Can Ataklı'dan İYİ Parti ve HDP uyarısı: Yüzde 40+1'i hafife almayın

Sözcü yazarı Can Ataklı, AK Partili Faruk Çelik'in seçimlerde yüzde 40+1 önerisi üzerinden kurduğu siyasi senaryoları bugünkü köşesinde dile getirdi. Ataklı'ya göre İYİ Parti ve HDP ayrı ayrı hükümete destek çıkabilir.

AK Partili Faruk Çelik'in ortaya attığı Erdoğan'ın da açıklamasını yaptığı öneri, iktidardan çok muhalefetin gündemini işgal ediyor. Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan da zaten bu iş muhalefetin işi demişti.

Sözcü yazarı Can Ataklı da bu konuyu gündemine alarak, gelecekte oluşabilecek siyasi senaryoları aktardı. 

Ataklı'ya göre bu öneri ve Erdoğan'ın yorumu hafife alınmamalı. Bunun yanında İYİ Parti'nin hükümet ile ittifak kurma hatta MHP ile yeniden birleşme gibi bir gündemi olabilir Ataklı'ya göre...

Referandumsuz anayasa değişikliği için 400 vekil gerektiğinin altını çizen Can Ataklı, HDP'nin buradaki rolünün kritik olduğunu ifade etti. 

İşte Can Ataklı'nın yazısının ilgili bölümü:

Yüzde 40+1'i hafife almayın

Yepyeni bir tartışma konumuz doğdu.

Bir eski AKP milletvekili, “Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda baraj yüzde 40+1 olmalı” önerisini attı ortaya.

Meclis'in açılış töreni sırasında konuşan Erdoğan da bu öneriye açıktan karşı çıkmadı; “Bizim işimiz değil, muhalefet getirir böyle önerileri” dedi.

Böylelikle öneriyi kesip atmak yerine, muhalefetin de desteğinin olması halinde bunun mümkün olabileceğini açıklamış oldu.

Bana göre, Erdoğan da aslında açıkça “Birinci tur için yüzde 40+1 olmalı” dedi.

Muhalif kesimin ilk tepkisi, “AKP'deki kötü gidişi Erdoğan da gördü, bu nedenle artık yüzde 50+1'i bulamayacağını biliyor, seçilmek için çareler arıyor” şeklinde oldu.

Bence bu konu asla hafife alınmamalı.

Çünkü AKP, bugüne kadar ilk duyulduğunda saçma, anlamsız veya olması mümkün görünmeyen birçok konuyu kendine göre hesabını kitabını yaparak ortaya atmıştı.

Yakın geçmişi hatırlayın.

Cumhurbaşkanlığı sistemini getiren referandum da böyle ilk anda saçma gibi görünen bir öneriyle gündeme gelmemiş miydi?

24 Haziran'da yapılan baskın seçim de benzer bir şekilde gerçekleşmişti.

Şimdi gelin konuyu biraz açalım.

Erdoğan, “Bu tür bir öneri muhalefetten gelir” dedi.

Peki, hangi muhalefet?

CHP'nin böyle bir öneri getirmesi mümkün değil.

O halde ya İYİ Parti ya da HDP'den gelecektir bu öneri.

Ayrıca sadece öneri gelmesi de yetmez, öneriyi getiren partinin bu konuda AKP ile iş birliği yapması da gerekir.

HDP ile bu mümkün olmayacağına göre, öneri İYİ Parti'den gelecektir.

O zaman şu soru sorulacaktır;

“İYİ Parti neden böyle bir şey yapsın?”

Orası karışık bana göre.

Son günlerde iktidar var gücüyle İYİ Parti üzerine oynuyor.

HDP faktörü kullanılarak İYİ Parti'nin, CHP ile arasının açılması için büyük çaba harcanıyor.

Dünkü yazımı ve verdiğim örnekleri okuyanlar bunu hatırlayacaktır.

İYİ Parti, Meclis'e girdi ama bekleneni veremedi. Milletvekilleri de tabanı da aslında huzursuz.

Bu nedenle, iktidardan uzatılacak bir zeytin dalına yapışmaları çok şaşırtıcı olmaz.

Ki zaten kimi İYİ Partililerin son günlerdeki söylemleri ve davranışları da bu ihtimalin çok da çılgınca olmadığını gösteriyor.

Tam bu aşamada İYİ Parti lideri hastalanıyor ve Meclis açılışına bile gelemiyor.

İşe bakın ki, MHP lideri de hasta.

İki genel başkanın da sağlık nedeniyle görevden ayrılmaları halinde, bu iki parti aynı şekilde yola devam edebilir mi?

Bana göre zor.

O zaman iki partinin birleşmesi gündeme gelecektir.

Her iki parti de kendi çaplarında “milliyetçi” söylemleri savunuyorlar.

Özellikle dış politikada, “milli birlik ve beraberlik ruhu” her iki partiyi de AKP'nin destekçisi yapıyor.

İYİ Parti-MHP birleşmesinden sonra ortaya çıkacak partinin, AKP'ye destek olacağını söylemek yanlış olmaz.

Meclis'te daha da güçlenen Erdoğan, Anayasa'yı değiştirip seçilme barajını yüzde 40+1'e indirip üstüne bir de baskın seçime gidebilir.

Büyüyen MHP ile ittifakı sürdürerek Meclis'te çok daha güçlü bir aritmetik üstünlüğe kavuşmak isteyebilir.

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

Anayasa değişikliği için 400 milletvekili bulunabilir mi?

Erdoğan'ın hiç de soğuk bakmadığı “İlk turda yüzde 50+1 yerine yüzde 40+1 formülü” için Anayasa değişikliği gerekiyor.

Zaten Erdoğan, “Bu bizim işimiz değil, Meclis'in işi” derken bunu kastediyor.

Şu anda AKP'nin Meclis'te 291 milletvekili var.

MHP'nin 49 milletvekili ile Erdoğan'ın Meclis desteği 340'a varıyor.

Eğer İYİ Parti, MHP ile birleşerek ya da ayrı olarak Anayasa değişikliği için destek verirse rakam 379'a çıkıyor.

Buna BBP'yi eklediğimizde 380'e ulaşılıyor.

Anayasa değişikliğinin kabul edilmesi gereken sayı 367. Ancak bu durumda referanduma gitme zorunluluğu var.

400 milletvekili bulunması halinde referanduma gerek olmadan değişiklik sağlanıyor.

Peki AKP bu değişiklik için 400'ü bulabilir mi?

Meclis'te şu anda 589 milletvekili var.

Eğer 600 yerine bu sayı esas alınırsa üçte iki çoğunluk 392 oluyor. Yani 8 eksik.

Burada kilit parti HDP.

Böyle bir öneri karşısında HDP ne yapar?

“Kapatılma” tehdidi, HDP'nin bu değişikliğe destek vermesine yardımcı olabilir.

Tabii bir de HDP'nin kapatılıp bütün milletvekillerinin de Meclis'ten çıkarılması ihtimali var.