Doğan Grubu erken seçim mi örgütlüyor?

Engin Ardıç topyekün Doğan Grubu'na çakmış. Herhangi bir isim vermemiş. Ama grubu siyaset yapmak ve erken seçim çalışmasıyla suçlamış!

GAZETECİLER.COM - Engin Ardıç topyekün Doğan Grubu'na çakmış. Herhangi bir isim vermemiş. Hatta herhangi birini kastetmemiş bile. Grubun Hürriyet dışındaki gazetelerinde açıktan bir erken seçim havası yaratılmak istendiğini yazmış. Bunun nedeni olarak ise grubun koalisyon hükümeti istemesini Aslında iddialar çok ciddi. Ama muhatabı belli olmadığı için yanıtsız kalacak gibi gözüküyor...

"Şu çok gereksiz "mektup aldı mektup verdi" tantanası arasında kaybolup gitmesin, "Aydın Doğan basınında", daha doğrusu Sayın Doğan'ın amiral gemisinde değil de takalarında, son zamanlarda ciddi bir "erken seçim rüzgârı" estirilmektedir...
Ya da, estirilmeye çalışılmaktadır.
Erken seçimin lafı da yok siyasi çevrelerde, "sathı maili" yani eğik düzlemi de bulunmuyor, fakat ikide bir erken seçimi zorlamayı deniyorlar.
Bunun için, hem birtakım garip anketler yayınlayıp "iktidar partisinin oylarının çok düştüğü" safsatasını yaymaya çalışıyorlar, hem de "kendi kafalarına göre konuşacak" birtakım "bilim adamı kılıklı" kişilere sorular soruyorlar...
Onlardan aldıkları gazı da gerçek gibi sallıyorlar.
Hazret elinde hiçbir araştırma, hiçbir veri bulunmadan erken seçim olur dediyse, demek ki erken seçim gündemdedir!
Hani Rıdvan Dilmen'in "gol olur" dediği zaman gol olması... ya da olmaması gibi.
Eh, Deniz Baykal da onlardan öğrenip başlıyor uçmaya: Bu iktidarın ömrü az kaldı!
Söylediğine kendisi de inanmıyor ama ne desin? "Ben gene yenileceğim" diyecek hali yok ya... "Ezeli ve ebedi muhalefet olduğumu ve olacağımı ben de biliyorum" mu desin? Baksanıza, Mustafa Sarıgül bile, daha parti kurulmadan "ha geldim ha geliyorum" havalarına girmek zorunda kalıyor. Türkiye Komünist Partisi'ne de sorsanız "devrimin eli kulağındadır", çünkü emek-sermaye çelişkisi keskinleşmiştir, kitle çizgisinin bayrağı yükselmiştir, estek köstek.
Bu gazeteler, üç buçuk okuyucu kitleleriyle hangi su bardağında hangi fırtınayı koparabileceklerini sanıyorlar acaba?
"Ufukta bir koalisyon görünüyor" fikrini okurlarının kafalarına yerleştirmeye çalışıyorlar.
Neden? "Aydın Doğan'ı gene ancak zayıf bir koalisyon hükümeti kurtarırsa kurtarır" diyecekler de dilleri mi varmıyor acaba?
Diyemeyince, bunu hiçbir şey araştırmamış araştırmacılara söyletmek en iyisi!
Bu gazeteci arkadaşlara, kendi uydurdukları safsatalara en başta kendileri kanıp sonra da okuyucularını kandırmaya çalışmanın çıkar yol olmadığını çok söyledik.
Hani, beş yüz bin kişinin katıldığı "cumhuriyet mitingini" şişire şişire beş milyon yapmak, seçimden sonra da "nereye gitti bu beş milyon kişi yahu" diye dövünmek gibi...
Ya da, "alt tarafı belediye" seçimlerinin sonucunu genel seçime "teşmil edip" sevinmek gibi...
"Pantalon uyduramadık gömlek verelim" zihniyetiyle, "deviremiyoruz, hiç olmazsa zayıflatalım" yaklaşımıyla, koalisyon istemek gibi...
AKP kiminle koalisyon yapacak peki?
CHP ile mi, MHP ile mi?
Yoksa "sel gibi dalga dalga, gürül gürül gelen" belediye reisiyle mi?"