Başbakan bu üçlüyü neden istemiyor acaba?..
"Yayıncı kuruluş sayın Başbakanımıza soru soranlar arasında Ahmet Hakan ve Eyüp Can'ın da olmalarını istedi.....
ADNAN BERK OKAN
Hani beklemediğiniz bir şey duyduğunuzda "yok artık; daha neler?" nidasıyla şaşırdığınızı belli edersiniz ya; Başbakan Erdoğan'ın CNNTÜRK- KANAL D ortak yayınında dört meslektaşımızın sorularını cevapladığı söyleşinin perde arkasını öğrenince ben de "yok artık; daha neler?" diye küçük bir çığlık attım...
Çünkü; bana olayın perde arkasını anlatan kişi hükümetin içinden gelen çok saygın ve güvenilir bir dosttu ve şunları söyledi...
"Yayıncı kuruluş sayın Başbakanımıza soru soranlar arasında Ahmet Hakan ve Eyüp Can'ın da olmalarını istedi ama Sayın Başbakanımız bunu kabul etmedi"…
Ahmet Hakan'ın istenmeyişine hiç şaşırmadım...
Ama Eyüp Can neden istenmemişti anlayamadım...
Sebep çok kısaydı:
Başbakan Erdoğan Eyüp Can'a güvenemiyordu...
Her tarafının oynadığını bile söylemişti bir keresinde...
Ahmet Hakan ise kabul edilmeyişine çok bozulmuş iki gece Ankara’da kalıp soru soranlardan biri olmak için tanış olduğu, nazı geçen bazı bakanların kapılarını aşındırmıştı…
Ama başaramamış olmalı ki soru soranlar arasında yoktu…
Ahmet’in programda bulunmak isteyişinin sebebi şöyle yorumlandı:
“Çok eski günlerde olduğu gibi Sayın Başbakanımızın nezdinde meşruiyet kazanmak istedi ama Sayın Başbakanımız kabul etmedi”…
Ve üçüncü istenmeyen kişinin kim olduğunu da öğrendim bu arada...
O da bir dönemler Başbakan'ın en yakınındaki kişi...
O da bir eski muhafazakâr: Akif Beki...
Halen Başbakan üzerinde etkisi olabilir umuduyla Başbakan'a telefonla ulaşmak istemiş; başaramayınca kendisine "telefonuna çıkma cezası uygulamayan" bazı eski dostlarına ulaşıp; can ciğer kuzu sarması olduğu söylenen Eyüp Can'ın da soru soranlar arasında olmasının neden gerektiğini anlatmış...
Ama gerekçeleri ikna edici bulunmamış...
Yani mukni olamamış...
"Olmaz" denmiş o kadar...
Ve daha da şaşkınlığıma sebep olan bir diğer haberi ise Başbakan'a ve başbakanlığa çok yakın etkin ve güvenilir bir bürokrat verdi :
Bakın neler anlattı:
“Emine Hanımefendi (Erdoğan) Akif’i ve boşandığı eşini gerçekten çok severdi ama Akif boşanınca Hanımefendi Akif’i hemen kara listesine yazdırdı. Çünkü Akif’in eşinin üzülmesine yüreği dayanamadı. Ve bir de şu var; Akif Erdoğan ailesinin gözünde artık karşı tarafla iç içe; yani aileye yarar verecek konumdan çok uzak ama zarar verme potansiyeli yüksek kişi ve kurumlara çok yakın”...
Yaaaa; işte böyle...
Demek ki artık ben de “kulis”yazabiliyorum…
Ne dersiniz?..
Devam edeyim mi?..
adnanberkokan@gmail.com