Bırak be Nagehan, bırak artık...
Kanal D'de yaptığı "Bırakın Konuşalım" için "Kıskançlar Falı" diyeceğimiz bir yöntemle hemen her gün fal bakılıyordu...
ADNAN BERK OKAN (ÖZEL
HABER/ANALİZ)
Mevlânâ III. Cilt'te yer alan "Köylü ile
şehirli" başlıklı öyküsünün bir yerinde şöyle der.
"Dostlarla konuşurken, çok dikkatli ve
ihtiyatlı hareket etmelidir. Çünkü söz vardır, keskin kılıç
gibidir; dostluğu keser, öldürür. Kalbde tedavisi imkansız yaralar
açar. Kalb bahçesindeki yeşillikleri, sevgi çiçeklerini kış mevsimi
gibi öldürür..... .... Bir söz de vardır, ilkbahar mevsimi
gibidir. Her tarafı süsler, güzelleştirir; sayısız yararlar
sağlar...... ...... Herhangi bir kişi doğru olmayanlarla
kendini ölçer, onlarla dost olursa, eksikliğe düşer, aklı şaşırır
kalır."
*
* *
Eh, artık ana konuya
geçebilirim...
Bugün bizim sitemizde de yayımlanan ancak kaynağı
medyaradar isimli bir başka medya sitesi olan bir
haberde; Nagehan Alçı'nın "FOX TV'den de
kovulduğunu" iddia ediliyordu...
Aslında "iddia ediliyormuş" demem gerekirdi çünkü
ben haberin gazeteciler.com'da da yayımlandığını
çok geç vakit öğrendim...
Nasıl mı öğrendim?..
Bir telefonla...
Telefon eden dostum; haberin "yalan" olduğunu,
böylesi bir "yalan" haberin benim de
çalışanlarından(!) biri
olduğum gazeteciler.com'da yayımlanmasından
dolayı çok üzüldüğünü söyledi...
Sesi kızgın değildi ama kırgındı...
"Haberim yok, uzun zamandır siteye bakmadım" dedim
ve ekledim; "haberin yalan olduğuna dair bana mesaj
atabilir misin?..."
Az sonra mesaj geldi...
Kanal yetkilisi ve yapımcı ile de telefon görüşmesi yaptım...
Nagehan Alçı'nın programı devam edecekti ancak
teknik olarak 2.5 saat uzun oluyordu...
Yani, program yayından kaldırılmıyor süresi 2.5 satten 1.5
saate indiriliyordu...
Aldığım bu bilgi beni daha da çok üzdü...
Çünkü...
Haberi alıntı yapan editör kardeşim de haberi yayımlamadan önce
benim yaptığımı yapabilir, haberin doğru olup olmadığını kontrol
edebilirdi...
Ama yapmamıştı...
İşin kolayını seçmiş, "sonradan yalanlanan" bir
haberi yayınlamıştı...
İşin ilginci, birkaç haber aşağıda aynı gün benim yaptığım bir
başka haber analiz halen yayındaydı...
Yani...
Doğruluğu araştırılmadan verilen "Nagehan Alçı FOX'tan da
kovuldu" haberi, az aşağıda yayımlanan haber/analizimdeki
bazı bilgileri de yalanlıyordu...
Oysa analizini yaptığım haber bana birinci elden, yani programın
sahibinden geliyordu...
Ve ben bana gönderilen haberi kurumdan da doğrulattıktan sonra
yapmıştım analizimi...
Peki...
Benim haber analizimde neler mi vardı?..
Okumayanlar için burada bir kez daha yayımlıyorum...
Ama önce Nagehan'a bir açık çağrı
yapayım:
Sevgili Nagehan;
Aileni tanıyorum...
Varlıklı bir ailenin kızısın...
Yani...
Paraya ihtiyacın yok...
Şan ve şöhrete de ihtiyacın yok...
Çok gençsin ve halen Türkiye'nin "en
gözde, en etkin" yazarlarından ve siyasi program
tartışmacılarından birisin...
Ve o kadar başarılısın ki...
Bırak karşı mahalleyi, seninle aynı siyasi mahallende yaşayan ve en
yakınında görünüp yüzüne gülenlerin bile birçoğu sana olan
hasetliklerinden çatlıyorlar...
