Çıçıçıçı çok ayıp...

Şu sorunun saçmalığına bakar mısınız?..
“Çağlayan neden susuyor?”…

*

Allah Allah…
Sorulacak soru mu bu şimdi?..
Hem Amerika’daki zata “sahtekâr” diyeceksin…
Hem de…
Bu memlekette bakanlık yapmış…
Kolundaki 750 bin liralık saatin bedelini defaten ve nakden ödediğini “soğuk imza” (Hem de Zarrab’ın bizzat attığı) ile kanıtlamış bir saygın iş insanını…
O sahtekârı muhatap alıp suçlamalarına cevap vermediği için eleştireceksin…
Çıçıçıçı, çok ayıp….

*

Hem hele bir bekle…
Belki o da birileriyle görüşüp bir şeyler kopartmaya çalışıyordur…
Öyle ya…
Daha yolun başında bir şeyler söylerse kendini bağlamış olur…
Belki o da “itirafçı” olmayı düşünüyordur…

*

Biliyorsun…
Türk Ceza kanunları da “İtirafçı”yı salıveriyor…
Meselâ…
Pek çok arkadaşı hapiste sürünürken “itirafçı” olup hayatın tadını çıkaran pek çok FETÖ’cü var bu memlekette…

*

Ya, yarın bir gün (Yaptığı görüşmelerde koparacağı parsaya ya da zırnık alamamasına göre) “45-50 milyon lirayı tek başıma ben almadım” diye çıkarsa ortalığa?..

*

Çıkar mı?..
Çıkar ya…
Neden çıkmasın…
“İtirafçı” ve “Gizli Tanık” delil yerine geçtiği ve itirafçıyla gizli tanığı “tertemiz” yaptığına göre, neden çıkmasın?.

SAHİBİNİ DÖVEMİYORSAN EŞEĞİNİ DÖVECEKSİN…

Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu açıklayan Netenyahu değil Trump’mış ama…
Türkiye durduk yerde İsrail’e çatıyor, “ilişkilerimi durdururum haaa!” diyormuş…
Olur muymuş böyle şey?..

*

Arkadaşım…
Kardeşim…
Meslektaşım…
Beri bak…

*

Sahibini dövemiyorsan eğer…
Eşeğini döveceksin…
Sahibi de eşek değil ya…
Anlar ne demek istediğini…

*

Gelininin tepkisinden korkuyor, ona bir şey diyemiyorsan eğer…
Kızına bağırıp çağıracaksın…
Gelin de eşek değil ya…
Bütün o lafların kendisine söylendiğini anlar…

*

Ya, hem eşeğin sahibi hem de gelin gerçekten eşşeğin tekiyseler ne olacak?..
Hiç…
Hiçbir şey olmaz…
Eşek sopa yemekle, kızın da azar işitmekle kalır…
O kadar…

BERNARD SHAW DER Kİ:

“Makul adam dünyaya uyum sağlar, makul olmayan ise dünyayı kendine uydurmaya çalışır. Bu yüzden insanlığın tüm gelişimi makul olmayan adamlara bağlıdır. “

AYNAYA BAKSANA AHMET…

Ahmet Hakan soruyor:
“Sağlam ayakkabı (Aslı “pabuç’tur) olmadığı gözlerinin dört dönmesinden belli olan Reza’yı nasıl oldu da elinizden kaçırdınız?”

*

Ahmet’çiğim…
Gözleri dört dönen herkes sahtekârsa eğer, önce aynaya…
Sonra da çevrene bak…
Göreceksin ki…
Senin ve çevrende kimilerinin gözleri Reza'dan çok daha fazla dört dönüyor...

OKUYUN DA FEYİZ ALIN FEYİZ…

Sayın Cumhurbaşkanı olağanüstü güzel bir hüküm cümlesi kurdu.
Şöyle:
“Siyasi liderlerin işi karıştırmak değil barıştırmaktır…”.

*

Herkes Sayın Cumhurbaşkanımızın bu mükemmel hüküm cümlesinden feyiz almalı…
Ve…
Ortalığı karıştırmaktan ziyade yatıştırmaya çalışmalı...
Tabii ki…
Bunu öncelikle de Sayın Erdoğan yapmalı…