Diline 'acı biber' sürsek mi acaba!

GAZETECİLER.COM - Hatırlarsınız...
Önceki gün 'yumurtacı kızlar' yazısı nedeniyle Engin Ardıç'ı kaybeden ilan etmiştik.
Demiştik ki:

"Biz de Emre Aköz'e yumurta atan öğrencileri eleştirdik ama "Yahu Emre, keşke o kızları öpseydin de gönüllerini yapsaydın(!)" demeyi akıl edemedik(!)..
Çünkü biz kızlarımıza, kadınlarımıza "seks objesi" olarak bakmıyoruz...
Bakanları da esefle kınıyoruz...
Ve bir genç kızın öpüldüğü(!) erkeğin siyasi görüşlerine yazılacağını düşünmüyoruz...
Çünkü biz kadınlarımızın "aciz" ve "zekâ özürlü" olduğunu kabul etmiyoruz...
Hâsılı...
Bugünkü SABAH'ta başlığı altında yayımlanan makalesinde kadını "şişme seks aparatı" olarak kabul eden Engin Ardıç'a "kaybettin" diyoruz..."

AĞZINA BİBER Mİ?

Engin Ardıç 'kaybettin' dediğimiz satırlara bugünkü yazısının sonunda inceden inceye çakıyor... Ama biz o çakmayı "espri" olarak değerlendiriyoruz.
O yüzden "ağzına biber sürmeye gerek yok" Engin kardeş diyoruz... (Hem bu işleri sen iyi becerirsin! Hakaret edip mahkemeye koştuğuna göre...)
Neyse!...
"Kaknem kızlar" lafını atlamadık bilesin!
En azından 'cinsellik saplantından' kurtarmışız seni tebrik et bizi..
Haaa!
Unutmadan bize gönderdiğin mesajı da aktaralım okurlarımıza...
Şöyle diyor Engin Ardıç:

"Yumurta atan kaknem kızların da o yumurtadan menemen yapmayı asla öğrenemeyecekleri gibi... Aydın Doğan'ın bazı yazarlarının üzerine kır, sucuklu olur. (Ayy, ne kadar "politically incorrect" şeyler söylüyorum kardeş, ağzıma biber sürün, kaybettim gene vallahi.)"