Başbakan'ın iletişim ekibi aksıyor (mu?)
Yıldız köşesinde Başbakan Erdoğan'ın iletişim ekibinden kaynaklanan bir dizi hatayı sıraladığı yazısında bir iletişim bilimci olarak bakın aksayan şeyleri nasıl listeledi?
GAZETECİLER.COM - ABD’de ne aldık, ne verdik bilemem. Bildiğim, iletişim kazalarıyla dolu bir gezi olduğu. Neyse ki bizim ülkemizde bu tür kazaları pek önemseyen yok.
Bu çarpıcı yorum Nuran Yıldız'ın kişisel web sitesindeki
yazısından.
Yıldız köşesinde Başbakan Erdoğan'ın iletişim ekibinden kaynaklanan
bir dizi hatayı sıraladığı yazısında bir iletişim bilimci olarak
bakın aksayan şeyleri nasıl listeledi?
A HABER BAHANE
OLDU
"Telefonum çaldı, A Haber’den arıyorlardı. Başbakanın ABD ziyaretini değerlendirmemi istiyorlardı. Hem doktora dersim hem de İstanbul’dan değer verdiğim bir konuğum olduğu için ABD seyahatine yakından bakmamıştım, kabul edemeyeceğimi söyledim.
Beni geç yayına alabileceklerini, bilgilenebilecek zamanım olduğunu söylediler. Onlar zariftiler ama ben de hiçbir şeyi üstün körü yapmayan biriyim, teşekkür ettim.
Aslında ısrarda haklıydılar. Televizyonlar, geyik muhabbetine hevesli “uzmanımsı”ların daral getirmelerinden sıkılmıştı. Bu konuda kafa yormuş birini istiyorlardı.
6 MADDEDE ERDOĞAN'IN ABD GEZİSİ
A Haber bahane oldu, ABD seyahatine yakından baktım. İşte bir iletişimcinin gördükleri:
1.
Belli ki, Beyaz Saray’la görüşmeler iyi geçmişti, yorgunluk
ve rahatlık Başbakanın yüzünde yan yana duruyordu.
2.
Başbakanın gömlek rengi değiştirmek için böyle önemli bir geziyi
neden seçtiğini anlamaya çalıştım. Mavi gömlek üzerine
lacivert kravat, kendisini biraz daha az iddialı
gösteriyordu. Büyük olasılık Obama ile görsel bir
benzerlik istemediler. Oysa beyaz gömlek, beyaz gömlektir. Öyle
kolay ikame edilemez.
3.
Obama’ya hediye olarak götürülen hat sanatıyla yazılmış
“Barrack Hussein Obama” yazısı doğru bir seçim
değildi. Obama,”Hussein” adını, Müslümanlığa vurgu
yapması nedeniyle hiç kullanmaz. Her ortamda “Barrack H.
(Eyç) Obama” olarak anons edilir. Başbakanın ekibi
bu hatayı nasıl yaptı? (Bu ayrı bir yazının konusu.)
4.
Başbakan Erdoğan, Brookings Institute’deki söyleşide dedi ki
“İlla ABD tipi başkanlık olması gerekmiyor. Dünyada 100’ün
üzerine Başkanlık uygulanan ülke var. Bunları inceleyip bunlardan
şöyle orta noktada bir başkanlık sistemi tezi
çıkarılabilir.” Anlıyoruz ki Türk tipi başkanlık
dediğimiz, bir tür aşure tipiymiş. Hepsinden biraz, hiç birinden
tam değil.
5.
Neden başkanlık istediğini de açıklıyor konuşmasında, gerekçesi
kendi varlığını inkar eden türden: “Mevcut sistemimizin
bizi getirdiği nokta ortadadır” diyor. Kendi varlığı
parlamenter sistemin sonucu olduğuna göre bu durumu sorunlu
gördüğünü söylüyor!
6.
Emine Erdoğan’a hediye edilen “Diktatörlüğün
Psikolojisi” kitabına ne demeli? Şaka gibi. Başbakanın
ekibi burada da aksamış görünüyor.
ABD’de ne aldık, ne verdik bilemem. Bildiğim, iletişim kazalarıyla dolu bir gezi olduğu. Neyse ki bizim ülkemizde bu tür kazaları pek önemseyen yok.
Nuran Yıldız'ın yazısının tamamını okuyabilirsiniz.