Ciner'in okumadan geçmeyeceği kişi!..

Ciner Habertürk'le ilgili açıklamalarda bulundu. Hürriyet'in ilan fiyatı yüksekse bizimkide öyle diyen Ciner bakın kimi okumadan geçmiyor?

Ciner Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner, ''İşadamlarının bu kadar ağlamasını anlamıyorum. Şimdi morale ihtiyaç var'' dedi...

Ciner Grubu Başkanı Turgay Ciner, krizin tam ortasında giriştiği yatırımları CNBC-e Business dergisine konuştu. Ciner, "Türkiye'de işadamlarının bu kadar ağlamasını anlamıyorum. 5-6 yıldır kazandıklarından yedek akçe biriktirmiş olmaları lazım. Bu sistem hep yukarı gitmez" dedi. Habertürk'ten Dinç Bilgin'e, Dinç Bilgin'den Fatih Altaylı'ya Turgay Ciner anlattı...

"DİNÇ BİLGİN'İN ADINI BİLE ANMAK İSTEMİYORUM"
■ Geçmişte Dinç Bilgin ile birlikte hareket etmenizi hata olarak görüyor musunuz?
O ismi anmak bile istemiyorum. Bir kere hata yaptım, bir daha ismini bile zikretmek istemiyorum.
■ Sabah gazetesi sizde kalabilirdi. Niye istemediniz?
Ben devletle kavga etmemeyi öğrenmiş bir işadamıyım. Bunu Bülent Ecevit'ten öğrendim. "Devlete küsülmez" demişti. Çok büyük bir dersti benim için. Devlet bizim devletimiz.

"HABERTÜRK İYİYİ DE KÖTÜYÜ DE YAZMAKTAN ÇEKİNMEZ"
■ Bugün krizi ve iş dünyasının hükümet nezdindeki girişimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu Türkiye'nin krizi değil. Türkiye'de bankacılık sistemi 2001 yılında yaşadığı büyük krizden sonra kendini reforme etti. Bugün dünyada çok büyük değil ama en sağlam bankacılık sistemine sahip ülkelerden biriyiz... Türkiye'deki işadamlarının bu kadar ağlamasını anlamıyorum ben. En azından 5-6 yıldır kazandıkları paralardan yedek akçeler biriktirmiş olmaları lazım. Bir sistem sonsuza kadar hep yukarı doğru gitmez ki...
Evet, işadamları neden ağlıyor anlamıyorum. Üstelik, ağlamalarını da abartılı şekilde içeri, dışarı her yere yayıyorlar. Oysa Türkiye'nin bugün morale ihtiyacı var. Genç bir nüfusu var. Tüketim katsayısı çok yüksek. Eğitim düzeyi yükseliyor. Türkiye'ye moral verecek insanlar "yandık bittik kül olduk" deyince aşağıdaki kesimlerde korku fırtınaları esiyor. Bunu yapmamaları lazım.   
■ Peki hükümet krizi iyi yönetiyor mu?
Bütçe, mali disipün açısından hükümet bugüne kadar gördüğüm en başarılı yönetime sahiptir. Hiç tartışmasız böyle. Bunun için de saygı duyulması lazımdır.
■ Gazete işi hükümetle ilişkilerinizi olumsuz etkilemeyecek mi?
Biz taraf değiliz. Biz iyiye iyi, kötüye kötü yazacağız. Şimdiye kadar da bunu yapıyorduk, bundan sonra da bunu yapacağız.

