Çok güzel gazetecilik bunlar; laba laba lap lap lap…
Mehveş Evin, takım oyununda mevkiini bulmuş yıldız futbolcu gibi… Gerçek gazetecilik yapıyor…
GAZETECİLER.COM
Evet, işte bu Mehveş Evin işte
bu…
Afferin
sana…
Sana da bravo Tayfun
Devecioğlu…
Evet efendim...
Mehveş Evin, takım oyununda
mevkiini bulmuş yıldız futbolcu gibi…
Gerçek
gazetecilik yapıyor…
Dünden devam ve lütfen
okuyun…
Elbette “YETKİLİLER” de
okusunlar!..
Sultanahmet’e ‘yalnız turist
kadın’ olarak gidip yazdıklarım meğer ne çok insanın derdiymiş...
Okurlardan benzer, hatta beter hikayelerle dolu mail yağmuruna
tutuldum.
Bu gidişle değil turist, köpeği
bile gelmez bu ülkeye, onu söyleyeyim.. Erkek olarak tacize
uğrayanlar mı istersiniz, yabancı kadın arkadaşlarını İstanbul’da
gezdirmeye korkanlar mı? Yıllardır Sultanahmet’te rehberlik
yapıp nice rezilliklere şahit olanları mı? Bu
yazı, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, Avrupa 2010 Kültür Başkenti
Komitesi’ne, Belediye’ye, Emniyet’e, taksicilere ve turizmle ilgili
atıp tutan herkese armağan olsun. Üşenmeyip yaşadıklarını anlatan
tüm okurlara teşekkürler. Söz sizin.
BİRİLERİ DUR DESİN
Ben Sultanahmet’te bir otelde
resepsiyonist olarak çalışıyorum. Burada turistler cehennem azabı
çekiyorlar. Yalnız bir bayan için rahatça gezilebilecek bir yer
değil, evli ya da bekar birçok erkek turist bayanları rahatsız
ediyor. Turizmi katlettiklerinin farkında değiller! Birilerinin dur
demesi lazım, yoksa ‘welcome’ diyecek turist bile
bulamayacağız.
KAŞ KALDIRMA İŞE
YARIYOR
Sonunda hislerime tercüman
oldunuz. Gerçekten büyük sorun. Yıllardır beni ziyarete gelen
turist kadınların kaç tanesini ağlayarak bizim eve dönmüştür,
sayısını bilmem. Onlara tavsiye ettiğim şu: Biz Türk kadınlarının
doğal olarak yaptığı kaş kaldırma hareketini yapın! Kaş kaldırma,
‘bana yaklaşma’nın Türkçesi. Suzan B.
KARIMDAN UTANIYORUM
Yaşadıklarınız, buzdağının sadece
görüneni. Sekiz senedir yurtdışında yaşıyorum, eşim Yunan. Ben
yazın Yunanistan’a gitmeyi çok seviyorum, eşim Türkiye’ye. Ama
bilmiyor ki, ben onunla tatile çıktığımda rahatlamıyorum, tersine
kasılıyorum. İkimizin çıktığı tatiller; hayattan nasibini almamış
taksicilerle, kendini garson sanan hödüklerle, kendini otel sanan
d....malarla geçiyor. Türk halkı misafirperverdir masallarını
bırakın artık.
KIZ ARKADAŞIM TACİZE
UĞRADI
Tatil için Moskova’dan İstanbul’a,
geldik kız arkadaşımla beraber Sultanahmet’teki
otelimize yerleştik. İlk gün kız arkadaşım marketten bir
şeyler almak için dışarı çıktı ve abazanlar tarafından tacize
uğradı. Ardından bunlarla kavga ettiğim için karakola götürüldüm...
Havaalanına taksiyle giderken hep İngilizce konuştuk. Taksici önce
44 dolar olduğunu söyledi, Türkçe cevap verince 44 TL dedi, itiraz
edince asıl fiyat olan 30 TL ödedim. Şimdi ben bu şehir hakkında ve
insanlar hakkında nasıl olumlu düşünebilir veya
benim kültürümü burada savunabilirim? Tatilimi cehenneme
çevirdiler.
CİNSEL TACİZ VAR
Cinsel taciz yok diyorsunuz ama
oraya turistler sadece tarihi yerleri gezmeye geliyorlar.
