Ayşe Arman

Hürriyet

"Eşcinselim ve askerden yeni geldim. Siz bugüne kadar, gay'lerin, eşcinsellerin, trans bireylerin askere gitmemek için neler yaptığıyla ilgili röportajlar yayımladınız. Ben de neden gittiğimi ve orada nelerle karşılaştığımı anlatmak istiyorum. İlgilenir misiniz?"

Hemen aradım, buluştuk.

İşte böyle başlıyor Ayşe Arman'ın eşcinsel matematik öğretmeninin askerlik anılarını anlattığı röportajı.

Malum "her Türk asker doğar"... Arman'a askerlik anılarını anlatan matematik öğretmeni de eşcinsel olmasına rağmen, askerliğe neden ve nasıl gittiğini, ne bulduğunu, neler ile karşılaştığını anlatttı. 

"Ben askerliğin zaten zorunlu olmasına karşıyım. Gitmek istemeyenlerin kesinlikle gitmemesi gerekir. Keşke böyle bir kanuni hakkımız ve şansımız olsa. Ama yok. Türkiye Cumhuriyeti topraklarında doğan bir erkek, belli bir yaşa geldiği zaman yasalara göre askerliğini yapıyor. E ben de bu topraklarda doğdum, belli bir yaşa geldim ve erkeğim. Benim onlardan bir farkım yok ki. Onlar gidiyorsa ben de gitmek zorundayım. Tanrı’nın bahşettiği cinsel yönelimimi bahane etsem bu gay’liğimi kullanmak olacaktı.

Peki zorlukları yok mu?

-Olmaz mı? Aklın, mantığın olmadığı bir yer. Ama herkes için zor. Bunu anlatmaya çalışıyorum. Siz kendinizin ve haklarınızın farkındaysanız kimse size kötü bir şey yapmaya cesaret edemiyor. Hele eğitimliyseniz, internetle, sosyal medyayla haşır neşirseniz korkuyorlar. Bakın, komutanlar da dahil olmak üzere sizi suistimal etmeye çalışanlar olursa çok güçlü şikayet mekanizmaları oluşturulmuş. Başbakanlık İletişim Merkezi var. Bir hafta içerisinde, “Bir askerin şöyle şöyle şikâyeti var” deniyor, savunma isteniyor. Ama tabii ki feminenlik çok ağır basıyorsa, trans bireyse ya da kesinlikle gitmek istemiyorsa gitmesin. 60 erkekle bir arada yatıyorsun, kalkıyorsun...

Sen bunu anlatarak, gay’lere, “Askerlik yapabilirsiniz” mi demek istiyorsun?

-Bazı arkadaşlarımızın çürük raporu alma ihtimali yok. Devlet memuru olarak çalışacaklar mesela. Ya da gay olduklarını açıklamak istemiyorlar. Kaldırabilecek güçte değiller. O zaman büyük bir ikileme giriyorlar. Askere gitmeleri gerekiyor ama korkuyorlar. Ben onlara seslenmek istiyorum. Korkmayın, gidin. O kadar da kötü bir ortam değil. Ki ben gerçekten zor şartlarda yaptım.

Eşcinsel matematik öğretmeni "korkmayın, gidin" diyor kendi gibi eşcinsel olanlara... Orada da kendiniz gibi olabilirseniz, kimse size bir şey yapmaz diyor... Şikayet mekanizmaları var diyor... "Ben askerliğin zaten zorunlu olmasına karşıyım. Gitmek istemeyenlerin kesinlikle gitmemesi gerekir. Keşke böyle bir kanuni hakkımız ve şansımız olsa" diyor. Umalım da bu son cümlesi yüzünden halkı askerlikten soğutmak gibi bir gerekçe ile başına bir şey gelmesin, kimliği deşifre olmasın.

Ayşe Arman, pek çok Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını kızdıracak, hatta çileden çıkartacak bu röportajı ile günün muhabiri olmayı yine haketti.