Başbakan Erdoğan başarılarına gölge düşürdü

ADNAN BERK OKAN

Başbakan Erdoğan’ın “başarısız” olduğunu söylemek onu söyleyen kişinin akıldan “yoksun” olduğunu gösterir…

Genel Başkanı olduğu siyasi partiye üç seçim üst üste ve artan oy oranlarıyla seçim kazandırmak “siyasi başarı”dır…

Ekonomi yönetimini “doğru” ellere teslim etmek “ekonomik” başarıdır…

Sağlıkta, ulaşımda, enerjide, konutta ve bilhassa dış ticarette elde edilen başarıları görmezden gelmek “kıskançlık” değilse vicdansızlıktır…

Amaaaaaa…

Bütün bunlar Erdoğan’ın gerçekten “Demokrat” olduğunu göstermez…

Rusya’da Putin için “başarısız” denilebilir mi?..

Tabii ki denilemez…

Peki Putin için “Demokrat” demek mümkün mü?..

Asla ve kat’a mümkün değil…

Efendim “Erdoğan’ı Putin’le mi kıyaslıyorsun?” diye sormayın lütfen…

Tabii ki demokratlık konusunda veya hukuka saygı konusunda Putin kadar "fakir" olamaz ama şu son kongreye giderken bazı gazete ve televizyonlara uyguladığı “yasak” kabul edilemez…

Elbette “bütün siyasi ve ekonomik başarılarını siler süpürür” diyecek kadar vicdan fukarası değilim ancak başarılarına gölge düşürdüğünü söylemezsem aynada yüzüme bakmaya utanırım…

Alnımın bir yerlerinde “yandaş” yazmasa bile “gizlice yazılmış mı acaba?” diye alnımı kontrol ederim…

Evet efendim evet…

Bu ülkenin gelmiş geçmiş “en başarılı” başbakanı medyadan korkmaz, korkmamalı…

Çünkü “Güneş balçıkla sıvanmaz”…

Medya böylesine başarılı bir başbakan için ne yazarsa yazsın başarılarını silip süpüremez…

Hatta tek bir milim bile gölgeleyemez…

Cumhuriyet, Sözcü veya Birgün ya da bir başka muhalif medyadan da birileri gelse kongreyi izleseydi ne yazacaklardı?..

“Salon boştu” mu diyeceklerdi?..

“Çoşku yoktu” diye yalan mı yazacaklardı?..

Ya da ne bileyim Başbakan’ın konuşmasını kendi kafalarına göre değiştirip, “savaş çığlıkları attı!” diye palavra mı sıkacaklardı?..

Yooo…

Mutlaka eleştirecek bir yan bulacaklardı ama kongre televizyonlardan canlı yayınlandı…

O güneşi Emin Çölaşan hangi çamurla sıvayabilirdi?..

Mümkün müydü?..

Tabii ki değildi…

Ama ne oldu?..

O güzelim, muhteşem kongreye “dikta” gölgesi çöktü…

Bunu hiçbir tarihçi silemez…

Hâsılı…

Başbakan’ın başarıları gelecekte işte bu son kongresindeki “baskıcı” tutumu nedeniyle “medyanın alınmadığı kongre” olarak anlatılacak gelecek nesillere…

Keşke bu akreditasyon yapılmasaydı da en muhalif gazete bile bu kongreyi yazıp çizseydi…

Ben inanıyorum ki ne yazarlarsa yazsınlar Başbakan Erdoğan ve Ak Parti’nin “kazanç” hanesine kaydolurdu…

 Not: Sözcü'nün bugünkü birinci sayfası bir gazetenin değil ancak bir siyasi partiye ya da siyasetçiye karşı olan bir illegal örgütün el ilânı gibi ama bütün buna rağmen kongreyi izlemesinin yasaklanması bu gazeteyi, yaptığı "çirkin gazetecilikte haklı" kılıyor. 

adnanberkokan@gmail.com