Çongar yazıişlerinin inançlarını açıkladı

Taraf'ın manşetleri gazete yazarı Elif Çakır'ı çileden çıkartmıştı. Çakır'ın dünkü yazısına Yasemin Çongar'dan yanıt geldi:

Taraf'ın "Tanrı dinlenirken" ve "Hac dönüşü domuz gribi paniği" manşetleri gazete yazarı Elif Çakır'ı çileden çıkartmıştı. Çakır'ın dünkü yazısına genel yayın yönetmen yardımcısı Yasemin Çongar bugün cevap verdi.

(...) Mesela dün, dindarlığını devletin emrettiği gibi yaşamama cesaretini ve becerisini göstermiş bir arkadaşımız, laik cehaletten kurtarabildiği kafasıyla uyarıyordu bizi; ona “hac” denmez, “umre” denir; hac dediğin Kurban Bayramı’na denk düşer diye.

Elif Çakır haklıydı, tabii; yazıişlerinde kalıbın laik köşesine fena sıkışmıştık, laik cehaletimizden utandık.

Ama ben, Elif’le aslında aynı kaderi paylaştığımızı da hissettim, yazısını okurken.

“İslam’da yeri yoktur” demek başka...

Elif böyle deseydi, yerden göğe haklıydı, tabii.

(...) Taraf, “Türk, Sünni ve laik” cenderesini zorlayabildiği için farklı bir gazete.

“Türkiye Türklerindir” sanan gazetelerin milliyetçi reflekslerinden âzâde olma ayrıcalığına sahibiz biz.

(...) Dün Danimarka’dan, kalabalık bir grup genç gazeteci gelmişti Taraf’a; konuşuyorduk.

İçlerinden biri; “Taraf’ın yazıişlerinde çalışanların dünya görüşleri, dinsel inançları hep aynı mı” diye sordu.

Aklımdan sayarak cevap verdim:

“Bütün arkadaşlarımız genelde daha fazla demokrasi, daha geniş özgürlük ister. Ama içimizden iki kişi inanmış Müslüman; birimiz inanmış Hıristiyan. Aramızda, Tanrı’ya inandığını söyleyen ama ziyadesiyle laik ve dinden kopuk bir ‘kemalist’imiz de var; iki adet Tanrı’ya inançsız anti-kemalistimiz de.”

Akvaryumdaki farklı balık türlerini saydığım hissine kapıldım sonra; gülüverdim.

(...) Zira “melez” bir gazeteyiz biz.

Ve hayatın başlangıcındaki cehalet gibi, melezliğin de özgürleştirici bir yanı var.