Onun için gün geçmiyor ki; "Nagehan Alçı kovuldu"
diye haber uydurmasınlar...
Bak güzel
kızım;
Bu medya hasetleri o kadar kirli, o kadar haris, o kadar
iğrençtirler ki; insanlıktan çıkmış, vicdanlarını kubura
atmış, insaf tutulması yaşayan insan kılıklı canavarlardır...
Bırak be kızım şu FOX TV'yi...
CNNTÜRK gibi saygın bir haber kanalında haftanın
iki günü, saygınlıkları konusunda herkesin hemfikir olduğu üç
büyüğünle birlikte siyaset tartışmak varken senin işin mi bu
sıradan programlar?..
Biliyorum...
"Kamu hizmeti yapıyorum" diyeceksin...
Ama unutma ki seni itibarsızlaştırmaya çalışanlar da kamunun bir
parçası...
Seni neredeyse sütten kesecek kadar üzenlerin önemli bir kısmı
senin yüzüne gülen sahte dostlar...
Programın devam ettikçe sana yapılan hakaretler ve iftiralar her
gün ve artarak devam ettirilecek...
Ve seni daha çok üzecekler...
Daha çok kıracaklar...
Bırak be kızım...
Bırak da iki güzel yavruna daha çok zaman ayır...
Gözlerinden öperim...
Evet...
Şimdi de dün yayımlanan haber analizimi okuyun lütfen...
Nagehan
Alçı FOX'ta ne alemde bilen var mı?..
Posta kutuma düşen basın bildirilerinden biri şöyle başlıyordu:
"NAGEHAN ALÇI KISKANANLARI ÇATLATMAYA DEVAM
EDİYOR".
İlgi çekici bir haber başlığıydı...
Çünkü ben de; sadece Nagehan için değil, hangi
medya mahallesinden olursa olsun başaran meslektaşlarımın
kimisinin; bir baltaya sap olamamış diğer kimi meslektaşlarımız
tarafından kıskanıldıklarına inananlardandım...
Hatta o kadar ki...
Medyamızın gelişememişlik sebebini medyamızdaki kıskançlığa
bağlıyordum...
Kıskançlık başarının önünde en büyük
engeldi...
Kıskançlar, "ben de onun gibi
başarılı olmak için ne yapabilirim?" sorusuna değil
"Onu nasıl itibarsızlaştırırım, nasıl yapıp da ayaklarından
tutup kendi aşağılık düzeyime çekebilirim?" sualine cevap
arıyorlardı...
Nagehan Alçı da benim gözümde kıskanılanlardan
biriydi...
Güzeldi...
Ekrana yakışıyordu...
Siyaset gazeteciliğinde
yıldızlaşmıştı...
Yetmişli, seksenli yılların Nazlı Ilıcak'ı kadar
da aykırıydı…
Demokrattı…
Kavgacıydı…
Mücadeleciydi...
Ve…
Entelektüeldi…
Bilgi derinliği mükemmeldi…
Gelin görün ki…
Kanal D'de yaptığı "Bırakın Konuşalım"
için "Kıskançlar Falı" diyeceğimiz bir yöntemle
hemen her gün fal bakılıyordu...
Ve…
Hemen her gün programının yayından kaldırılacağı, reyting yapmadığı
iddia ediliyordu...
Evet...
Sonunda program yayından kaldırıldı…
Ama…
Sadece Kanal D ekranlarından kaldırıldı...
Zaten tatil olan Cumartesi - Pazar ara verildikten sonraki
Pazartesi günü bu defa sadece Türkiye'nin değil
dünyanın "en saygın" televizyon kanallarından biri
olan FOX TV'de başladı...
Bekledim
ki;
"Nagehan Alçı'nın reyting yapmayan ve eşi Rasim Ozan Kütahyalı'nın
siyasi gücüyle ekrana tutunmaya çalışan programı bu hafta yayından
kaldırılıyor" diyen hasetler bakalım ne yazacaklar...
"Tık" çıkmadı hiç birinden...
