Daha da Fazıl Say'la tartışmam!
SKY Turk 360’ta “Şimdi Söz Sizde” programında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Fazıl Say'dan gelen “kes zırvalamayı” yanıtını yorumladı...
Geçtiğimiz ay Fazıl Say’dan “kes
zırvalamayı” yanıtını alan Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay, dün SKY Turk
360’ta “Şimdi Söz Sizde” programında
Hilmi Hacaloğlu’nun sorusu üzerine, “Fazıl
Say’la aramda tartışma yok, hiçbir sanatçı arkadaşımla tartışmaya
girmem” dedi.
"Çok ağır cevap aldım tekrar konuya döneme"
Kendisine Brüksel’de sorulan bir soru üzerine, “hiçbir sanatçı ismi
vermeden Türkiye’den gitmek istemek ancak bir anlık öfkeyle veya
kırgınlıkla mümkün olabilir” yanıtını verdiğini söyleyen Günay,
“ Fazıl Say’dan çok ağır cevap aldım, tekrar bu konuya
dönmem” dedi.
Günay Çamlıca’ya camiye karşı çıktı
Kültür ve Turizm Bakanı son zamanlarda çokça tartışılan Çamlıca’ya
cami yapılma önerisi hakkında da konuştu. Bu konuda kendisine
ulaşmış bir bilgi ya da başvuru olmadığını beliten Günay, “Bu
konuda mütedeyyin basında da zaten insan olmayan yerde cami
yapılmasının bizim örfümüze uygun düşmediğini okudum. Camiler bizde
öyle büyük tepelere filan yapılmaz. Çünkü cami kendisi bulunduğu
yere değer katar. Değerli bir tepeye cami yapalım diye bir kaygımız
tarih boyunca olmamıştır” dedi.
Günay: Dereye 4-5 HES yapılsa köylü itiraz
etmez
Günay’ın en çok tartışma yaratan sözlerini ise HES’ler
konusundaydı. “Dün termik santrallere karşı çıkarken HES yapılsın
diyenler şimdi tersini savunuyor” diyen Kültür ve Turizm Bakanı,
abartmamak kaydıyla HES yapımının desteklediğini söyledi. Günay,
“yenilenebilir enerjiyi kullanmak gerekiyor. Ancak hidroelektrik
santraller yapılırken ölçü kaçıyor, bir derenin üzerinde 20 tane
santral yapılmak isteniyor. Mesela 4-5 tane santral yapılsa
köylünün de çok fazla itirazı olmayacak. Biraz koruma
kullnama dengesi kulanma lehine ağır basıyor” dedi.
İlk taşı günahsız atsın
Ertuğrul Günay, daha sonra hemşehrilerini eleştirdi.
“Ben de Karadenizliyim ama Karadeniz’de inanılmaz çirkin yapılaşma
var. Bina yaparken kimse çatı yapmıyor, filiz bırakıyor,
yetmiyor yaylaya dört katlı ev yapıyor. Yaylalar kötü birer
kasabaya dönmüş facia durumda. Herkes elini vicdanına koymuş,
hangimiz evinin önünü süpürüyor. Bu konuda herkes elini vicdanına
koysun ve ilk taşı da günahsız atsın.”