Cem Küçük'ten çarpıcı iddia:Taşlar yerinden oynayacak önümüzdeki 3 ay içinde...
Herkesin aldığı risk oranında bedel ödediğini veya kazançlı çıktığını söyleyen Cem Küçük, eğer 24 Haziran seçimlerinden Muharrem İnce zaferle çıksaydı milliyetçi, muhafazakâr Müslümanların ağır bedel ödeyeceğini şimdi karşı tarafın kıvırdığını söyledi.
Cem Küçük ana akım medyada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın devrilmesi için çalışan herkesin tasfiye olacağını iddia etti.
22 Mart medya devrimi ile Aydın Doğan’ın tasfiyesinin bedel ödeme kültürünün net örneği olduğunu söyleyen Küçük, eğer İnce kazanıp Aydın Doğan, grubu geri alsaydı Doğan ile özdeşleşmiş gazetecilerin Demirören Ailesi’ne ağır bedel ödeteceğini, önümüzdeki 3 ay içinde o grupta büyük değişimler ve tasfiyeler olacağını iddia etti. Küçük, "Habertürk TV de bu bağlamda kendine çekidüzen vermek zorundadır" dedi.
İşte Cem Küçük'ün yazısından bir bölüm:
Türk medyasında bazıları
zannediyor ki, Türk milletinin 24 Haziran büyük zaferinden sonra da
her şey eskisi gibi olacak ve devam edecek. Böyle bir şey
imkânsızdır. Siz 24 Haziran’da bahisleri tamamen Cumhurbaşkanımızın
kaybetmesine yatıracaksınız, sabah akşam Muharrem İnce goygoyculuğu
yapacaksınız ve sonra da Cumhurbaşkanımız kazanınca yine konforunuz
lüksünüz ve şatafatınız devam edecek öyle mi? Peki ya 24 Haziran
sürecinde Cumhurbaşkanımız aleyhine yaptığınız tüm kara propaganda
faaliyetleri ne olacak? Rahmetli Erbakan Hocamızın dediği gibi
“hadi oradan”, “hadi oradan”...
Adaletin gereği olarak herkes aldığı risk oranında bedelini öder ya
da kazançlı çıkar. Eğer Muharrem İnce kazansaydı biz milliyetçi,
muhafazakâr Müslümanlar ağır bedel ödeyecektik. Bizler buna mertçe
hazırdık ama bakıyorum şimdi karşı taraf dansöz gibi kıvırmaya
kalkıyor. Onlar kazansaydı bize 27 Mayıs’ta Şehit Başbakanımız
Menderes’e yaptıklarını yapacak kadar barbardılar ama biz
adaletliyiz.
Ana akım medyada tüm taşlar yerinden oynayacak ve
Cumhurbaşkanımızın devrilmesi için çalışan herkes tasfiye olacak.
Bu durum yüce adalet kavramının dayattığı bir mecburiyettir.
Marjinal medyada ne halt yerse yesinler ama ana akım ortamından
kesinlikle gidecekler. Bu işte geçen yazımda bahsettiğim bedel
ödeme kültürüdür. Hem perhiz hem lahana turşusu olamaz. Hem hamama
girerim hem terlemem yok...
Habertürk grubuna karşı benim söylediklerim de bundan ibarettir.
Zaten Habertürk gazetesinin kapatılması da bu dediğime
örnektir.
22 Mart medya devrimi ile Aydın Doğan’ın tasfiyesi bedel ödeme
kültürünün net örneğidir. Eğer İnce kazansaydı ne yapıp edip Aydın
Doğan Hürriyet grubunu geri alırdı. O zaman da Demirören Ailesi’ne
ve özellikle Yıldırım Demirören’e ağır bedel ödetirlerdi.
Önümüzdeki süreçte ismi Aydın Doğan ile özdeşleşmiş gazetecilerin
Demirören grubundan tasfiyesi o sebeple bir mecburiyettir. Eğer
İnce kazanıp Aydın Doğan, grubu geri alsaydı bu gazeteciler Sayın
Yıldırım Demirören’e sövüp sayacaktı. Önümüzdeki 3 ay içinde o
grupta büyük değişimler ve tasfiyeler olacağını göreceksiniz.
Habertürk TV de bu bağlamda kendine çekidüzen vermek
zorundadır...