"Nagehan Alçı'nın program yapmasını Aydın Doğan'dan Erdoğan
istedi" diye palavra atanların; siyasal iktidara
muhalefetiyle bilinen Fatih Portakal’a da program
yaptırmakta sakınca görmeyen FOX TV'ye olan
transfer için neler yazacaklarını çok merak ettim...
Meselâ; "Erdoğan, FOX’un patronu Murdock'u telefonla arayıp
Alçı'yı işe başlatmasını istedi" diye
yazabilirlerdi...
"Yok artık daha neler" demeyin...
Burası Türkiye ve Türk
medyası...
Burada her şey yazılır, her şey
söylenir...
Kendilerinden başka kimse inanmasa da öyle bir palavra da
atarlar, atabilirlerdi...
Henüz öyle yazdıklarını, söylediklerini okumadım, duymadım ama
kenarda köşede o palavraya sarılan mutlaka vardır...
Bu arada…
Nagehan Alçı FOX’ta başladığında boş durmayan
hasetlerden biri, belki de birincisi Mine
Kırıkkanat’tı…
Bırakın yüksek ahlâkı, ortalama ahlâkın bile kabul edemeyeceği bir
tivit attı Kırıkkanat…
Ona en usturuplu cevap Nazlı Ilıcak’tan geldi…
Şöyle yazdı Ilıcak:
Nagehan Alçı’nın Kanal D’deki programı sona erdi. Fox'a transfer oldu. Ama Babıali'de kıskançlık var ya, Alçı'nın bu kadar aranır olmasını içine sindiremeyenlere rastlıyoruz. Meselâ bir kadın gazeteci, Twitter'da "Taze kaşar" diye yazmış onun için. Ne yalan söyleyeyim, Nagehan'a bakınca, ben sadece "Bir içim su" diye düşünüyorum. O kadın gazeteci, belki Nagehan'a değil, aynada kendi suratına baktı.
Evet…
Aynen böyle yazdı Ilıcak…
“… belki Nagehan'a değil, aynada kendi suratına
baktı” dediği gazeteci tabii ki Mine
Kırıkkanat’tı...
Şimdi…
Geleyim FOX TV yolculuğunun ilk dört
gününe…
Ama önce önemli bir not düşeyim:
Nagehan'ın programı Kanal D'de
29 Ekim'deki yayından itibaren ve yeni formatıyla
bir yükseliş grafiği yakalamış; 7 - 9 arası share
bandına oturmuştu...
Bunu gören FOX TV genel müdürü
Pietro hemen yapımcı şirketi aradı…
Perşembe gecesi de “Alçı’nın programını FOX TV’ye
taşıyalım” diye teklifte bulundu…
Görüşmeler Pazar'a kadar sürdü…
İki taraf da kabul edince imzalar atıldı…
Ve hemen Pazartesi günü program başladı...
İlk gün hariç Salı'dan itibaren program yine
7 - 8 share bandına oturdu…
Daha öncesine de gittiğimizde; yani 28 Ekim - 8
Kasım arasındaki iki haftalık verilere bakıldığında
“Nagehan Alçı ile” programı sabah 10.00 -
12.30 arasında Müge Anlı'dan sonra ikinci sıraya tam
olarak yerleşti...
İki haftalık veriler itibariyle Nagehan Alçı, Show, Kanal
D ve Star'da o saatte program yapan
rakiplerini geride bırakmıştı...
Kanal D'nin Nagehan yerine
koyduğu program ise (Ne yazık ki) çok çok altlarda kaldı…
Yani başarısız oldu...
Hâsılı ey güzel insanlar!..
Nagehan aleyhine yapılan “izlenmeme
rekoru” gibi balon haberler gerçeğin üstünü
örtemedi...
Her zaman olduğu gibi güneş balçıkla sıvanamadı...
Not:
Böyle bir haber analiz yaptığım için hasetlerin
hücumuna uğrayacağımı biliyorum…
Aslına bakarsanız yapılacak hakaretler için “umurumda
değil” de diyemiyorum…
Aksine…
Çok umurumda…
Hatta gelen hakaretlere çok üzüleceğim de…
Ama…
Bu konuda Nagehan’ın hakkını teslim etmeseydim daha çok
üzülürdüm…
adnanberkokan@gmail.com