Banu Güven

Buyurun arkadaşlar Pınar Selek sizin... İster savunun, ister infaz edin...

Buyurun arkadaşlar Pınar Selek sizin...
İster savunun, ister infaz edin...
Ne yaparsanız yapın zira beklenen duruşma beklenen kararla bitti.
Pınar Selek bir kez daha beraat etti...
Banu Güven, NTV'de yayınlanan programında duruşmadan sonra yerel mahkemenin bir kez daha lehinde beraat kararı verdiği Pınar Selek'le konuştu...
Yapılacak duruşmaya değil, bitmiş, karara bağlanmış duruşmaya ait görüşlerini sordu.
Pınar Selek de Yargıyı hiç incitmeden, zafer sarhoşluğuna da kapılmadan söyledi söyleyeceklerini.
Televizyonculuk da gazetecilik de işte bu...
Sevgili ve değerli gazeteci kardeşlerim;
Hem yasalara karşı geliyor, derdest bir dava hakkında, davanın seyrini etkileyecek haber ve yorum yapıyor ya da davalı veya davacıdan birini ekrana çıkarıp (ya da köşenizde) suç işliyorsunuz, hem de sonra kalkıyor, "Bu devlet beni yaptığım haberler nedeniyle 50-- yıl hapis cezası istemiyle yargılıyor" diye ağlıyorsunuz...
Sizi Devlet yargılamıyor ki...
Bağımsız mahkemeler, cumhuriyet savcılarının kendilerine yüklediği yasal sorumlulukla soruşturma başlatıp, dava açıyor; yargı da bu talebi kabul ediyor...
Yani mevcut yasalara göre aynı suçu defalarca işlediğiniz için 500 sene hapis cezası istemiyle yargılanıyorsunuz...
Demek istememiz şu:
Bizler gazeteciyiz...
Ne savcıyız, ne yargıç ve ne de davalı veya davacının avukatıyız...
Yasalara biz uymazsak, sade vatandaş hiç uymaz...
Son söz: Duruşması bittikten ve beraat kararı yenilendikten sonra Pınar Selek'le görüşen ve karara ilişkin görüşlerini alan Banu Güven "Günün Televizyoncusu" seçildi.