Doğan'ın CEO'sunun sırları olay olacak
Meğer neler olmuş neler... Doğan grubundaki en iyi bilgi kaynağı... Tuncay Özkan'ın MİT önerisi...
Kitabın adı; CEO'luğa uzanan yol...
Kitapta neler yok ki...
Mesela, Uzan'ı bitiren bilgileri Doğan grubu vermiş...
Doğan ailesinde en iyi bilgi kaynağı hizmetlilermiş...
Ve Tuncay Özkan'ın MIT önerisi...
Akşam'dan Tuğçe Tatari, kitaptaki bu üç enteresan mevzuyu özetlemiş...
HİZMETLİDEN AL
HABERİ
Tufan Darbaz’ın ilk “bomba” açıklaması Mehmet Ali Yalçındağ
hakkında.
Önce Doğan Grubu’nda göreve başlamasının ardından Mehmet Ali
Yalçındağ’ın tavırlarındaki değişimden söz ediyor Darbaz...
Ardından da bir gün masasında bulduğu zarfın içinden çıkan ve Aydın
Doğan’a hitaben yazılmış Yalçındağ imzalı bir mektuptan.
Mektupta Yalçındağ, Tufan Darbaz’ın aileyi bölerek tüm
yönetimi ele geçirmek arzusu içinde olduğundan söz ediyor ve
kayınpederinden Darbaz’ın görevine son vermesini
istiyor.
Tufan Darbaz, bu mektubu kimin oraya bıraktığı konusundaki
fikirlerini Aydın Bey’le hiç konuşmuyor. Hatta mektuptan haberdar
olduğunu bile söylemiyor.
Ancak medya dünyasında kısa sürede oyunun nasıl oynandığını
kavrayan Darbaz, enteresan “haber kaynakları”
buluyor kendine.
Ve bir süre sonra Aydın Doğan’ın bu mektupla ilgili aileyi
topladığını, “işini iyi yapıyor, bu tip iş dışı konularla
müdahale etmenizi istemiyorum” dediğini Aydın Doğan’ın
“bir hizmetlisi”nden öğreniyor.
Anlayacağınız Darbaz, kısa sürede medya dünyasında en temiz
enformasyonun “hizmetlilerden” aktığını keşfediyor...
UZAN'I YAKAN BELGELER
DOĞAN'DAN
Kitapta yer alan ilginç bilgilerden biri de şu: Aydın Doğan, 4
milyonluk bir yatırıma tavla oynarken evet demiş ve bu “evet”
nedeniyle büyük zarar etmiş.
Ancak gelelim kitabın asıl “bomba” iddiasına...
Hepimiz bir dönem “Uzanlar” ve “Doğan Grubu” arasında yaşanan
kıyasıya mücadeleyi atılan manşetlerden, yapılan haberlerden
biliyoruz. Tufan Darbaz, o günleri şöyle anlatıyor:
“Uzan Grubu bel altı savaş seviyordu. Ancak biz onların karşısında
hep kendini savunan, savunmaya geçen taraf olarak kalıyorduk.
Mutlaka iyi bir çalışma yapıp karşı atağa geçecek bilgilere
ulaşmalıydık. Yaklaşık iki aylık çalışmam sonucu iki tane yumuşak
karın buldum. Bir:Çukurova Elektrik... İki:İmar Bankası...
Topladıklarım tamamen resmi belgelere dayalıydı. Sayın Tayyip
Erdoğan, yolsuzlukların üzerine gideceği iddiasındaydı. Biz
dosyalarımızı kendisine ulaştırdık. O dosyalar anahtar oldu. Ve
tarihimizin en büyük yolsuzluk olaylarından biri sona erdi”.
Açıkçası okuduklarımdan sonra acı bir şekilde gülümsedim:
“Demek Uzan’ın bitirilmesi için bilgiler, Başbakan’a Doğan Grubu
tarafından iletilmiş” dedim.
Ve bugünlerde Başbakan Erdoğan ile Aydın Doğan arasındaki
gerilimi düşündüm.
TUNCAY ÖZKAN’IN MİT
ÖNERİSİ
Tufan Darbaz’ın bir başka ilginç anısı daha var.
Yine Uzanlar ile gerginliğin yaşandığı günlerde Doğan Grubu’nda
gazetecilik yapan Tuncay Özkan, patronu Aydın Doğan’a şöyle
demiş:
“Patron, müsaade et, peşlerine iki tane eski MİT mensubu
takayım”.
Aydın Doğan, bu teklifi derhal reddediyor. Daha sonra da Darbaz’a
ret gerekçesini şöyle açıklıyor:
“Oğlum gazetecilere ve televizyonculara güven olmaz. Onlar bugün
senin yanındadır yarın başkasının. Sonra bu tür şeyleri senin
aleyhinde kullanırlar”.
İşin ilginç tarafı şu:
Tuncay Özkan, “patron”una yaptığı teklifin üzerinden sadece 2 hafta
geçtikten sonra AKŞAM Grubu’na transfer oluyor.
Tufan Darbaz’ın bu olay üzerine yaptığı yorum ise şöyle:
“Medyada sadakat diye bir kültür yoktur. ‘Baba’ filmindeki gibi
‘Düşündüğünü aile dışından kimseyle paylaşma’ felsefesine bağlı
yaşanmalıdır”.