Barlas'tan 'Recep Bey' yorumu
Değişmiş CHP'nin gözü ve kulağı halka ve onun temsilcisi olan TBMM'ye mi, yoksa eskisi gibi Ordu'ya ve Yargı'ya mı dönük olacak?
Bazı meslektaşlarımızı diğerlerinden ayıran en büyük özellik, olaylara açtıkları penceredir. En geniş prespektivli pencereyi açan yazarlarımızdan biri de Mehmet Barlas'tır bildiğiniz gibi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun kurultay konuşmasında Başbakan Erdoğan'dan söz ederken "Recep Bey" deyişine de çok farklı bir pencereden bakıyor Mehmet Barlas.
Bakın nasıl.
"Recep Bey" de rakibine "Gandi Efendi" derse değişim gerçekleşir mi?
Değişim rüzgârının fırtına şiddetinde estiği dünkü CHP
Kurultayı'nda Kemal Kılıçdaroğlu'na bağlanan ümitler, bu önemli
partinin ikilemini de sergiliyor.
Gerçi değişimin ilk yansıması Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Erdoğan'dan
"Recep Bey" diye söz etmesi oldu. Bakarsınız Başbakan da bu değişim
rüzgârına kapılır ve Kılıçdaroğlu'ndan "Gandi Efendi" diye söz
etmeye başlar.
Ancak bilmeliyiz ki ne kadar çok ve sık "Değişim" kelimesi
tekrarlanırsa tekrarlansın, kökten CHP'liler değişmek istemez.
Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu'nun Deniz Baykal damgalı CHP'yi
"Gerçekten" değiştirmesi halinde, pek çok konuda AK Parti ile
yakınlaşmış bir siyaset çizgisinin oluşması gerekecek.
Örneğin Kürt Açılımı konusunda neredeyse MHP'lileşen CHP'nin,
değişim ertesinde "Açılım"a yaklaşması değişmeyecek mi?
Ya da "Ergenekon'un avukatı" olmayı siyasi çizgi olarak sunan bir
yaklaşımın yerine "Sivilleşmenin avukatı" olmak gelecek.
Eğer sorun işsizlik ve çözüm istihdam yaratmak olacaksa, "Girişim
gücü", "Yerli ve yabancı sermaye", "Özelleştirmeler" olmadan bu
konulara nasıl yaklaşabilecek değişmiş bir CHP?
Değişmiş CHP'nin gözü ve kulağı halka ve onun temsilcisi olan
TBMM'ye mi, yoksa eskisi gibi Ordu'ya ve Yargı'ya mı dönük
olacak?
Kabul ederler mi?
Barlas'ın yazısının tamamını