Bulaç'a göre cinslerin eşitliği kadının aleyhine
Feminizm, cinslerin eşitliği ve pozitif ayrımcılık -iddia edildiğinin ve beklendiğinin aksine- kadınların aleyhine işlemektedir.
Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç, kadın ve erkek
eşitliğinin kadınların aleyhine olduğunu savundu.
Bulaç, "genel olarak feminist ideolojiyi artık hararetle
erkeklerin savunduğunu" ve erkeklerin bu çabasının
"kadına karşı sorumluluktan kaçma çabalarının sonucu
olduğunu" ileri sürdü.
Bulaç, "'nikahsız beraberlikler', ev arkadaşlığı, bedenin
laikleşmesi, cinsel özgürlük, zinanın suç olmaktan çıkarılması vb.
modern teamüller erkeğin kadına kolay, maliyetsiz, yani sorumluluk
yüklenmeden, külfet üstlenmeden erişebilirliliğini
sağlıyor" diyerek "kadınların genç yaşında aranıp
da yaşlandığında -kuzey ülkelerinde 35 yaşından sonra kadınlık
cazibesini kaybetti diye- bir kenara itildiğini" ve
"asıl mağdurun kadın olduğunu" öne sürdü.
Bulaç Eşitlik kimin yararına? yazısında
Bir gazete köşesinde bu sorulara cevap vermek güç.
dedi ve şöyle devam etti:
Kestirmeden şunu söyleyebiliriz: Küresel düzeyde kadınları eşitlik
fikrine iten birinci faktör, geride bıraktığımız iki yüzyıllık
sanayi devriminin özgül şartları, emek sömürüsüne dayanan
kapitalizmin kadını erkeğe göre biraz daha sömürmesi ve bunun iki
cins arasındaki doğal dengeyi altüst etmesidir. Batı'da kadınlar
insani refleksleriyle hak arayışına çıktılar. Teknolojinin domine
ettiği sosyo-kültürel hayat, ulus devlet ve bunu geriden besleyen
Batı'nın tarihsel kolektif hafızası (Kilise ve mutlakiyetçi
idareler) kadını 'eril' olana 'dişil' kimliğiyle varolmaya adeta
mecbur etti.
(...) Feminizm, cinslerin eşitliği ve pozitif ayrımcılık
-iddia edildiğinin ve beklendiğinin aksine- kadınların aleyhine
işlemektedir. Kadınlar, sanayi devrimi ve Aydınlanma'dan sonra bu
sefer küresel düzeyde ikinci dalga sömürüye maruz
kalmaktadırlar.