Başbuğ neden Ertuğrul Özkök'ü tercih etti?

Böyle bir ortamda Genelkurmay'ın 'aracı' olarak Hürriyet'i ve kaptan köşkünde oturan kaptanını tercih etmesini önemli buluyorum

Taraf gazetesinin yayınladığı 'Ak Parti'yi ve Fethullah Gülen'i Bitirme Planı' ortalığı karıştırdı. Bu konuda bilgi almak için Hürriyet'in tepe ismi Enis Berberoğlu ile beraber Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ'u aradı...

Atlatma haber diye buna denir... Ertuğrul Özkök sorularını sordu, Başbuğ cevapladı...

Yeni Şafak gazetesi yazarı Fehmi Koru, İlker Başbuğ'un askere çok daha yakın gazeteci isimler varken Özkök'ü tercih etmesinin ayrı bir önemi olduğunu düşünüyor... Ancak onun daha çok merak ettiği iki şey var....

Birincisi Özkök'ün sormadığı bir soru ikincisi ise onu da gelin Koru'nun kaleminden okuyalım...

(...) Org. Başbuğ sorularına cevap vermek için kendisini aradığında, “İyi ama Sayın Başbuğ, bizim gazetenin başyazarını bile 'tehlikeli' gösteren önceki 'andıç' ile bu 'plan' arasında bir mantık benzerliği var; Koç, Eczacıbaşı, Paker, Derviş ve Ekşi'yi 'tehlikeli kişiler' sayan bir zihniyete sahip o subayı aynı görevde tutmaya neden devam ettiniz?” sorusunu da sorsaydı keşke Hürriyet yönetmeni...

Bütün bu kargaşa içerisinde benim kafamın almadığı bir nokta var: Org. Başbuğ ile görüşüldüğünü Hürriyet yönetiminin kendi gazetelerinin yazarlarından ve medya grubunun diğer unsurlarından 'gizli' tutmasını bir dereceye kadar anlayabiliyorum. Haber bir tek Hürriyet'te manşet oldu, yayın yönetmeninin sütununda yer aldı. Başyazar bile manşetten haberdar olmadığını belli eden bir yazı ile çıktı okur karşısına...

Anlamadığım şu: “Arayalım” fikrinin iki babasından biri olan Enis Berberoğlu neden habersiz bir görüntü verdi?