Bunu temizlemek Ekrem Dumanlı'ya düşer
"Senin Atatürk düşmanlığı yapmak adına ya adını gizleyen korkak bir şerefsize alet olduğunu ya da intikam almak istediğini düşünürler!"
Akşam yazarı Ali Saydam Zaman gazetesinde yer alan Hüseyin Keleş imzalı haberi görünce, bu sefer sadece kızmadı, aynı zamanda çok üzüldü... "Umarım kasıt yoktur. Gözlerinden kaçmıştır. Yoksa hiçbir akıllı gazeteci durduk yerde kendi ayağına böyle ateş etmez..." diyor Akşam yazarı ve Zaman'daki yöneticilerin gazetecilik adına bu haberi düzeltmesini, sayıları aileleriyle birlikte yüz binlerle ifade edilen İstanbul Erkek Lisesi camiasından özür dilemelerini istiyor..
(...) 'İstanbul Erkek Lisesi öğrencileri, okul
yönetimi tarafından bugün zorla Anıtkabir'e götürülüyor. Ergenekon
soruşturması kapsamında ev araması yapılan Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği Başkanı Türkan Saylan ve aynı soruşturmada tutuklanan
Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Haberal için Anıtkabir'de
eylem yapılacak. Ancak bu eyleme öğrenciler de istekleri dışında
katılacak. İstanbul Erkek Lisesi yönetimi, öğrencilerini, okul
kıyafetleriyle bu eyleme götürüyor. Anne-babalar duruma tepki
gösterirken, ismini vermek istemeyen bir veli, oğlunun ve okuldaki
tüm öğrencilerin Ergenekon soruşturmasına alet edilmek istendiğini
söyledi. Veli, olayı şöyle anlatıyor: 'Okul kıyafetiyle gidilmesi
mecburmuş. Bütün okulun mazeretsiz katılması söylenmiş. 15 otobüsle
günübirlik gidilecekmiş. Bir de bedava yapmışlar geziyi.'
Yuh!... Yuh ki ne yuh...
İstanbul Erkek
Lisesi'nin 125'inci şeref yılı... Hem mezunu olduğum, hem Vakfın
Mütevelli Heyeti'nde yer aldığım hem de Mezunlar Cemiyeti'nin üyesi
olduğum için arkadaşlar kutlama çalışmalarına destek verecek
komiteye davet ettiler. Severek gittim. İletişimden sorumlu olacak
geniş bir ekip kuruldu. Ekip pek çok fikir geliştirdi. Bir
sınıfının tamamını Çanakkale'de vatan savunmasında şehit vermiş,
ülke yönetiminde ve özel sektörde pek çok parlak isim yetiştirmiş
bu liseye yakışır kutlamalar planlandı.
Fikir babalarının arasında bulunduğum Ata'nın huzuruna çıkma konusu
oybirliğiyle kabul edildiğinde öküz altında buzağı arayan o şuursuz
velinin sözünü ettiği ne Ergenekon soruşturması vardı ne de bunlara
tepkiler...
Şimdi bizim camia sevgili Ekrem Dumanlı'dan özür bekliyor. En
azından tek kaynak olarak ne idüğü belirsiz bir velinin
'hezeyanlarıyla' değil akılsızca suçlanan Okul, Vakıf ve Dernek
yöneticileriyle yapılacak bir dizi söyleşiyle gerçeğin ortaya
çıkarılmasına hizmet etmesini...