Ayşe Arman için...

Ya da; günahsız, geleceğin belki de en parlak yurttaşlarından biri olacak Berkin’i öldürmek için biber gazı kapsülü fırlatan polis...

11 Temmuz 2013 tarihli gazeteciler.com’da başlığı altında yayımlanan makalemizde Berkin Elvan’a dikkat çekiyorduk…

Kimdi Berkin Elvan?..

Ekmek almak için evinden çıkan ancak polislerden birinin yasadışı bir eğimle fırlattığı biber gazı kapsülü kafasına saplanınca hastaneye kaldırılan; o güne kadar aradan geçen 26 günde yoğun bakımda tedavi gören bir delikanlı…

Bugün 25 Temmuz…

Aradan geçen 12 gün daha var…

Ya da; günahsız, geleceğin belki de en parlak yurttaşlarından biri olacak Berkin’i öldürmek için biber gazı kapsülü fırlatan polis vahşetinin işlendiği günden bugüne geçen 39. gün…

Ve Berkin halen hastanede…

Halen yaşamından umut yok…

Ve buna rağmen anne babası halen umutlu…

Ayşe Arman, Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan’la yaptığı söyleşinin başlığında şu soruyu soruyor:

Ve sonra da şunları yazıyor:

 

Bu başlıktaki soru var ya...

Bitirir insanı.

Oyar. Mahveder.

Buna yürek mi dayanır?

Çocuğun ya, canın ya...

Ötesi var mı?

Orada, Berkin, öylece 39 gündür yatıyor, îki beyin ameliyatı olmuş.

Bilinci hâlâ kapalı.

Bir daha hayata dönecek mi belli değil. Anneşine babasına sanlabilecek mi belli değil Bu satırları okuyan herkesin -adım gibi eminim- çocuğunun kılma zarar gelecek diye aklı çıkıyordur. Peki o zaman Elvan ailesi?

Onların suçu ne?

Pazar günü ekmek almaya gitmek mi?Fırına varamadan, kafasından vuruldu. Komada. Uyanıp uyanmayacağı belli değil.

Geri gelse de, eski Berkin olarak gelemeyecek.

Benim anlayamadığım evet olan oldu, büyük acılar yaşandı, olanları geri sarmak da mümkün değil, ama bir tek duyarlı yönetici yok mu, telefon açacak, "Birfelaket yaşadınız. İnşallah evladınız iyileşir, ayağa kalkar. Üzüntünüzü paylaşıyoruz" diyecek...

Orada, acılar içinde kavrulan bir aile var.

Ama bir "Geçmiş olsun" bile çok görülüyor.

Onlar adına ben utanıyorum.

 

Evet aynen bunları yazıyor Ayşe Arman…

Vicdanı ve utanma duygusu olduğu için o insanlık dışı vahşetten “yapanlar adına” utanıyor…

Vahşetin failleri ise bugüne kadar ne arıyorlar Berkin’in ailesini, ne de “bir sorununuz var mı?” diye soruyorlar…

Neden?..

Çünkü o vahşetin faillerine göre Berkin’in ailesi “öteki”…

Yani; “kendilerine oy vermeyen milyonlarca aileden biri”…

Ve sonra da işte o zihniyet bu rejime “demokrasi” diyor…

Sadece “demokrasi” dese iyi…

Utanmadan bir de önüne “ileri” sıfatını koyuyor…

Ey güzel insanlar!..

Lütfen Ayşe Arman’ın bu söyleşisini okuyun…

Okuyun ve yüreğiniz yangın yerine dönerken, ülkemiz yönetiminde ve seçim sandıklarında hangi zihniyetin “egemen” olduğunu görüp dizlerinizi dövün…

Yani…

Berkin Elvan’ın ölümle hayat arasında günlerdir devam eden bu savaşı karşısında sus pus olanları daha bir yakından tanıyın…

Kimler mi bu “sus pus cazgırlar”?..

Söyleyelim:

Kimisi bu ülkeyi yönettiklerini zannedenler ve meslekleri “siyaset yapmak” olan bivicdanlar…

Kimileri ise gazetelerde köşe, ekranlarda süre çalmış kimi “gazeteci” kılıklı zalimler…

Ve…

Bu zalimleri tanıdıktan sonra lütfen ayağa kalkın ve o yüzsüzlerin olmayan yüzlerini yazınsal karikatürle çizen Ayşe Arman’ı alkışlayın…