Babahan'ın gözüyle Ahmet Hakan'ın açmazı!

Ergun Babahan bugünü Ahmet Hakan'a ayırmış. Hakan ne kadar değişti? Durduğu yer ile söyledikleri tutarlı mı?

GAZETECİLER.COM - Star yazarı Ergun Babahan bugünü Ahmet Hakan'a ayırmış. Sanıyoruz ki Hakan ne zamandır bu çapta bir yazıyla eleştirilmedi. Çünkü Babahan hiç de bel altı vurmamış. Fikir ve duruş üzerinden bir Ahmet Hakan analizi yapmış.

Ahmet Hakan ilerici mi gerici mi? Hakan ne kadar değişti? Durduğu yer ile söyledikleri tutarlı mı? Düşünceleri ve yazdıkları tavırlarına yansıyor mu? İşte Ahmet Hakan'ın değişim

"Medya konusunu kapatacaktım aslında ancak Ahmet Hakan’ın cumartesi günü yazdığı yazı bir cevabı haketti diye düşünüyorum.

Hakan, neden cengaver olduğunu anlatmış yazısında.

Ben de Hakan’ın sıkıntısının nerede yattığını anlatayım.

Ahmet Hakan’ın ister geçmişte durduğu yer itibariyle, ister bugün durduğu yer itibariyle değişime kapalı, muhafazakar bir duruş gösterdiğini düşünüyorum.

Bundan kastım dincilik veya sekülerlik değil.

Hakan yıllar önce muhafazakar bir çizgideyken, savunduğu siyaset küreselleşmeye kapalı, kendi kendine yeten, kendi değerleriyle yaşamayı savunan bir dünya görüşüydü.

Aradan yıllar geçti, Hakan kişisel yaşam biçimi gibi ideolojik duruşunu da değiştirdi ama sonuç itibariyle aynı noktaya döndü.

Bugün de nihai olarak açılım ve demokratikleşmeye karşı bir çizgiyi savunuyor.

Elbette bu değerlendirmeye karşı çıkacaktır ama savunduğu grubun temel değerlerine ve gruba sahip çıkma şevkine bakınca bu gerçeği görebilirsiniz.

Hakan grubunun aslında değişmeden Avrupalı olalım politikasının arkasında duruyor.

Oysa Türkieye’nin sadece Avrupa Birliği’ne girmek için değil, çağdaş yaşam standartını yakalamak için de değişmesi gerekiyor.

Değişimi kimin istediği, kimin direndiği ise yorum bile gerektirmiyor.

Hakan kendi geçmişini sorgulama ve eleştirmeye verdiği önemi kendi grubu ve gazetesine yapmadığı için bu değerlendirmeyi yapıyorum.

Mesela Ahmet Hakan başörtülü kızların üniversite eğitimi alma hakkını savunduğunu belirtiyor.

Ancak buna olanak verecek anayasa değişikliğine başta kendi gazetesi olmak üzere tüm grup gazeteleri “411 el kaosa kalktı” diye tavır alıyor ve Hakan bu konuda sessiz kalabiliyor.

Tıpkı gazetesinin Hrant Dink, Orhan Pamuk ve Ergenekon davalarındaki tavırları karşısında sessiz kalması gibi.

Hakan olaya kişisel, yani Erdoğan açısından baktığı için olsa gerek bugün Türkiye’de değişim sürecini AK Parti’nin temsil ettiğini göremiyor. Ermenistan açılımından Kürt açılımına, hukuk reformundan Batı ile daha sıkı bağları sağlayacak değişimlere kadar her türlü değişim önceliğini AK Parti

alıyor.

Çünkü değişimden güç alan, dünyayla bütünleşmeyi isteyen bir sermaye sınıfından güç alıyor.

Hakan bugünkü tavrıyla, geçmişte olduğu gibi değişime karşı güç odağından bağımsızlığı konusunda inandırıcılığını artırması için gazetesinin Hrant Dink’ten Orhan Pamuk’a kadar aydınlara yönelik tavrını, Ergenekon davasına aşırı sahip çıkmasını, hatta bir yazara bu bağlantı sonucu gazetede yer vermesini değerlendirmesi gerekiyor.

Bunu yaparsa, biz de onunla birlikte ölürüz."