Doğduğu evde kütüphane bulunan şanslı çocuklardan biri: Jak Kamhi
Habertürk yazarı Muhsin Kızılkaya, ölümünün ardından ünlü iş adamı Jak Kamhi'ye ilişkin bir yazı kaleme aldı.
Habertürk gazetesi yazarı Muhsin Kızılkaya, Türk Yahudisi ünlü iş insanı Jak Kamhi'nin ölümü üzerine Kamhi'nin “Hatırladıklarım” adını verdiği hatıratında okuduğu “kütüphanesi olan bir evde doğmak” deyimi üzerinden "kütüphanesi olan bir şehirde doğmanın" nasıl bir şey olduğunu ve Jak Kamhi ile ilgili anektodları okuyucularıyla paylaştı. Kızılkaya, ayrıca Jak Kamhi ve Ömer İnönü arasındaki dostluğun nasıl başladığını da anlattı.
İşte Kızılkaya'nın yazısından bir bölüm:
Jak Kamhi’nin “kütüphanesi olan bir evde doğan bir çocuğun farklı bir çocuk olacağına” dair anlattıklarını okuduğum günden beri hep çocuklarımı düşündüm. Bu sözü okuduğumda kızım yedi, oğlum iki yaşındaydı. Kitapların olduğu odaya, “kütüphane” adını onlar verdiler. Evimize gelen arkadaşlarına oğlum önce “kütüphaneyi” gösterdi gururla.
Kitaplar arasında büyüyen her çocuk Jak Kamhi olacak diye bir şey söylemiyorum tabii ki.
Her çocuğa nasip olmayacak bir atmosferin içine doğmuştu çünkü o. Babası Bulgarca, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca ve Rumca biliyordu. Annesi de İspanyolca, Fransızca ve Rumca... Bütün diğer Sefarad evlerinde olduğu gibi onların evinde de Ladino ve Fransızca konuşulurdu. Çocukken Rum mürebbiyelerden Rumca da öğrenmişti.
Asıl adı bir hayli uzundu. Jak Cordoba Sultana Hayim Kamhi… Unkapanı’ndan Eyüp’e kadar Haliç kıyısındaki arazilerin büyük çoğunluğu onlara aitti vakti zamanında.
Doğduğunda babası muhtardan nüfus işlemlerini yapmasını rica etmiş, o da büyük bir gönül rahatlığıyla nüfus cüzdanının din hanesine “İslam” yazdırmıştı. Yedek subay olacağı sırada nüfus cüzdanını eline alan subay din hanesinde “İslam” yazıldığını görünce çok şaşırmış. Neyse ki, askere giderken durum fark edilmiş ve düzeltilmiş. Oysa o güne kadar kimsenin aklına nüfus cüzdanına bakmak gelmemişti...