Programı izlerken sadece bunu bekliyoruz artık.
CNN Türk, ya Dört Bir Taraf programının formatını değiştirmek durumunda, ya da stüdyoda değişikliğe gidip ekranı ring ile çevirmek zorunda. Tıpkı Amerikan televizyonlarındaki pankreas güreşi maçları gibi... Sahte kavgaların, bağırış çağırın belki o zaman bir anlamı olur...