Biri Altan'a kavganın bittiğini haber versin
İktidar ile cemaat arasında kavga olduğunu dillendiren Ahmet Altan hala yolundan dönmüyor.
GAZETECİLER.COM - Ne
demişti Ahmet Altan;
"Ölümüne bir kavga bu... "Ya
Erdoğan ve taraftarları ya da Cemaat ve onun üyeleri devletin
içinden sürülecek."
Ancak öyle olmadı!
İktidar ile cemaat "mesud işbirliğinde" yola devam kararı aldı.
Fırtına başlağı gibi çok hızlı dindi. Önce Fethullah
Gülen'den Başbakan Erdoğan'a "geçmiş
olsun" mesajı geldi. İktidar da Yasin Akdoğan aracılığıyla
Yeni Şafak'ın üstünden "sulh" ilanını duyurdu.
"Öngörüleri" hızla çöpe giden Ahmet Altan ise hala
kavga olduğunda ısrar ediyor. Ancak artık
"iktidar-cemaat" kavgası demiyor onun yerine
"milliyetçi müslümanlar" ile "mutlak
iktidar kavgası" tezini piyasaya sürüyor.
TEK ADAM İSYANI MI?
Ahmet Altan'a göre "demokrasi koalisyonundaki"
parçalanma AK Parti'nin kurnazlık edip "azınlığı"
iktidardan sürmesi ile başladı. Mutlak iktidar
olmak isteği ile "diğerlerini" iktidar alanının
dışında bıraktı.
Altan şöyle devam ediyor;
"Kavga da patladı. Demokrasi koalisyonu parçalandı.
“Milliyetçi dindarlar” “milliyetçi
Kürtlerle” karşı karşıya gelirken, sahipsiz duran
iktidarın yol açtığı iştahla “milliyetçi
dindarlar” da kendi aralarında
kapıştılar, bu kavgalar devletin içine yansıdı, bir anda
herkesin birbiriyle dövüştüğü bölük pörçük bir görüntü çıktı
ortaya.
Ortada sahipsiz bir “mutlak iktidar” durduğu sürece bu kavgalar, dövüşler, yolsuzluklar bitmez.
Bir daha kimse “mutlak iktidar” olamaz bu ülkede çünkü “mutlak iktidarı” sağlayan “topla tüfeğin” bir daha siyasete girmesine ne dünya, ne Türkiye izin verir.
Bundan böyle “mutlak iktidar” için uğraşmak
sadece “iktidarsızlığı” getirir ki şu anda
yaşadığımız da zaten bu; “mutlak iktidara” sahip
olduğunu sanan AKP yönetimi, bunun böyle
olmadığını her gün biraz daha utanarak, biraz daha acı
çekerek görüyor.
ACIYLA
ÖĞRENECEKLER
Siyasi iktidar şu ya da bu partinin olabilir ama “denetleme yetkisi” her ırktan, her dinden, her mezhepten, her görüşten insanlardan oluşan halkın elinde olacak.
AKP, iktidarı, Kürtlerle, “diğer dindarlarla”, solcularla, demokratlarla, liberallerle, Alevilerle, Kemalistlerle kısacası bütün bir halkla paylaşmadan, herkesi iktidar alanından uzaklaştırıp, “Cumhuriyet azınlığının” boşalttığı “mutlak iktidar” alanını tek başına doldurmaya kalkışırsa belalar gittikçe daha büyür.
Ekonomi ne kadar sağlam olursa olsun, bu ülke sağlam bir zemine oturmaz.
Türkiye gerçek bir demokrasiyi benimseyip, “mutlak iktidar” tutkusundan vazgeçerek bütün halkın iktidar sahibi olduğunu kabul edene kadar bu çalkantılar sürecek.
Bu gerçeği aklıyla kavrayamayan...
Çektiği acılarla kavrar sonunda.