Banu Güven

Öncelikle bir konuda hakkını teslim edelim NTV'de yayınlanan "artı" programının sunucusu Banu Güven çok şıktı...
Çok dürüsttü...
Çok özgürlükçüydü...
Risk almaktan korkmuyordu...
Zira milletvekili olduğu dönemde meclisten yaka - paça atılmış bir HEP eski milletvekilini konuk ediyordu...
Mahmut Alınak'ı...
"Sizi kurum olarak davet ettik" derken kararlı, "söylemek istediklerinizi söyleyebilirsiniz" derken de samimiydi...
Çünkü Mahmut Alınak az önce, "daha fazla ve açık konuşarak size zarar vermek istemiyorum" demişti ...
Mutlaka samimiydi Alınak ama ketum olmasının temelinde daha önceki yaşadıklarının da etkisi olsa gerekti...
Ve Alınak suç teşkil edecek bir şey söylemekten kaçınırken öyle bir lâf etti ki; siyasi bir gazeteyi yönetsek "manşet"e taşırdık:
Şöyle dedi Alınak...
"Tahliye olanlar Hizbullah üyesi değil"...
Peki ya kim?..
Cevap kısa ve kesin: "Kontrgerilla"...
Emekli Oramiral Atilla Kıyat da HaberTürk TV'de şöyle demişti:
"93-97 yılları arasında işlenen faili meçhul cinayetler devlet politikası gibi görünüyor".
Kıyat ve Alınak'ın söylediklerini birleştirdiğiniz zaman ortaya müthiş bir durum çıkıyor: Tahliyelerin arkasında "Derin Devlet" var...
"Ergenekon" denilen çete devlete halen hâkim...
Ve...
İlginçtir; siyasi irade o iddia karşısında susuyor...
Hükümete destek veren medya meleklerin erkek mi dişi mi olduklarını tartışıyor kendi aralarında...
Ve hâttâ...
Kıyat'ın bu açıklaması Tansu Çiller'in DP'nin genel başkanlığına aday olmaması için koz olarak kullanıyor sanki...
Konuğundan böylesine önemli ve manşetlik bir açıklama alan Banu Güven "Günün Televizyoncusu" seçildi.