Çağır onu be Metin…Çak kafalarına…

"Sanatçılar sorumluluk projelerinde yer almalı, örnek olmadırlar" diyen Bekir Hazar'a göre bunu en iyi yapanlardan biri Metin Şentürk....

Yeni Şafak yazarı Bekir Hazar, "sanatçılar sosyal sorumluluk projelerinde yer almalı" diyor buan örnek olarak da  Metin Şentürk'ü gösteriyor... Şentürk'ün geçenlerde verdiği bir hediye sonrası yaşananları da ekrana aktarması gerektiğini söylüyor...

- (...) Her hafta TRT1 ekranlarında…

Bangır bangır üzerine düşeni…

Fazlasıyla yapıyor…

Pazar günleri Eğlence Pazarı adı altında program sunuyor…

Hem eğlendiriyor Metin…

Hem de her yayında üç engelli vatandaşımıza akülü araba hediye ediyor…

Akülü araba da ne diyenler olabilir…

Olsun varsın…

Siz sıkı durun…

Şimdi öyle bir olay anlatacağım ki…

Değil üç arabanın…

Bir akülü arabanın bile ne kadar önemli olduğunu damarlarınızda hissedeceksiniz…

Tam 30 yıldır engelli olduğu için…

Yatalak yaşayan bir vatandaşımızın ailesi başvuruyor Metin Şentürk'e…

Akülü araba istiyor…

Metin gözü kapalı veriyor…

Havalara uçuyor Engelli vatandaşımız…

Akülü arabayı alıp memlekete gidiyor…

İlk günden itibaren 48 saat ortadan kayboluyor.

Ailesi, yakınları perişan oluyor.

Her yeri arıyorlar.

En ücra köşeye bakıyorlar…

Yok… Yok…

Yer yarıldı sanki yerin dibine girdi akülü arabasıyla sanki o engelli vatandaşımız…

Tam 30 yıldır yatalak yaşayan biri…

İki gün nasıl ortadan kaybolabilir?

Ve dahi nasıl bulunamaz?

Ailesinin aklına korkunç kuşkular geliyor…

Herkes ağlayıp, gözyaşı döküyor…

48 saat sonra kapı çalınıyor.

Açtıklarında karşılarında bir akülü araba…

Ve üzerinde engelli kardeşimizi görünce…

Ailesi bu defa mutluluk gözyaşlarına boğuluyor.

Sarılarak sevinçten ağlıyorlar…

Göz pınarları kuruyup, herkes rahatlayınca…

“Nereye kayboldun” sorusu geliyor…

Engelli vatandaşımız gayet rahat cevap veriyor;

“Tam 30 yıldır yatakta yatıyorum, kıpırdayamıyorum. Akülü arabaya sahip olunca gezintiye çıktım. Kendimi yollara vurdum. Tekerlekler nereye gidiyorsa oraya gittim. Tam 48 saat durmaksızın sevinç gözyaşları dökerek doyasıya gezdim. Yorulana kadar tadını çıkardım arabanın..”

Ailesi hiç sormuyor nereye gittiğini..

Onun bu akülü araba coşkusunu anlayışla karşılıyor…

48 saat kim bilir nerelere sürdü elleriyle o arabayı?..

Kim bilir ne heyecanlar yaşadı?

Yatağa mahkum bedeninin 30 yıl sonra yakaladığı o özgürlüğü kim bilir kim bilir hangi tarifsiz duygular içinde yaşadı?...

Çok merak ettim olayı duyduğumda…

Metin Şentürk bu özgürlük kaybolmasını programına taşıyabilirdi…

Anlattırabilirdi akülü arabasıyla stüdyoya gelecek o vatandaşımıza…

Ama yapmadı…

Bana göre yanlıştı…

Çağır onu be Metin…

Anlattır ekranda…

Paylaş milyonlarla…

Sosyal sorumluluk adına konserlerinden bile para isteyen sanatçılarımız var…

Çak kafalarına…

Reyting için yapıyor deseler bile…

Umurunda olmasın..

Çak şunu…