Cüneyt Özdemir kazandı çünkü...

Cüneyt Özdemir, Ali Akel olayı ile ortaya çıkan resmin ardındaki anonim iradeyi yani zamanın ruhunu tartışmaya açtığı yazısıyla kazandı...

GAZETECİLER.COM
Yeni Şafak gazetesinin Ali Akel'i kovması sonrası bir çok tepki gelse de hem gazetenin yazarlarından hem muhafazakar medyadan tarihe not düşecek tek bir yazı gelmedi.

Hilal Kaplan
'ın en ibretlik örneğini verdiği bazı "tepkiler" ise hem gazete patronajını hem de hükümeti aklamaya yönelik yazılardı. Sonuç olarak Akel'e de yazık olmuştu, ama ortada bir sorun ya da utanılacak bir durum kesinlikle yoktu. Duman dağıldığında hem hükümet hem patronaj, tertemiz sütten çıkmış ak kaşık olarak konumlanırken Ali Akel'i kimin kovduğu neden kovduğu bunun ne anlama geldiğine dönük dişe dokunur tek bir yazı okuyamadık onca muhafazakar gazetede.

Neyse ki Cüneyt Özdemir bu açığı giderecek bir yazı ile Akel'in gönderilmesindeki asıl faili gayet anlaşılır bir şekilde izah etti: Zamanın ruhu... Özdemir, Radikal'deki köşesinde Akel'i kim kovdu sorusuna yanıt aradı ve medyada oluşan iklimi özetleyen bir resim çizerek en çok konuşulması gereken noktaya işaret etti. Yani zamanın ruhuna... Kıyıcı bir otosansürün, kraldan çok kralcılığın, durumdan vazife çıkartmanın, ifade özgürlüğünü yandaşlığa değişmenin, liyakat ile sadakatin yer değiştirdiği bir zamandan sözediyoruz. Böyle bir zamanın değerleri de böyle oluyor işte...

Cüneyt Özdemir, Ali Akel olayı ile ortaya çıkan resmin ardındaki anonim iradeyi yani zamanın ruhunu tartışmaya açtığı yazısıyla kazandı...

Özdemir'in yazısını okumak için