Demirören mi haklı, Karacan mı?
Murat Çelik, Vatan ve Milliyet Gazeteleri'nin patronajında yaşanan süreci hukukçularla görüştü. Aldığı cevabı da okurlarıyla paylaştı.
Vatan gazetesi yazarı Murat Çelik, Vatan ve
Milliyet Gazeteleri'nin satın aldıktan sonra aralarında mahkemeye
intikal eden bir anlaşmazlık yaşayan Demirören ve Karacan ile
ilgili olarak hukukçularla görüştü.
Çelik "Aklın yolu bir" başlığını verdiği yazısında
hukukçulardan aldığı cevabı da okurlarıyla paylaştı.
Daha önce köşesinde "Bir medya kuruluşunda çalışan
herkes aslında aynı şeyleri ister. Editoryal bağımsızlığına
müdahale etmeyen, insana ve kuruma yatırım yapan, çalışanına sahip
çıkan, maaşını düzenli ödeyen bir patron" diyen Çelik,
avukatlardan emekli hakimlere hukuçuların süreçle ilgili
yorumlarını ise şöyle aktardı okurlarına:
"Bir tarafta (Demirören) açık bir iyi
niyet var. O ortak, bu anlayışla üzerine düşenleri tam olarak
yerine getirmiş ve getirmeye devam ediyor. Diğer tarafta
(Karacan) ise bulunduğu taahhütleri hayata
geçirmeyen ve üstüne üstlük şirket yönetiminin kayyuma devrine yol
açan hukuki sürece imza atan bir ortak var. Tablo çok net, durum
çok açık. Bir tarafta iyi niyet, diğer yanda iyi niyeti suiistimal
var."
Ben hukukçu değilim. Ama haber kaynaklarım, bu işin en yetkin isimleri. Ve o isimlerin mütalaaları işte bu şekilde.
Aslında fazla söze, detaya gerek yok... Rakamların da bir önemi yok.
Orta yerde, karşımızda duran çok basit bir soru var:
"Bir ortaklıkta, ortaklardan her biri kendi payına düşen sorumlulukları zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirirse, herhangi bir sorun yaşanır mı?"
Tek derdi mesleğini icra etmek olan bir haberci olarak, başka sorum yok...