Bu soruların cevabını bilen yok mu?..
Komşusuna, rakibine, başarılı mesai arkadaşına, çok kazanan meslektaşına gıpta ile bakan o hüsnü niyet sahibi insanlar; bugün neden haset birer yaratığa dönüştüler…
Bu güzelim topraklarda yaşayan:
Dini, dili, ırkı ne olursa olsun bir arada yaşama kültürüne sahip insanlar:
Dünyanın en samimi insanlarıydı…
Dünyanın en yardımsever insanlarıydı…
“Komşum açken ben tok uyuyamam” diyen, dünyanın en merhametli insanlarıydı…
*
Peki, ne oldu o güzel insanlara?..
Nereye gitti o yüce vicdanlı insanlar?..
Nereye kayboldu o dost, arkadaş, komşu, hemşeri sevdalıları?..
*
Komşusuna, rakibine, başarılı mesai arkadaşına, çok kazanan meslektaşına gıpta ile bakan o hüsnü niyet sahibi insanlar; bugün neden haset birer yaratığa dönüştüler…
*
Neden birbirlerinden “nefret” ediyorlar?..
Niye Sergio Leone filmlerindeki “kötü adamlar” gibi oldular?..
Niçin birbirlerinin “onmasını” değil de “ölmesini” istiyorlar…
*
Yok mu bu soruların cevabını doğru bilen biri?..
Yok mu?..
HUKUK VİCDANINI DA YIKTI GEÇTİ…
CHP anayasa değişikliğini AYM’ne götürmekten vazgeçti…
Bir alkış aldı bir alkış aldı…
*
İyi ama…
AYM ne iş yapacak bundan böyle?..
Üyeler sadece tavla mı oynayacak?..
*
Ya da…
Bundan sonra mecliste kabul edilen yasaların hukuki temele oturup oturmadığının anlaşılması için AYM yerine halka mı gidilecek?..
*
Kahrolası popülizm…
Vıcık siyaset…
Hukuk vicdanını da yıktı geçti…
EVETÇİLER ŞİŞEBİLİR
2002 seçimlerine doğru…
Çiller’in yalaka araştırmacıları ve siyasi yakın çevresi:
“% 23 garanti” diyorlardı…
Hanımefendi bile inanıyordu o palavralara…
*
Danışmanlarından biri ise bir TV ekranında şöyle demişti:
“Genç Parti bütün merkez sağı barajın altına itecek… İki partili (Ak Parti – CHP) meclise doğru gidiyoruz…”…
Programdan sonra…
Gecenin bir yarısı…
Tansu Hanım’ın sitemlerine muhatap olmuştu…
*
Sonuçta yalakalar şişmiş…
Danışman haklı çıkmıştı…
*
Yani…
Demek istemem o ki…
Evetçiler şişebilir; dikkat!..
ÇOK HOŞUMA GİTTİ…
Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Maltepe'de bindiği minibüste saldırıya uğrayan başörtülü lise öğrencisini evinde ziyaret etti…
*
Genç kızın ailesine “geçmiş olsun” dileğinde bulundu…
*
“Hiç kimsenin kılığından, kıyafetinden, yaşam tarzından inancından kimliğinden ötürü ötekileştirilmesini istemeyiz" dedi ya...
*
Valla hoşuma gitti…
CEVABINI MERAK ETTİĞİM SORU...
Türkiye’nin nüfusu 40 milyon iken…
Günlük gazete tirajları 5 milyonun üzerindeydi…
Türkiye’nin nüfusu 80 milyona çıktı…
Günlük gazete tirajları 3 milyona düştü…
*
Neden acaba?..
O TARAF KAZANACAK…
Referandumu:
Sakin, kavgasız gürültüsüz, hiç kimseye hakaret etmeden:
“Evet” için sistemin yararlarını…
“Hayır” için sistemin zararlarını anlatabilen taraf kazanacak…
*
Lütfen not edin…
Zira…
*
Victor Hugo’nun dediği gibi:
“Hiçbir ordu, zamanı gelmiş bir düşünceye karşı koyamaz…”
ŞAPKA ÇIKARDIM…
Sevilay Yılman diyor ki:
*
“…. onlarca arkadaşım dostum var ki benimle aynı görüşte değiller. Değiller diye ne benim onları, ne de onların beni olmayacak bir kalıbın içine sokmaya hakkımız yoktur!”
*
İşte buna şapka çıkarılır arkadaş…
Keşke bütün mahalle Sevilay gibi olabilse…
BEN ŞÖYLE ANLADIM…
STAR’da Halime Kökçe, okurlarından gelen:
"Ya Erdoğan sonrası ne olacak?" sorusunu cevaplıyor…
*
Ben şöyle anladım:
“Korkmayın; Erdoğan’dan başka kimse başkan olamaz”…
*
Keşke garanti belgesini de koysaydın Halime…
VALLA BİLMİYORDUM...
Halime Kökçe’den bir şey daha öğrendim…
*
Meğer…
Başkanlık sistemini daha önceleri statükocular istiyormuş…
Amaçları:
Yüzde 21 oy alan Refah Partisi'nin hükümet kurmasının önüne geçebilmekmiş…
*
Vay anasını…
Valla bilmiyordum…
*
NOT:
Hayırcılar dua etsinler de Ak Parti sözcüleri Halime’nin bu tezini meydanlarda kullansın…
BİZİMKİLER DAHA HIZLI…
Reza Zarrab'ın New York'ta devam eden davasında bundan sonraki duruşma Ağustos ayında…
*
Yahu hani bu Amerikalıların ceza mahkemeleri çok çabuk karara bağlanırdı?..
Bizim boşalmış yargımız bile ABD yargısından daha hızlı…
YAKUP MURAT
yakupmurat@gazeteciler.com