BirGün yazarı nasıl Ergenekon sanığı oldu?

Taraf gazetesinin haberinde kendi ismini Ergenekon sanığı ve MHP'den milletvekili adayı olarak gören BirGün yazarı Taraf haberciliğini analiz etti.

GAZETECİLER.COM - "Geçen cumartesi, kendimle ilgili haftalık basın raporlarına bakarken 12 Mart tarihli "Ergenekon sanıkları 'CHP' dedi" başlıklı bir Taraf haberi dikkatimi çekti. Herhalde bir şekilde "ümit" ve "alan" sözcükleri haber metni içinde ayrı ayrı yer almış, basın tarama programı da bunu "Ümit Alan" zannedip getirmiştir diye düşündüm. Ama hayır, düpedüz Ümit Alan ismi yer alıyordu. Üstelik "darbe sürecinde siyasilerin nasıl alıkonulacağını" planladığı iddia edilen emekli Korgeneral Ümit Alan da MHP'nin müstakbel milletvekili adayları arasında" gibi bir ifadeyle."

Bu satırlar BirGün yazarı Ümit Alan'ın dünkü köşesinde yayınlandı. Ümit Alan, Taraf  gazetesinde yer alan bir haberde "Ergenekon sanığı emekli Korgeneral Engin Alan ile" isminin karıştırılmasını üzerine Taraf gazeteciliğini analiz etti.

TARAF'IN GAZETECİLİĞİ ÜZERİNE....

"Taraf'ın bu hatasını haliyle tekzip gönderecek kadar ciddiye almadım; "ismimin Ergenekon sanığı olarak anılmasına mı yanayım, Emekli Korgeneral olduğuma mı, yoksa MHP'den milletvekili aday adayı olduğuma mı?" diyerek gülümsedim" diyen Ala şöyle devam etti: 

"Sonra aynı gazetenin Mirgün Cabas'ın telefonla helikopter düşürebileceğine ilişkin en ufak bir mantık süzgecinden geçirilmemiş haberlerini hatırlayınca, bir irkildim ve en azından ertesi gün yarım ağızla bir özür diliyorlar deyip rahatladım. Öte yandan aynı hafta içinde Taraf gazetesiyle ilgili birden fazla başlığın tartışılması üzerine, bu haftaki Köşe Vuruşu'nu, bir haftalık örnek olaylar üzerinden Taraf gazeteciliği incelemesine ayırayım istedim."

HEPİNİZ ERTÜRK YÖNDEM'SİNİZ GÖNDERMESİ

Geçtiğimiz cumartesi Gazetecilere Özgürlük Platformu, bir önceki hafta İstanbul'da gerçekleştirdiği yürüyüşün bir benzerini Ankara'da yaptı. Gazeteciler, tutuklu arkadaşları için seslerini yükseltirken, Taraf gazetesi haberi "Gazeteciler Ankara'da yürüdü, Ertürk Yöndem de oradaydı" başlığıyla veriyordu. Akılları sıra, ucuz bir numarayla oradaki tüm gazetecileri Ertürk Yöndem ile eşitlemeye çalışıyor ve Yöndem'in "90'lı yıllarda çatışmalarda ölen PKK'lıların parçalanmış cesetlerini teşhir etmesi ve itirafçıları konuk etmesiyle tepkileri çeken bir gazeteci" olduğunu belirtiyorlardı. Taraf'ın Yöndem konusundaki teşhislerine itirazım yok. Ancak Yöndem'in programının ismini bile yanlış hatırladıklarını belirtmek gerek. Yöndem, "Anadolu'dan Görünüm'ü değil, "Perde Arkası" programını hazırlıyordu. Ve en önemlisi Yöndem'in eyleme katılmış olması, hiçbir şekilde diğer eylemcileri Yöndem ile aynı çizgiye getirmiyordu. Ama Taraf'ın derdi başkaydı ve bu gereğinden fazla sırıtıyordu.

ŞIK VE ŞENER'E TACİZ DEVAM EDİYOR

Ahmet Şık ve Nedim Şener'in tutuklanmasının ardından Taraf'ın attığı "Gazetecilikten tutuklanmadılar" manşeti epey tartışıldı. 18 Mart'ta ise iç sayfalarındaki "Şık ve Şener kaçacakmış" başlığıyla tacize devam etti Taraf. Güya Şık ve Şener'in tutukluluğuna yapılan itirazın kaçma şüphesiyle reddedildiğinin haberini yapıyorlardı. Ancak başlıktaki vurgu yine manidardı.

TARAF'A YAKLAŞIM NASIL OLMALI?

Tüm bu eleştirilerin ardından Taraf gazetesi'nin Wikileaks'in Türkiye'ye ilişkin belgeleri yayınladığını hatırlatan Ümit Alan, "Ne olursa olsun bu önemli bir neşriyat ve yakından takip edilmeli" dedi ve şöyle devam etti: "Taraf'ın yaptığının da ne kadarının gazetecilik, ne kadarının körü körüne Taraf'lık olduğunu iyi ayırmak lazım. Çünkü o Taraf'ından civciv çıkabiliyor, kuş çıkabiliyor; insan bir sabah uyandığında kendini devcileyin bir Ergenekon sanığı, emekli korgeneral ve MHP'li olarak bulabiliyor.