Bundan güzel itiraf mı olur 'hocam'!
"Bizim tek stratejimiz var; popüler mal üretmek, daha fazla satmak, daha fazla ilan almak." Bundan güzel itiraf mı olur 'hocam'!
GAZETECİLER.COM
"Bizim Hürriyet’te varlık sebebimiz popüler olmak. Yazarlarımızı ona göre seçiyoruz, fotoğraflarımızı ona göre seçiyoruz. Bizim tek stratejimiz var; popüler mal üretmek, daha fazla satmak, daha fazla ilan almak. (...)
... biz popüler olma içgüdüsünü kaybettiğimiz an kaybederiz.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu'nun Aksiyon'dan Cemal Kalyoncu ve Muhsin Öztürk'e verdiği röportajdan bu çarpıcı cümleler.
BUNLAR İTİRAF DEĞİLSE NEDİR Kİ?
Hürriyet'in genel yayın yönetmenliği görevini üstlendiği döneme dair konuşurken söylüyor bu cümleleri yeni siyasetçi, eski gazeteci Berberoğlu.
Eğer daha uygun bir gündem olsaydı, Berberoğlu'nun bu yazdıkları "İtiraf" diye nitelendirilir, manşetlere çıkartılırdı.
TİRAJ ARTACAK, İLAN GELİRİ DÜŞMEYECEK, PERSONEL GİDERİ ARTMAYACAK
Berberoğlu röportajı yapanların Gazeteciliğinizin anayasası mı bu? sorusuna da şöyle yanıt vereiyor:
"Evet, başka ne yapabilirim ki hocam. Hürriyet’in başına getirdiler, bir çıta koydular. Bu kadar tiraj, bu kadar reklam, bu kadar da personel gideri. Gidip de banka soyacak hâlim yok bazı arkadaşlar gibi. Tiraj artacak, ilan geliri düşmeyecek, personel gideri çok artmayacak. Senin oynayacağın üçgen bu."
Sabahları işe, okula giderken bayiden alıp okuduğumuz, internetten girip takip ettiğimiz gazetelerin gerçekte ne olduğunu anlatan en iyi cümleler bunlar. Sadece Hürriyet değil, tüm gazeteler için aynen gerçek bu cümleler...
Okuduğumuz köşe yazarının hükümete nasıl laf çaktığı, ya da muhalefetin vaadlerine nasıl verip veriştirdiği değil önemli olan.
O yazarın neden o köşede olduğunu anlatan Enis Berberoğlu, artık gazete yöneticisi olmamanın rahatlığı ile belki de itirafları birbiri ardına patlatıyor: "Bizim tek stratejimiz var; popüler mal üretmek, daha fazla satmak, daha fazla ilan almak."
GAZETECİLİK BU DEĞİL Kİ AMA DİYENLERİ DUYAR GİBİYİM
"Gazetecilik bu değil ki... Halkın doğruyu öğrenme hakkını savunmak, onun için mücadele etmektir gazetecilik..." diyenleri duyar gibiyim...
Türkiye'nin "tiraj payının üç katı reklam alacak kadar etkili gazetesi" Hürriyet'in eski yöneticisi tek gerçeğin daha çok tiraj, daha az maliyet, daha çok ilan geliri olduğunu açık seçik söylüyor.
Berberoğlu'nun sözlerine tepki gelecek, gazetecilik böyle bir şey değil diyecek sanmayın sakın. Hele Hürriyet'in tepe ismi, Berberoğlu'ndan koltuğu alan Sedat Ergin yanıt verecek sanmayın sakın.
O bu sözlere yanıt vermez, "beyefendi" tavrı ile yanıt vermeye utanacağı için değil... O da bu söylenenlerin doğru olduğunu bildiği için yanıt vermez, 'veremez'...
"Bizim Hürriyet’te varlık sebebimiz popüler olmak. Yazarlarımızı ona göre seçiyoruz, fotoğraflarımızı ona göre seçiyoruz. Bizim tek stratejimiz var; popüler mal üretmek, daha fazla satmak, daha fazla ilan almak. (...)
... biz popüler olma içgüdüsünü kaybettiğimiz an kaybederiz.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu'nun Aksiyon'dan Cemal Kalyoncu ve Muhsin Öztürk'e verdiği röportajdan bu çarpıcı cümleler.
BUNLAR İTİRAF DEĞİLSE NEDİR Kİ?
Hürriyet'in genel yayın yönetmenliği görevini üstlendiği döneme dair konuşurken söylüyor bu cümleleri yeni siyasetçi, eski gazeteci Berberoğlu.
Eğer daha uygun bir gündem olsaydı, Berberoğlu'nun bu yazdıkları "İtiraf" diye nitelendirilir, manşetlere çıkartılırdı.
TİRAJ ARTACAK, İLAN GELİRİ DÜŞMEYECEK, PERSONEL GİDERİ ARTMAYACAK
Berberoğlu röportajı yapanların Gazeteciliğinizin anayasası mı bu? sorusuna da şöyle yanıt vereiyor:
"Evet, başka ne yapabilirim ki hocam. Hürriyet’in başına getirdiler, bir çıta koydular. Bu kadar tiraj, bu kadar reklam, bu kadar da personel gideri. Gidip de banka soyacak hâlim yok bazı arkadaşlar gibi. Tiraj artacak, ilan geliri düşmeyecek, personel gideri çok artmayacak. Senin oynayacağın üçgen bu."
Sabahları işe, okula giderken bayiden alıp okuduğumuz, internetten girip takip ettiğimiz gazetelerin gerçekte ne olduğunu anlatan en iyi cümleler bunlar. Sadece Hürriyet değil, tüm gazeteler için aynen gerçek bu cümleler...
Okuduğumuz köşe yazarının hükümete nasıl laf çaktığı, ya da muhalefetin vaadlerine nasıl verip veriştirdiği değil önemli olan.
O yazarın neden o köşede olduğunu anlatan Enis Berberoğlu, artık gazete yöneticisi olmamanın rahatlığı ile belki de itirafları birbiri ardına patlatıyor: "Bizim tek stratejimiz var; popüler mal üretmek, daha fazla satmak, daha fazla ilan almak."
GAZETECİLİK BU DEĞİL Kİ AMA DİYENLERİ DUYAR GİBİYİM
"Gazetecilik bu değil ki... Halkın doğruyu öğrenme hakkını savunmak, onun için mücadele etmektir gazetecilik..." diyenleri duyar gibiyim...
Türkiye'nin "tiraj payının üç katı reklam alacak kadar etkili gazetesi" Hürriyet'in eski yöneticisi tek gerçeğin daha çok tiraj, daha az maliyet, daha çok ilan geliri olduğunu açık seçik söylüyor.
Berberoğlu'nun sözlerine tepki gelecek, gazetecilik böyle bir şey değil diyecek sanmayın sakın. Hele Hürriyet'in tepe ismi, Berberoğlu'ndan koltuğu alan Sedat Ergin yanıt verecek sanmayın sakın.
O bu sözlere yanıt vermez, "beyefendi" tavrı ile yanıt vermeye utanacağı için değil... O da bu söylenenlerin doğru olduğunu bildiği için yanıt vermez, 'veremez'...