Brunson krizinde Mehmet Altan adımı! Abdülkadir Selvi yazdı
Adli kontrol şartı ile ev hapsinde tutulan ABD'li rahip Brunson'un avukatları geçtiğimiz günlerde üst mahkemeye başvurmuştu
Adli kontrol şartının kaldırılması talepleri
reddedilen avukatlar şimdi de Anayasa Mahkemesi'ne gitmeye
hazırlanıyorlar.
Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi avukatların AYM'nin Mehmet
Altan hakkında verdiği karardaki yöntemi izleyeceğini
yazdı.
İşte, Abdülkadir Selvi'nin "Brunson krizinde yeni adım"
başlıklı yazısı:
BRUNSON KRİZİNDE YENİ
ADIM
Rahip Brunson’la ilgili dava yeni bir hukuki zemine
taşınıyor.
Üst mahkeme tarafından adli kontrol şartının kaldırılması
talebi reddedilen Brunson’ın avukatı İsmail Cem Halavurt, “Üst
mahkemenin ret kararı tebliğ edildikten sonra Anayasa Mahkemesi’ne
müracaat edeceğiz. Bunun için hazırlıklar yapıyoruz” dedi.
Brunson’la ilgili başvuruda Mehmet Altan kararında olduğu gibi bir
yöntem izlenecek.
AYM Mehmet Altan’ın “kişi güvenliği ve hürriyeti hakkı ile
ifade ve basın özgürlüğünün ihlal edildiğine” karar vermişti.
Mehmet Altan kararı Brunson için örnek oldu. Avukat İsmail Cem
Halavurt 2 yıldır tutuklu olan Brunson için AYM’ye kişi güvenliği
ve hürriyeti hakkı ile ifade özgürlüğünün ihlali kapsamında
bireysel başvuruda bulunacak.
Anayasa Mahkemesi’nin de olumsuz karar vermesi durumunda
Brunson davası AİHM’ye taşınacak. Avukat İsmail Cem Halavurt,
“AİHM’ye gitmek için iç hukuk yollarının tüketilmesi gerekiyor.
Anayasa Mahkemesi’nden umutluyuz ama orada da reddedilirse
tereddütsüz AİHM’ye gideceğiz” dedi.
Brunson olayı bir simge oldu. Neyin simgesi? ABD Başkanı
Trump tarafından Türkiye’yi ekonomik olarak çökertmek için
yürütülen operasyonun simgesi oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın,
“Kuru, faizi kullanarak ekonomik darbe yapmaya kalktılar.” dediği
olaydan söz ediyorum. Trump bir hafta içinde doları bir füze gibi
kullanıp piyasalarımızı vurmayı denedi. Doların iki gece yarısı
7.40’lara kadar fırladığı karanlık operasyondan söz
ediyorum.
TRUMP’IN
HAYALİ
Olayın bir yüzünde Brunson varsa diğer tarafta ise Trump’ın
kasımdaki ara seçimleri kazanma arzusu yatıyor. Rusya
soruşturmasından dolayı başı dertte olan Trump’ın tek şansı
seçimleri kazanıp kongredeki çoğunluğu Demokratlara kaptırmamak.
Eğer Demokratlar çoğunluğu sağlarsa Trump için alarm zilleri
çalıyor demektir. Şu sıralar Trump’ın en çok Amerika’da uçağın
merdivenlerinden inen Brunson’ı Beyaz Saray’da ağırlayıp seçim
zaferini cebine koymayı hayal ettiğine inanıyorum. Amerikan
yönetimi üzerinde etkili olan Evanjelistlerin desteğini sağlamak
ise tartışmasız bir şekilde ilk sırada geliyor. Çünkü Brunson’ın
bağlı olduğu kilise ABD’deki en güçlü Evanjelist kilise olma
özelliğine sahip. Yani Brunson, Trump açısından altın hisse haline
geldi. Yazı da gelse kazandırıyor, tura da gelse
kazandırıyor.
BRUNSON DÜĞÜMÜNÜ ÇÖZER
Mİ?
Bir süredir İslamofobi ve medya araştırmaları kapsamında
Michigan State Üniversitesi misafir öğretim üyesi olan Prof. Dr.
Zakir Avşar’a göre ise Brunson işi artık bir Evanjelist olayı
olmanın ötesine geçti. Amerika’da sokağa mal oldu. Amerikan halkı
tarafından Türkiye’de rehin tutulan mazlum bir din adamı olarak
görülüyor. Milliyetçiliği konusunda kimsenin şüphe edemeyeceği bir
isim olan Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zakir Avşar, 1
ay öncesine kadar Amerikan halkının rahipten haberinin olmadığını
söylüyor. Ama Trump’ın tweet’lerinden sonra sokağa mal olan Brunson
olayı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imajına zarar vermeye
başlamış.
Trump’ın küstah tavırları nedeniyle çözümü güçleşen Brunson
krizinin bizi ilgilendiren tarafı ise yaşattığı ekonomik deprem.
Piyasalar üzerindeki Trump kaygısı aşılabilmiş değil.
Normal süreçte Brunson davası 12 Ekim’de görülecek. Tabi o
zamana kadar piyasaların nefesi yeterse... Bu sırada Anayasa
Mahkemesi’ndeki süreç nasıl ilerler, hızlı hareket edilip
Türkiye’nin ayağındaki Brunson düğümü çözülür mü ondan emin
değilim.
Trump’ın Türkiye’yi tehdit etmeye devam ettiği; Erdoğan’ın,
“Oyunu gördüm, meydan okuyorum.” diye karşılık verdiği bir ortamda
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bir hüküm vermesi ya da Anayasa
Mahkemesi’nin bireysel başvuru kapsamında kapıyı açması İskender’in
kılıcı gibi düğümü çözer.