CHP Radikal yazarını linç etmeye mi çalıştı?
Radikal gazetesi yazarı Koray Çalışkan, pazar günü katıldığı ve CHP'nin organize ettiği Barış, Demokrasi ve Özgürlük Sempozyumu'nda söyledikleri için linç edilmeye mi çalışıldı?
CHP Gençlik Kolları tarafından önceki gün Maltepe Gezi Parkı'nda düzenlenen Barış, Demokrasi ve Özgürlük Sempozyumu'nda Radikal gazetesi yazarı Koray Çalışkan, Mimarlar Odası Genel Sekreteri Mücella Yapıcı, İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. M. Taner Gören, Taksim Dayanışması Üyesi Avukat Can Atalay ve Efkan Bolaç konuşma yaptı. Yoğun ilgi gören sempozyuma yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Sempozyumda askeri vesayeti eleştiren sözleri nedeniyle Çalışkan'ın linç edilmeye çalıştığı haberleri de gündeme geldi. Çalışkan, yaşananların yanlış yansıtıldığını belirterek linç girişimini yalanladı. Çalışkan bazılarının tepkisine neden olan konuşmasını ve ardından yaşananları şöyle anlattı:
"Konuşmamda askeri vesayetin bittiğini, 6 sene önce
Cumhuriyet mitinglerinde orduya göz sürerek eylem yapanların
yerini, Atatürk'e ayyaş iması yapıldığında bile Anıtkabir'e
gitmeyen insanların aldığını söyledi.
Bazılarının hala 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz'
sloganını attığını, oysa Atatürk'ün Kurutuluş savaşına
apoletlerini çıkararak başladığını anlattım. Bu tanımlamayı yanlış
bulduğumu, gezi ruhuna aykırı bulduğumu ve bu ezberden kurtulunması
gerektiğini anlattım.
Bunun üzerine kalabalıktan iki kadın 'Mustafa Kemal'in
askerleriyiz' dedi. 'Saygı duyarım' dedim
ben de. Daha sonra Türkiye Gençlik Birliği'nden olduğunu tahmin
ettiğimi 4-5 genç, bağırmaya, tepki göstermeye başladı.
CHP Gençlik Teşkilatı onların çevresini sardı ve olay çıkarmalarını
engelledi. Durum bundan ibaret. CHP'li hiç kimse bu sloganı
sahiplenmedi. Atmaya çalışanlara karşı tavır aldı ve 'Her
yer Taksim, her yer direniş, 'faşizme karşı omuz omuza'
dendi."
ÇALIŞKAN KÖŞESİNDE DE
YAZDI
Çalışkan yaşanan olayları bugün Radikal'deki
köşesinde de yazdı. İşte kendi kaleminden Maltepe'de yaşanalar:
"... yaklaşık 4000 kişinin katıldığı forumun arkalarından bir iki
hanımefendi Atatürklü bayraklarını sallayarak “Mustafaaaa
Kemaaliin askerleriyiz!” diye slogan attı. “Buyrun
atın ama benim fikrim bu” dedim. Forumun sol tarafından
TGB’li olduğunu düşündüğüm başka bir küçük grup da aynı slogana
katıldı.
O sırada CHP’li gençler bir taraftan bu ulusalcı
nümayişe karşı slogan atmaya başladılar, diğer taraftan forumu
engellemeye çalışan grubun yanına gidip saygılı olmalarını
söylediler. Yine CHP’li bir genç yönetici çıkıp bütün panel
katılımcıları gibi duruşuma sahip çıktı. Afallamış bir İşçi Partili
de masaya gelip “Bu nasıl CHP!” diye bağırdı,
gitti.
Ne oldu?
Konuşma sırasında Gezi’nin ezberleri nasıl bozduğunu anlatmıştım.
Bu olay harika bir örnek oldu. Uzaktan, ‘Yeryüzü
İftarı’na katılmak için gelmiş ülkücü arkadaşım Hasan
Hüseyin Sünbül’e baktım. “Boş ver bunları” der gibi bir el hareketi
yaptı. İsabetsizce de olsa “MHP’lilikle” suçlanan
küçük grubun attığı sloganı kastediyordu.
Bir ülkücü, üç beş gencin ulusalcı hezeyanına karşı beni
destekliyor, CHP’li gençler de “Mustafa Kemal’in
askerleriyiz” sloganını atanlara karşı duruyordu. Daha da
ilginci bu alanda CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı olmak için
yarışmış iki grup vardı. Kongreyi 208 oyla kazanan İrfan İnanç
Yıldız ve 171 oyla kaybeden Emre Doğan aynı duruşu etkileyici bir
ilkelilikle göstermişti. Konuşmadan sonra ikisi de yanıma gelip
tebrik ettiler ve kısa nümayiş için özür dilediler.
CHP’nin çatısındaki Birgül Ayman Güler tarzı İşçi Partisi
ulusalcılığının, CHP gençliği içinde ne kadar zayıfladığını, gerçek
demokratlar olarak ülkenin yönetimine bu pırıl pırıl gençlerin göz
diktiklerini gördüm."
Koray Çalışkan'ın yazısının tamamını okuyabilirsiniz.