HABERTÜRK TÜRKİYE'NİN ÜÇÜNCÜ BÜYÜK GAZETESİDİR
■ Krizdeki eri büyük yatırımınız Habertürk müydü? Gazeteye ne kadar yatırım yaptınız?
Bir sürü yatırım yaptık.
■ Rakam verebilir misiniz?
Rakam söylemeye gerek yok. Bir gazete için ne kadarına ihtiyaç varsa o kadarını yaptık. Gazete çıktığına göre rakam yönünden bir eksiği yok. Kredi kullanmadan öz kaynaklarımızla yaptık. Dolayısıyla bayağı rahatız.
■ Beklenen ilgiyi gördünüz mü?
Gazete Türk halkı tarafından çok büyük bir ilgiyle karşılandı. Tarihte olmamış bir teveccüh gösterdi Türk halkı. Türkiye'nin en yüksek fiyata satılan gazetesidir. Ama maliyet anlamında maliyetine satılıyor. Yani biz ürettiğimiz gazeteyi zararına satmıyoruz. Dünyada örneği görülmemiş bir gazete çıkışı oldu. Bugün itibariyle tiraj anlamında Türkiye'nin üçüncü gazetesidir.

"HÜRRİYETİN İLAN FİYATI YÜKSEKSE BİZİMKİ DE ÖYLE"
■ Reklam fiyatlarınız Hürriyet ile aynı olduğu için reklam alamadığınız
söyleniyor?
Hayır, reklam alıp almama konusunda hiçbir çekincemiz yok. Reel ekonominin gerektirdiği fiyatları koyduk.
■ Yüksek değil mi reklam fiyatlarınız?..
Hürriyet'inki yüksekse bizimki de yüksek.
■ Hürriyet eski ve yerleşik?
Eski olmanın ne faydası var?

"HABERTÜRK ASLA ZARAR ETMEYECEK"
Türkiye'de bir gazeteye ilan verecek insanın aklına önce Hürriyet gelir... Versin, benim bir sıkıntım yok. Bu gazete . temel anlamda IS     reklamverene dayalı bir gazete olmayacak.
Yani reklamveren, bu gazeteye reklam vererek, gazete üzerinde diğer   gazetelerde kurduğu hakimiyeti kuramayacak. Bu gazete, okuyucuya dayalı gazete olacak. Bunu ilk Sabah'ta yapmıştım, burada da uyguluyorum. Herkes aldığı mal kadar para ödeyecek. Yozgatlı'ya, Erzurumlu'ya, Konyalı'ya, İstanbul'daki gazeteyi sübvanse ettirmeyeceğim.

OKUMADAN GEÇMEYECEĞİM KİŞİ ALTAYLI'DIR
■ Köşe yazarları içinde en çok kimi beğenirsiniz?
Türkiye'de kaç köşe yazarı olduğunu biliyor musun?
■ "Sabah onu okumadan işe gitmem" dediğinizi söyleseniz...
Fatih Altaylı'yı okurum. İlle cevap istiyorsan bu. Okumadan geçmeyeceğim tek kişi odur.
■ Altaylı'nın en önemli özelliği ne?
Kendi gibi olması. Kendi gibi davranması. Ben de öyle davranırım. Buna ''içi dışı bir'' derler. Plan yapmadan günü yaşayan insan... Ben günü yaşarım. Fatih de benim gibidir.

BALIK TUTAN PATRON
■ Hat sanatı ile ilgilisiniz...
Ben bu ülkeyi seviyorum. Burada doğdum, burada büyüdüm. Ben yerli biriyim. Kendi köklerimin sanatkarlarına yatırım yapıp onların değerlerini önemli hale getirmek için kendimce bir çaba sarf ediyorum.
Türk ressamlarının resimlerini alıyorum. Bu işi para kazanmak için yapmıyorum.
■ Başka hobiniz var mı?
Balık tutarım. Burada bir sandalım da var arada balığa çıkıyorum. Tenis oynarım. Bir hobim daha var... Kriz mriz demem yatırım yaparım.
■ Yıllardır hiç tatile gitmediğiniz doğru mu?
Evet, iş yapmaktan hoşlanıyorum.

Biz taraf değiliz
"Biz taraf değiliz. İyiye ''iyi'' kötüye ''kötü'' yazacağız. Şimdiye kadar bunu yaptık. Bundan sonra da yapacağız."