Cüneyt Özdemir
Özdemir, Başbakan'ın eleştirileri karşısında ne almaza yattı, ne de eğilip büküldü.
GAZETECİLER.COM
Depremle birlikte harekete geçerek Van'a kamp kuran medya kurumları arasında en çok ses getiren yayınlardan birine imza atan Cüneyt Özdemir hem haberiyle hem de Başbakan'la girdiği polemikle gündemde.
Depremin vurduğu bölgedeki en büyük mağduriyeti yine köyler yaşadı. Özdemir, deprem sonrası hiç bir yardımın gitmediği bazı köyleri ekranlara taşıyarak dikkatleri o bölgelere çekmeyi başarmıştı. Sonrasında aynı köyü yine ziyaret ederek bir gelişme olup olmadığını görüntüleyen Özdemir, Başbakan'ın hedefi oldu.
Özdemir, Başbakan'ın eleştirileri karşısında ne almaza yattı, ne de eğilip büküldü. Kendi programında önce Başbakan'ın kendisini hedef aldığı sözlerini yayınladı. Sonra da cevabını verdi. İçeriği sert ama ifade biçimi nazik olan cevap da en az haberi kadar sağlamdı.
İşte Özdemir'i günün televizyoncusu seçmemize neden olan Başbakan'a cevabı...
"Başbakan'ın kızdığı o gazeteci bildiğiniz gibi benim. Bizim gazeteci olarak görevimiz olumlu ya da olumsuz bütün bilgileri kamuoyuyla paylaşmak. Depremde evini, yakınlarını kaybetmiş 50-60 yaşındaki köylüler eğer yardımların yetersizliğinden yakınıp omuzları sarsıla sarsıla karşımda ağlıyorsa benim görevim o köylünün çaresizlik gözyaşlarına bakıp 'acaba Başbakan bu habere ne der?' deyip arkamı dönmek değildir. Tam tersine o gözyaşlarını daha yere düşmeden alıp kamuoyunun ve Sayın Başbakan'ın önüne koymaktır. Bu benim için sadece gazetecilik değil vicdan meselesidir. Başbakan'ın çok sevdiği o sözdeki gibi ifade edersek durumu 'haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır'."
Depremle birlikte harekete geçerek Van'a kamp kuran medya kurumları arasında en çok ses getiren yayınlardan birine imza atan Cüneyt Özdemir hem haberiyle hem de Başbakan'la girdiği polemikle gündemde.
Depremin vurduğu bölgedeki en büyük mağduriyeti yine köyler yaşadı. Özdemir, deprem sonrası hiç bir yardımın gitmediği bazı köyleri ekranlara taşıyarak dikkatleri o bölgelere çekmeyi başarmıştı. Sonrasında aynı köyü yine ziyaret ederek bir gelişme olup olmadığını görüntüleyen Özdemir, Başbakan'ın hedefi oldu.
Özdemir, Başbakan'ın eleştirileri karşısında ne almaza yattı, ne de eğilip büküldü. Kendi programında önce Başbakan'ın kendisini hedef aldığı sözlerini yayınladı. Sonra da cevabını verdi. İçeriği sert ama ifade biçimi nazik olan cevap da en az haberi kadar sağlamdı.
İşte Özdemir'i günün televizyoncusu seçmemize neden olan Başbakan'a cevabı...
"Başbakan'ın kızdığı o gazeteci bildiğiniz gibi benim. Bizim gazeteci olarak görevimiz olumlu ya da olumsuz bütün bilgileri kamuoyuyla paylaşmak. Depremde evini, yakınlarını kaybetmiş 50-60 yaşındaki köylüler eğer yardımların yetersizliğinden yakınıp omuzları sarsıla sarsıla karşımda ağlıyorsa benim görevim o köylünün çaresizlik gözyaşlarına bakıp 'acaba Başbakan bu habere ne der?' deyip arkamı dönmek değildir. Tam tersine o gözyaşlarını daha yere düşmeden alıp kamuoyunun ve Sayın Başbakan'ın önüne koymaktır. Bu benim için sadece gazetecilik değil vicdan meselesidir. Başbakan'ın çok sevdiği o sözdeki gibi ifade edersek durumu 'haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır'."