Ayşe Arman tesettüre girse ne olurdu?
"Ayşe Arman'ın fotoğrafları, İzmir'deki cumhuriyet mitinginden daha fazla konuşuldu"... İşte bu sözlere sonuna kadar hak verdik...
Türkiye Medyasında “iki yüzlülük”
alışılmış bir kimlik haline geldi…
Habertürk’ün yıldızlarından Nihal Bengisu Karaca, “Düz”
tiplerden…
Yani, ikiyüzlülüğü olmayan, olduğu
gibi görünüp, göründüğü gibi olanlardan…
Ayşe Arman’ın soyunma olayını da yine farklı irdelemiş
herkesten…
Geçmişe gitmiş…
Uğur Dündar’ın bir yalan haberini hatırlatmış…
Hani vardı ya; Konya’da bir kadın
doktor, sözde, bir çobanı muayene etmediği için çoban testislerini
kaybetmişti…
Oysa öyle bir olay asla
gerçekleşmemişti…
Uğur Dündar’ın o haberi de birçok haberi gibi yalandı yani…
Dündar’ın
yalan haberinden mağdur olan doktorlar mahkemeye
gittiler…
Ve fakat mahkeme öyle bir karar
verdi ki evlere şenlik…
“Türban takanların ağır
eleştirilere katlanması gerekir”…
Vay anasını sayın
seyirciler…
Nihal Hanım bunu hatırlattıktan sonra sözü Ayşe Arman’ın soyunmasının, tam
da türban takanların eleştirilebileceğine mahkemece karar verildiği
günlerde olmasına dikkati çekiyor…
Ve ilginç bir tespiti daha var
Karaca’nın:
“Ayşe Arman’ın fotoğrafları,
İzmir’deki cumhuriyet mitinginden daha fazla konuşuldu… Yoksa,
cumhuriyet değerlerinin yeni taşıyıcısı Ayşe Arman
mıydı?”
Müthiş…
Pardon yani…
Biz, Ayşe Arman’ın soyunmasına
karşı gelenlerden değiliz…
Bize ne?..
İster soyunur…
İsterse çarşafa girer
ama…
Karaca’nın
söylediklerine de katılırız…
Çünkü Karaca o kadarla
bırakmıyor…
“Ya bir de tesettüre
girse?” diye soruyor…
Cevap nasıl gelecek merak
ediyoruz…
Eline sağlık
Hanımefendi?..
Eline de diline de
sağlık…
Demokrasi çokyüzlülüğün özgürlük
sanıldığı bir rejim değildir…
Demokrasi, çoksesliliğin olduğu
bir rejimin adıdır…