Arman, 300 erkekle yatan kadına ne dedi?

Penisini merak ettiği bütün erkeklerle kısa, uzun, romantik ya da vahşi bir yatak macerası oluyor.

GAZETECİLER.COM
Ayşe Arman,
300 erkekle yattığı iddia edilen İngilizce öğetmenini savunmuş mu yoksa çakmış mı anlayamadık...
Bu arada, yazdığı kitapta 10-15 erkekle yattığını anlatan İngilizce öğretmeninin yattığı erkek sayısını kendi kafasından üçyüze yükselten bir gazeteci ile “adını gizleyeceğim” diye söz verip sonradan kadının hem adını hem de fotoğrafını yayımlayan diğer gazetecinin isimlerini vermemiş...Yani, gazetecilik ilke ve ahlakını yıkan bu iki meslektaşımızı korumuş...
Bakın neler diyor Ayşe Arman...

 
Melisa P. gibi, alenen pornografik kitap yazıyor.

Olmadı Ayşe Arman olmadı…

Kitabın adını vereceksin ki alıcısı çıksın…

Kitabın adını vereceksin ki kitap satsın…

Kitabın adını vereceksin ki erkeklerin alışıldık ihanetlerinden birine uğramış olan öğretmen hanım, belki de salt yardım amacıyla kitabından satın alacak hemcinsleriyle dayanışma içinde olsun…

Ama sen ne yaptı?..

Kadını “orospu” yaptın sıyrıldın işin içinden…

Ve “orospu” yaptığın kadının, ticari amaçla yazdığını kabul ettiğin kitabının adını vermeyi bile çok gördün…

Senin, o kadını aldatan erkeklerden ne farkın kaldı şimdi?..

Adnan Berk Okan


“Elin İtalyan’ı yapınca yüz binlerce dolar kazanıyor da, bir Türk yazınca niye kazanmasın?”
Tam da bu fikirden yola çıkıyor.
Evli bir kadının kocasını aldatma maceralarının ilgi çekeceğini düşünüyor.
Belki bu konu tabu olduğu için.
Belki bir sürü kadının aklından kocasını aldatmak geçtiği ama buna hiçbir zaman güç bulamayacağını bildiği için.
Belli ki de sadece kolay yoldan para kazanmak için.
*
Ben, bu kadın doğru bir iş yapıyor demiyorum.
Ama gerçek bu.
Hedefi çok satmak ya...
Kitabın kahramanı, seksi seven, sekse meraklı, internette tanıştığı ya da otobüste, minibüstü kesiştiği, hoşuna giden herkesle birlikte olan bir kadın...
Fahişe değil.
Canı istediği için yatıyor.
Penisini merak ettiği bütün erkeklerle kısa, uzun, romantik ya da vahşi bir yatak macerası oluyor.
Çay bahçelerinde, sinema salonlarında, bekar evlerinde, parklarda, bahçelerde, aklınıza neresi gelirse...
Bazılarıyla bir daha buluşuyor, bazılarıyla buluşmuyor.
Yarattığı kadın kahramanın, cinsellik konusunda dürtüleri ve davranışları bir erkek gibi...
Normal bir kadına uygun değil.
Bir tür nemfoman tiplemesi.
Abartılı bir penis-sever, hangi tür penislerden hoşlandığını detaylı olarak tarif ediyor (ince, küçük ve eğri olmayacak), oral seks seviyor, kendisine yapılmasından da hoşlanıyor, iddiasına göre aslında seksle ördüğü bu patikanın bir gün şefkat ve sevgiye çıkacağına inanıyor...
Ama işte ah şu erkekler...
Bunu anlamıyor.
Onların tek derdi sevişmek!
*
İyi bir kitap mı?
Değil.
Bir süre sonra hep aynı şeyler.
Ben zaten çok yaratıcı sevişme yazabilen kadın görmedim. 
Erkekler daha iyi yazıyor.
Olmamış yani.
Zaten okuyunca anlıyorsunuz, evet kendi tecrübelerini de sokuşturmuş ama arkadaşlarından, ondan bundan ne duyduysa da doldurmuş.
Çorba gibi bir şey.

Ayşe Arman’ın yazısının tamamını okumak için