Bu benzetme hiç yakışmadı Emre Aköz!
Emre Aköz'ün, köşesinde Gül için sarfettiği kelimeler tam anlamıyla "hiç şık olmayan" cümleler olmuş.
GAZETECİLER.COM
- Sabah yazarı Emre Aköz'ün bugün
köşesinde kaleme aldığı ve başlıklı yazıyı okuyunca, doğrusu ya
neden böyle bir şey yazdığını anlayamadık.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte Letonya ve Litvanya'yı kapsayan geziye katılan Aköz'ün, köşesinde Gül için sarfettiği kelimeler tam anlamıyla "hiç şık olmayan" cümleler olmuş. Ancak bu çık olmayan cümleleri neden yazdığına dair bir fikrimiz yok. Buyrun siz okuyun, yaptığı yakışıksız benzetmeden siz bir şey anlaycak mısınız?
BİLİYORSUNUZ ABDULLAH GÜL DE KULAK RAHATSIZLIĞI GEÇİRDİ
Topçu kökenli İsmet İnönü'nün kulakları ağır işitirdi. Ama zeki ve temkinli bir siyasetçi olan Paşa, bu arızayı avantaja dönüştürmüştü. Gerçekten duyamadı mı, yoksa duymazdan mı geliyor; anlamak kolay değildi.
Biliyorsunuz Abdullah Gül de kulak rahatsızlığı geçirdi. Bir süre duyma sorunu oldu ama sonra iyileşti. Ancak benim izlenimime göre o da İsmet Paşa taktiğini uyguluyor. Nereden çıkardın, derseniz...
CUMHURBAŞKANLIĞI FORSUNDAKİ YILDIZLAR NE OLACAK?
Gül'e kışkırtıcı bir soru iletildi: "Kürt barışı sağlanırsa Cumhurbaşkanlığı forsundaki yıldızlar ne olacak? Tarihte kurulmuş 16 Türk devletini temsil eden yıldızlar kaldırılacak mı?" Gül buna münasip bir cevap verdi; zarif bir vücut çalımıyla işi bitirdi.
İLLA AZALTMAK GEREKMEZ Kİ?
Basın toplantısının sonunda yanına gidip sordum: "Efendim illa da yıldızları azaltmak gerekmez ki... Tarihte kurulmuş olan diyelim ki bir Kürt devleti, 17'nci yıldız olarak eklenemez mi?" Bu çifte kavrulmuş soru karşısında Gül bir şey demedi. Duyup duymadığını da hiç ama hiç belli etmedi.
Gülümseyerek fotoğrafımızı çeken kameramana doğru baktı...
FOTOĞRAFLAR NE OLDU ARKADAŞLAR?
İşte ismet Paşa taktiği ile karşı karşıya olabileceğimizi o an düşündüm. Belki de yanılıyorum.
(Not: Fotoğrafçı arkadaşlar hâlâ o "ikili" fotoğrafı göndermedi. Acaba neden?)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte Letonya ve Litvanya'yı kapsayan geziye katılan Aköz'ün, köşesinde Gül için sarfettiği kelimeler tam anlamıyla "hiç şık olmayan" cümleler olmuş. Ancak bu çık olmayan cümleleri neden yazdığına dair bir fikrimiz yok. Buyrun siz okuyun, yaptığı yakışıksız benzetmeden siz bir şey anlaycak mısınız?
BİLİYORSUNUZ ABDULLAH GÜL DE KULAK RAHATSIZLIĞI GEÇİRDİ
Topçu kökenli İsmet İnönü'nün kulakları ağır işitirdi. Ama zeki ve temkinli bir siyasetçi olan Paşa, bu arızayı avantaja dönüştürmüştü. Gerçekten duyamadı mı, yoksa duymazdan mı geliyor; anlamak kolay değildi.
Biliyorsunuz Abdullah Gül de kulak rahatsızlığı geçirdi. Bir süre duyma sorunu oldu ama sonra iyileşti. Ancak benim izlenimime göre o da İsmet Paşa taktiğini uyguluyor. Nereden çıkardın, derseniz...
CUMHURBAŞKANLIĞI FORSUNDAKİ YILDIZLAR NE OLACAK?
Gül'e kışkırtıcı bir soru iletildi: "Kürt barışı sağlanırsa Cumhurbaşkanlığı forsundaki yıldızlar ne olacak? Tarihte kurulmuş 16 Türk devletini temsil eden yıldızlar kaldırılacak mı?" Gül buna münasip bir cevap verdi; zarif bir vücut çalımıyla işi bitirdi.
İLLA AZALTMAK GEREKMEZ Kİ?
Basın toplantısının sonunda yanına gidip sordum: "Efendim illa da yıldızları azaltmak gerekmez ki... Tarihte kurulmuş olan diyelim ki bir Kürt devleti, 17'nci yıldız olarak eklenemez mi?" Bu çifte kavrulmuş soru karşısında Gül bir şey demedi. Duyup duymadığını da hiç ama hiç belli etmedi.
Gülümseyerek fotoğrafımızı çeken kameramana doğru baktı...
FOTOĞRAFLAR NE OLDU ARKADAŞLAR?
İşte ismet Paşa taktiği ile karşı karşıya olabileceğimizi o an düşündüm. Belki de yanılıyorum.
(Not: Fotoğrafçı arkadaşlar hâlâ o "ikili" fotoğrafı göndermedi. Acaba neden?)