Bomba iddia! "Cumhuriyet’in o dönem manşetlerini FETÖ’cü polis şefleri ve savcılar atıyordu"
Türkiye yazarı Cem Küçük, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya'nın “7 Eylül 2018’den önce cemaatle ilgili eleştiri dozajı düşmüştür. Ve bu, gazete içinde tepki oluşturmuştur” sözlerine yanıt verdi. Küçük, "Cumhuriyet gazetesinin 2014-18 dönemi manşetlerini FETÖ’cü polis şefleri ve savcılar atıyordu. Sizin 7 Eylül 2018’den önce FETÖ’ye eleştiriniz yoktu ki, dozajı düşsün." dedi.
Cumhuriyet Gazetesi Vakfı'nın önceki yönetiminin FETÖ'yle kol kola gezdiğini söyleyen Türkiye yazarı Cem Küçük, geçmiş dönemdeki yapılan haberleri, atılan manşetleri hatırlattı. Aykut Küçükkaya'nın açıklamalarını da köşesine taşıyan Küçük, "Cumhuriyet gazetesindeki FETÖ’cü ekip gitmiş ama yerine gelenler FETÖ yöntemlerine devam ediyorlar." dedi.
Cumhuriyet’in 2014-18 dönemi manşetlerini FETÖ’cü polis şefleri ve savcılar atıyordu
Cumhuriyet Gazetesi Vakfı’nın değişmesinde şahsımın çok katkısı
oldu. Çünkü önceki yönetim FETÖ’yle el ele kol kola yürüyorlardı.
Akın Atalay, Can Dündar
gibiler Cumhuriyet gazetesini Zaman gazetesine
çevirmişlerdi.
Özellikle 17-25 Aralık’ın başlangıcından hemen önce tescilli
vatan haini Can Dündar’ın işaret fişeği niteliğindeki yazıları
darbe girişiminin habercisiydi. Sözde Atatürkçülerin gazetesi FETÖ
ve PKK’nın sesi gibiydi.
Bu lafları niye ettik? Cumhuriyet gazetesi “Bizi
susturamazsınız” diye kampanya başlatmış. Gazetenin yayın
yönetmeni, “Biz yıllardır Fethullah Gülen’in ipliğini
pazara çıkarmış bir gazeteyiz. Ne iktidardan ne cemaatten
korkacağız” demiş. “7 Eylül 2018’den önce cemaatle ilgili
eleştiri dozajı düşmüştür. Ve bu, gazete içinde tepki
oluşturmuştur” sözlerini eklemiş.
Cumhuriyet gazetesinin 2014-18 dönemi manşetlerini FETÖ’cü polis
şefleri ve savcılar atıyordu. Sizin 7 Eylül 2018’den önce FETÖ’ye
eleştiriniz yoktu ki, dozajı düşsün. FETÖ’cü savcılar Celal Kara ve
Muammer Akkaş’ı 2014 ve 2015’te cilalatıp parlatan, PR’ını yapan
sizdiniz.
MİT tırları haberlerini yapıp Türk pasaportlarını etkisiz hâle
getirmek isteyen ve Türk devleti teröre yardım etti diyen
Cumhuriyet gazetesi değil miydi? “Bu suikast, mecbur
bırakıldığımız bir eylemdi” manşeti atılarak şehit Savcımız
Mehmet Selim Kiraz’ın DHKP-C’li teröristlerini aklamaya çalışan
Cumhuriyet gazetesi değil miydi?
“Biz FETÖ’ye karşı çıkmıştık” diyorsunuz. FETÖ ayrı FETÖ’cülük
ayrı. FETÖ bir terör örgütü. FETÖ’cülük bu örgütün teknik, taktik
ve metotlarını uygulayıp algı oluşturma, medyada yargısız infaz ve
tetikçiliğe verilen addır.
Çocuklarıyla evde oturan bir kadının evinin CHP’li bir ilçe başkanı
tarafından dikizlenmesine, fotoğraflarının çekilmesine ses
etmiyorsunuz. 28 Şubat’ta Merve Kavakçı’nın gece evi basıldığında o
zamanın iktidarı bile bunu savunamamış, Demirel ve Ecevit gereken
tavrı göstermişti.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından vatandaşlara gönderilen hediye
paketleri ile koronavirüs yayıldı” gibi manşetler FETÖ taktiği
ve yöntemidir. Daha böyle skandal çok haberiniz var. Cumhuriyet
gazetesindeki FETÖ’cü ekip gitmiş ama yerine gelenler FETÖ
yöntemlerine devam ediyorlar.