Davutoğlu gazetecilere 'bunları sakın yazmayın' dedi bakın kim yazdı?
40 kişinin ölümüyle sonuçlanan Kobani gösterilerine kadar ki 2 aylık süreçte neler oldu? İşte Davutoğlu'nun gazetecilere yazmayın dediği o bilgiler...
GAZETECİLER.COM - Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun hafta sonu yaptığı Amasya gezisinin ardından, kendisine eşlik eden gazetecilere, sıcak Kobani gündeminin son iki ayında yaşananlara ilişkin olarak anlattığı ayrıntılar ortaya çıktı.
Hürriyet gazetesi yazarı İsmet Berkan, geçtiğimiz cumartesi günü Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Amasya gezisine katılmış, dönüş yolunda Davutoğlu ile uzun bir sohbet imkânı bulmuş; ancak bu sohbet sırasında Başbakan’ın sık sık 'Aman bunu yazmayın' uyarısında bulunduğunu da önceki günkü yazısında yazmıştı.
İsmet Berkan, Davutoğlu’nun o sohbet sırasında
‘yazılmaması’ kaydıyla söylediği bazı detayları
Pazar günkü ‘Akil İnsanlar’ toplantısında da
söylediğini ve Yıldıray Oğur’un bunları Türkiye gazetesinde
aktardığını belirterek, o gün yazamadıklarını kaleme aldı.
Berkan’ın, “Bunların artık yazılmış olmasından hareketle
ben de Başbakan'ın aktardığı ve çözüm süreci, Kobani direnişi ve 6-7 Ekim'de meydana gelen, 40'a
yakın vatandaşımızın öldüğü olaylar bağlamındaki takvimi bugün
yazmak istiyorum” diyerek başladığı yazısının ilgili
bölümü şöyle:
Davutoğlu'nun ağzından son iki ayın takvimi
Aşağıda yazacağım cümleler kelime kelime Başbakan'ın ağzından çıktığı haliyle değil benim özetlemelerimdir ama bilgilerin tamamı Başbakan tarafından verilen bilgilerdir. Bazı günlere ilişkin bilgiler ise doğrudan arşiv bilgisidir:
1 Eylül: Başbakan hükümet programını okur.
3 Eylül: Hükümet, çözüm süreci için bir 'yol
haritası' çıkarıyor, bu harita aynı gün Milli İstihbarat Teşkilatı
Müsteşarı Hakan Fidan tarafından İmralı'da Abdullah Öcalan'a
götürülüyor, Öcalan yol haritasına tam mutabakatını bildiriyor.
7 Eylül: Bir HDP heyeti İmralı'da Öcalan ile
görüşüyor; Öcalan'dan yol haritasına tam mutabakat verdiğine dair
teyit alıyor.
8 Eylül: HDP heyeti, yani Sırrı Süreyya Önder ve
Pervin Buldan, Öcalan'ın teyidini de duyurmak için Kandil'e
gidiyor.
10 Eylül: Kandil'den dönen HDP heyeti Başbakan
Davutoğlu ile görüşüyor. Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan,
Kandil'in de yol haritasına onay verdiğini söylüyor. Başbakan bunun
üzerine, 'Biz bunların hepsini yaparız ama özellikle Diyarbakır ve
Batman çevresinde kamu düzenini bozan şeyler yaşanıyor, bunların da
sona ermesi lazım' diyor. Önder ve Buldan, 'Kandil'le konuştuk, her
şey değişecek, en geç 15 Ekim'e kadar bu olayların hepsi sona
erecek' diyor. (Başbakan'ın 'kamu düzenini bozan olaylar' dediği
şeyler, PKK 'lıların haraç almaya, insan tehdit etmeye devam
etmesi, örgütün mahkemeler kurması, cezalar kesmesi vs. olaylar
dahil her şey.)
14 Eylül: IŞİD Kobani'ye saldırılarını başlatıyor,
kısa sürede kasabanın etrafındaki köyleri ele geçiriyor, köylerdeki
nüfus önce kasaba merkezine sığınıyor.
19 Eylül: Kobani'den kaçanlar Türkiye sınırına
dayanıyor, içeri girmek istiyor. Hükümetin içeri girişlere izin
vermesi saatler sürüyor, sınırda birikenler 25 bin kişiye çıkıyor.
Sonunda sınır açılıyor, mülteciler gelmeye başlıyor.
20-21 Eylül: Kobani'den Türkiye'ye kaçanların
sayısının 130 bini geçtiği açıklanıyor. Aynı gün gerek HDP ve
gerekse Kandil'den 'Kobani düşerse çözüm süreci biter' açıklamaları
geliyor. Hükümet tarafından da çözüm süreciyle Kobani'de
yaşananların birbiriyle ilgisiz şeyler olduğuna dair açıklamalar
başlıyor.
22 Eylül: Öcalan'ın avukatı Mazlum Dinç İmralı'ya
gidiyor, çıkışta Öcalan'ın 'Devlet bizi oyalıyor, bir an önce
müzakereye geçilmeli' dediğini duyuruyor. Aynı gün Türkiye-Kobani
sınırındaki olaylarda HDP milletvekili Aysel Tuğluk’u jandarmaya
taş atarken gösteren bir fotoğraf manşetlere tırmanıyor. Yine aynı
gün Kandil'den açıklama yapan Murat Karayılan, 'Çözüm süreci bitti'
diyor.
23 Eylül: Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan,
HDP'li Önder ve Buldan'ı kabul ediyor, süreçteki son durum
konuşuluyor, HDP'liler yeniden İmralı'ya gitmek istiyor.
26 Eylül: HDP'nin görüşmeci heyeti sürecin
geleceğine ilişkin yeni bir açıklama yapıyor: "Türkiye'nin Rojava
politikası ve çözüm sürecine yansımaları, sekretarya ve izleme
heyeti başta olmak üzere müzakere mekanizmalarının kurulması, yol
haritasının taraflar arasında ortaklaşması, son haftalarda kitlesel
demokratik gösterilere yönelik güvenlik güçleri tarafından yapılan
orantısız müdahaleler ve asayiş uygulamalarının ortaya çıkardığı
sorunlar."
1 Ekim: Başbakan Davutoğlu, HDP eşbaşkanı
Selahattin Demirtaş'ı ilk kez Başbakanlık'ta kabul ediyor. Görüşme
çıkışı Demirtaş, "IŞİD'in bölgeden atılması için yapılması
gerekenler konuşuldu. Başbakan'ın bu konudaki tutumu olumludur.
Kobanililere sınırların açılması konusunda Başbakan'a
teşekkürlerimizi ilettik. Kısa süre içinde
sınırların açılması önemlidir. Daha fazla diyalog içinde olunması
gerektiğini ifade ettik. Tezkere konusunda eleştirilerimizi
ilettik" diyor. Başbakan'ın bize uçakta verdiği bilgiye
göre Demirtaş bu görüşmede sürecin devamına ilişkin ve kamu
düzeninin bozulmayacağına dair sözler de veriyor.
6 Ekim: Kobani için
Kürtler sokağa dökülüyor, Türkiye yangın yerine dönüyor, 40'a yakın
vatandaşımızın öldüğü olaylar başlıyor.