Doğan'ın Temsilcisine ByLock'çu demedim!

Akşam Genel Yayın YÖnetmeni Murat Kelkitlioğlu, Doğan Grubu'nun kendisine yönelik suçlamalarına cevap verdi...

Doğan Holding Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu'nun FETÖ kapsamında tutuklanmasının ardından Doğan Grubu gazeteleri ve yazarları Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu'nu hedef almıştı.

Doğan Grubu'nun temel iddiası "Murat Kelkitlioğlu, Barbaros Muratoğlu'nda Bylokçu dedi, ama Muratoğlu'nda ByLock çıkmadı" şeklindeydi...

Kelkitlioğlu bugün Doğan Grubu'nun iddiasına cevap verdi:

"‘Soruşturma kapsamında Muratoğlu’nda Bylock çıkarsa ne yapacaksınız’ diye sordum, ‘Muratoğlu Bylockçu’ demedim. Ayrıca Muratoğlu’nda Bylock çıkmadı belki şu ana kadar, ama Bylockçulardan çok daha ilerde olduğu anlaşıldı."

İşte Kelkitlioğlu'nun bugünkü yazısı:

TEK SUÇLU KRİPTO MU?

Aydın Doğan’ın Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu, FETÖ soruşturması kapsamında geçtiğimiz hafta tutuklandı. Muratoğlu’nun neyle suçlandığı, ne için tutuklandığı konusuna geçmeden önce, grubun gazetesi Hürriyet’te yayınlanan haber ve yazılarla ilgili birkaç yorumum olacak…

Gazetenin dünkü sayısında yayınlanan, Muratoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran ve İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan’ın açıklamalarını hayretle okudum ve dehşete düştüm.

Canduran diyor ki; “...Bu kararla, Doğan Holding’i karalamaya dönük bir karar izlenimi edinmek mümkün olabilir…”

Sana ne?

Ankara Barosu Başkanı mısın, Aydın Doğan’ın avukatı mı? Bir hukukçu, verilen bir tutuklama kararını, bir holdingi karalamaya yönelik olup olmamasına göre mi değerlendirir? Bir açıklama yaparken kendinizi ele vermeyin! Eğer Doğan Holding’e kendinizi bu kadar yakın hissediyorsanız, Baro başkanlığı kıyafetinizi çıkarıp, gidip o holdingin avukatlığını yapın!

İzmir Barosu Başkanı Özcan da; “…Dosyanın içeriğini tam olarak bilmemekle beraber, basın özgürlüğü konusunda ülkemizin bu kadar eleştiri aldığı dönemde tutuklama sebeplerinin ölçülü şekilde kullanılması gerektiğini düşünüyorum...” diyor.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ MÜ?

İzmir Barosu Başkanı başka bir alem! Sadece dosyaya değil, hiçbir şeye hakim değilsiniz Sayın Başkan! Tutuklanan Barbaros Muratoğlu, gazeteci falan değil. Aydın Doğan’ın idari temsilcisi.Yani konunun basın özgürlüğüyle uzaktan yakından alakası yok.

Muratoğlu’nun gözaltına alınmasından tutuklanma sürecine kadar geçen sürede, hatta sonrasında, sistematik olarak bu konuyu yazan Hürriyet yazarları şu ana kadar hamasetten başka bir şey yapmadı. Konuyu ‘benim suçlamalarım’ olmaktan ileri götüremediler.

Aslında, Muratoğlu’nun gözaltına alınmasının hemen ardından başlattıkları “Doğan Grubu vergi cezaları ile susturulmak istendi” haberleriyle kendilerini ele verdiler.

Nasıl mı?

Suçlama, Muratoğlu’nun, Aydın Doğan’ın yargıdaki sorunlarını halletmek için FETÖ’cülerle bağlantı kurmasıyken, gruba kesilen vergi cezası serüvenini haber yaparak suçüstü oldular.

Grubun ve gazetelerinin Muratoğlu’nun neden tutuklandığını kamuoyuna anlatacağı yok, bari madde madde ben yazayım;

BUNLAR YALAN MI?

- Ankara’da FETÖ avukatları Cemaleddin Karadaş, Mehmet Yusuf Burak, Ramazan Ayiş ile toplantılar düzenlendi. Örgütün yakın olduğu hukuk bürosuyla çalışmak istedi. Bu davalar için FETÖ’nün avukatlarıyla anlaşma sağlandı.

- Doğan Grubu’nun Yargıtay ve Danıştay’daki davaları için Gülen avukatı Orhan Erdemli ile iletişim kurdu. Bu ilişkiler sayesinde davaları kontrol altında tuttu.

- Gülen’in yardımcısı Mustafa Özcan, Doğan Grubu’nun bu davalarını avukat Orhan Erdemli’nin yürüteceğini örgüt avukatlarına iletti.

- 17-25 Aralık sivil darbe girişimi, evet milat. Barbaros Muratoğlu, bu tarihten sonra FETÖ’den tutuklu kırmızı Bylockçularla defalarca görüştü.

Yazdıklarımı, 17-25 öncesi ve sonrasıyla ilgili yaptığım vurguları, laf cambazlığı yapmadan değerlendirin! ‘Soruşturma kapsamında Muratoğlu’nda Bylock çıkarsa ne yapacaksınız’ diye sordum, ‘Muratoğlu Bylockçu’ demedim. Ayrıca Muratoğlu’nda Bylock çıkmadı belki şu ana kadar, ama Bylockçulardan çok daha ilerde olduğu anlaşıldı.

Son söz; konuyu sadece Barbaros Muratoğlu üzerinden tartışmanızı da anlamakta güçlük çekiyorum. Muratoğlu’nun Aydın Doğan’ın Ankara temsilcisi olduğu, bu görüşmeleri ve ilişkileri kendi inisiyatifiyle yapmadığı ayrıntılarını gözden kaçırıyorsunuz.