'Ayşe Taran' köşesinde patladı: Vampirler!
Ağız tadıyla mutlu olmak yok mu kaderimde? Piranalar gibisiniz be. Vampirsiniz. Olmayın be!
GAZETECİLER.COM - Ali Taran ile tanışmasından
çok kısa süre sonra evlenen Ayşe Özyılmazel nikah sonrasında bugün
ilk defa köşesini yazdı ve "Kararlar arifesindeyim.
Ben bu dünyada yaşarken her gün ölecek miyim? Gitmeli miyim?
Sevgilimin, kocamın, aşkımın nefesinden başka nefes istemiyorum
artık. Onunkinden başka söz duymak istemiyorum artık. Köşeler,
sahneler, alkışlar, şöhret hiçbiri umrumda değil. Ben sadece
Ali'mle yalnız kalmak istiyorum artık. Beni rahat bırakın. Bizi
bizle bırakın." dedi.
Yazısının başlığında Bana Müsade yazan Özyılmazel
yazısında hem sert çıktı hem de kaçıp gitme isteğinin altını
çizdi:
Oysa bana o zor günlerimde kimse "Bir şeye ihtiyacın var
mı?" diye sormadı.
Hastalandım, parasızlıktan ilaç
alamadım. Yayın yönetmenine sırnaşmadığım, mini etek
giymediğim için bir sene maaşıma zam alamadım. Komşumun
camdan sepetle sallandırdığı böreklerin tadını asla unutmadım.
Çok çalıştım, çok yalnız kaldım.
Bir adamı sevdim, orospu ilan edildim. Üzerimden
kavga etti koca koca adamlar. İşte medyanın kötülüğüyle ilk kez o
zaman tanıştım. "Neden ben?" sorusu dört bir
yanımı sardı. Bir Allah'ın kulu çıkıp da halimi hatrımı
sormadı.
Ben yine çırak çıktım.
Sonra bir daha, sonra
bir daha...
BENİM KOCAM VİCDANSIZ MI?
Dost bildiklerim; en mutlu anıma koşa koşa gelip yine
koşa koşa bel altından vuran yazılar yazdı. İçi sızlamadan,
doğacak çocuğunu hesaba katmadan.
Baba olunca anlar mı?
Benim sevgilim kafeslenecek adam
mı?
Benim kocam vicdansız, şerefsiz, beş para etmez,
teneşirlerin paklayacağı adam mı?
Siz bizim neler
yaşadığımızı, ne yollardan geçtiğimizi, neler çektiğimizi sordunuz
mu?
Siz bizim sevgiye ne kadar susadığımızı bildiniz
mi?
Arkadaş dediklerim, dost sandıklarım bu muydu?
Mutluluğu paylaşmak bu kadar zor mu? "Aman" dediler
"Gizleme, anlat gerçekleri, anlarlar." "Aman" dediler "Sınır çizme,
sırtını dönme, kızarlar."
Korktum, "Peki" dedim her söylenene.
Gelsinler,
görsünler, görünce bizi doğrusunu anlarlar dedim ama nerede?
Hâlâ saf mıyım, neyim.
PİRANALAR GİBİSİNİZ...
Dünyalar güzeli kocama
bakarken süzülüyor yaşlar gözümden.
Hadi ben hep vurulmuşum da ona kıyabilir miyim hiç?
Ağız tadıyla mutlu olmak yok mu kaderimde?
Piranalar gibisiniz be.
Vampirsiniz.
Olmayın be!
Size de yazık! Oturdunuz klavyenin başına yazdınız, çizdiniz. Hiç
mi insanlıktan nasiplenmediniz?
Hiç mi haksızlık yapılmadı size?
Hiç mi yargısız infazlardan dayak yemediniz?
Hiç mi
kendinize dönüp bakmanın şifasını bilmediniz? Şimdi ben bu
satırları yazıyorum ya, haberleri olsa kızarlar bana...
"Güçlü görün, gülümse, en güzel elbiselerini
giy" derler bana...
Kusura bakmayın ben o kız değilim.
Ben sahtelerden ve sahnelerden çoktan indim.