Magandalar asılıp, taciz edip rahat bırakmıyorlar. Cinsel taciz
sadece elle olmaz, yanınızda bitip beraber yürümeye çalışmak da
cinsel tacizdir. Ayrıca nazikler diyorsunuz da, böylerine
turistleri rahatsiz etmeleri hangi nezaket kuralına uyar acaba?
Nazikler, öyleyse asılmaya, rahatsız etmeye, gezinizi zehir etmeye
hakları var mı demek? Ne yazık ki bu magandaları yeterince
eleştirmiyorsunuz. Ayhan L.
TAKSİCİLER 1 NUMARALI
KAZIKÇI
Kokartlı bir rehber olarak
öncelikle teşekkür etmek için yazmaya karar verdim. Sultanahmet’te
binlerce turist, onlarca rehber her gün cirit atar; başka cirit
atanlar da var! İşportacılar, playboylar, kokartsız kaçak rehberler
vs. İşte benim yaşadıklarım:
- En büyük sıkıntılarımızdan biri,
biz anlatırken bile grubun içine girerek kitap satışı yapmaya
çalışan, maalesef devletin göz yumduğu kendini bilmez
insanlar!
- Siz işin çapkınlık kısmını
anlatmışsınız. Onlar rehberli gruplara yaklaşmıyorlar çünkü bir
rehber her zaman turistleri çocuk gibi kolluyor. Neden uyarmasın
ki? Taksiciler bir numaraları kazıkçı! Reina’dan Beşiktaş 4 Seasons
Hotel’e 100 dolar yazabilen adamlar bunlar!
- Gidiniz Topkapı Sarayı’nın
önüne, taksiciler sıra sıra durur; Türk olarak veya rehber olarak
binmeye kalkın almazlar! Onlar turist avında, yolacak kaz
peşindeler yani!
- Bir başka konu kaçak rehberler!
Turistleri esir alıp veya kendilerini lokal rehber olarak tanıtarak
10 dolar karşılığında mekan gezdiriyorlar. Çok mu zor bir görevli
koyup kokartına bir göz attırmak?
İstanbul 2010 Avrupa Kültür
Başkenti. Peki, tüm bu eksikliklerle sizce 2010’da İstanbul tüm
dünyada iyi restore edilmiş eserleriyle mi yoksa turistleri kaz
gözüyle gören milletlerin başkenti olarak mı ön plana
cıkacak?
ÇİRKİN İFTİRA HA!
Sultanahmet Meydanı’nda
yaşadığınız olayları yazdığınız yazınızı okudum ve nedense
hayretler içerisinde kalmadım. Çünkü bu tamamen bizim bildiğimiz
şeyler ama nedense sanki hiçbir Türk böyle birşey yapmazmış gibi
haber çıktığında ‘çirkin iftira, komplo, tuzak’ gibi ifadelerle
hemen haberi yalanlamaya kalkarlar. Daha önce de gazetelerin,
televizyonların ‘iftira’ manşetiyle verdikleri böyle haberlere her
zaman ‘ne iftirası yapılıyor işte’ demişimdir ve nihayet bir Türk
yazar bunun peşine düşmüş ve çıkan sonucu açık açık yazma cesareti
göstermiş. ‘Poseidon’
ERKEKLİĞİMDEN UTANDIM
- Ben Viyana Teknik
Üniversitesi öğrencisiyim. Geçen yaz Avusturyalı arkadaşlarımla
İstanbul turu yaptık. Sultanahmet’te bir otelde kaldilar.
Anlattığınız olayları arkadaşlarım da yaşadılar, resmen rezil
oldum:(
- Yazınızda bahsettiğiniz
şeylere aşinayım. Bırakın yalnız turist kadinlara, yanında
kocası-sevgilisi olan kadınlara, gruplara yanaşanları çok gördüm.
Mısır bu işin kısmen çözümünü bulmuş. Kahire’de Turizm Polisi
oluşturmuşlar, zaten polis bir bakışta yerel tipleri anlıyor,
müdahale ediyor.
- İşte o rehberde neden öyle
yazıldığı apaçık ortada. Bunlar kimdir neyin nesidir bilmiyorum ama
beni İstanbul’umdan soğuttular artık. Erkekliğimden utanıyorum.
Sanırım Tayland’daki gibi bir turist polisi masası oluşturulmalı,
kuralları ve cezaları ağır olmalı ki ülkemize gelen turistler
korunabilsin ve rahat edebilsin.