Armağan Çağlayan ve Nurseli İdiz'den çarpıcı açıklamalar!
TV 8'de ekrana gelen Cengiz Semercioğlu'nun sunduğu böyle birşey Var Mı?'nın bugün ki konukları Armağan Çağlayan Ve Nurseli İdiz oldu.
ÇAĞLAYAN: TELEVİZYON DAHA HEYECANLI
Böyle Bir Şey Var Mı? programına konuk olan Armağan Çağlayan: "Televizyon daha heyecanlı. Tiyatroyu kutsal olarak bulmuyorum açıkçası. O da sanatlardan birtanesi. Tiyatro kutsallaştırıldığı zaman televizyon yokmuş. Tiyatroyu da ikiye ayırmak lazım biri sanat için yapılan, biri de popüler tiyatro. Ben popüler tiyatro yapıyorum. Bir Hamlet'i oynamıyorum yani o kadar haddimi biliyorum" dedi.
İDİZ: TELEVİZYON'DA KAZANIP TİYATRO YAPMAK LAZIM
Böyle Bir Şey Var Mı? programına konuk olan Nurseli İdiz: "50 milyar kazanırken 100 milyar kazanırken tiyatro yapıyorsan göreyim ben seni yani. Televizyondan kazanıp tiyatro yapmak lazım. Emre Kınay'a Haluk Bilginer'e destek olmak lazım bu konuda. Deli bunlar. Televizyondan kazanıp tiyatroya yatırıyorlar" dedi.
ÇAĞLAYAN: BABAM ÖLDÜĞÜNDE PROGRAMA ÇIKTIM
A: "Show must go on" olayına inanıyorum. Babam öldüğünde de programa çıkmıştım. Bir eğlence programında (Popstar) bu zor. Oyun oynamak daha kolay bu durumda. Çıkıyorsun oynuyorsun. Otomatiğe bağlıyorsun. Eğlence programında "aman gülersem insanlar ne der" diye düşünüyorsun.
İDİZ: TAKSİM MEYDANI'NDA SOYUNACAĞIM
N: Bu fotoğraflar çok konuşuldu. En sonunda ne yapacağım biliyor musun yılbaşında çırılçıplak Taksim Meydanı'nda soyunacağım. Ne var yani bir kadın tatilde oturmuş, içiyor. Cahide Sonku olayına bağlansın istiyorlar ama hiç alakası yok. Cahide Sonku akıl olarak, zeka olarak bulunduğu şöhreti taşıyabilecek bir durumda değilmiş zaten. Alkolü neden seçtin dediklerinde "bu benim seçimim ben böyle yaşamak istiyorum "diyor. Arada fark var. Ben içmeyi severim. Arada içer dağıtırım da. Rahatsızlığım var ikisi birleşince herkesten daha fazla dağıttığım oluyor. Ben alkolik bir kadın değilim. Olsaydım bu kadar işi nasıl yapacaktım?
ÇAĞLAYAN: BEN DE SARHOŞ OLUYORUM
A: O resimlerden sonra bana Nurseli ile oynama teklifi geldi. Daha önce onunla "Prizma"yı çekmiştik zaten. O resimlerden sonra geldiğinde insan ister istemez etkisinde kalıyor. Nurseli Hanım acaba düzenli gelir mi? Biz ortada kalır mıyız? Diye sordum. Provalar başlayınca bir de gördüm ki benden daha disiplinli. O biraz da basının istediği bir algı. Nurseli sarhoş olunca ondan ekmek yiyorlar. Ben de sarhoş oluyorum ama Nurseli Hanım gibi ortalık yerde yakalanmıyorum. Ben bunu Alaçatı'da yapmam. Nurseli Hanım'ın hatası o bence.
N: Alaçatı'daki otelin sahibi benim arkadaşım. Demiş ki "Arkadaşlar ben bu kadını İstanbul'a postalamak istesem İstanbul'a deniz uçağı ile gönderirim". Kızı Amerika'da falan yazdılar o dönemde. Nereden uydurdularsa öyle bir şeyi.
A: Taksiye bindi parasını ödemedi, otelin parasını ödemedi gibi şeyler çıktı ya. Belli ki bunlar olayın altını doldurma, hikayenin altını doldurma.
N: Harem çok iyi gidiyor, çok eğlenceli. Çok eğlenceli bir ekip var. Kahpe Bizans'a çok benzetmiyorum. Burada daha böyle arka arkaya Anadolu'dan geçen kültürlerden bir iz var.
ÇAĞLAYAN: ŞUAN 5 DİZİ YAPIYORUZ
A: Şu an 5 dizi yapıyoruz. "Fetih"in hazırlıkları var. Şubat – mart gibi başlayacak. Kast daha belli değil. Şu an piyasada herkes belirsizlik içinde. Herkesin işleri nasıl gidiyorsa bizim de öyle gidiyor. Hepimiz eski ölçüm şirketlerinin sistemiyle reytinglere bakıyoruz şu anda. Yeni sisteme alışamadık. Bir gün oturacağız gibi geliyor. Yapım şirketleri de zarar ediyor. Şu an tek kazanan reklamcılar. Yeni sistem onlara yaradı. Şu bir gerçek bir dahaki yıl hiçbir oyuncu bu yılki fiyatları bulamayacak. Artık o belli oldu. Bu yılki fiyatlar seneye yok. Yapımcılar reyting anlaşmalarını 6dan 7den değil, 4ten başlatmayı öğrenecekler. Amerika'ya döndük. Amerika'da 4 reytinge şampanya patlatıyorlar.
REKLAMCILAR PARAYA BAKIYOR
Birtakım gruplarda ölçümün eksik olduğunu düşünüyorum. AB'nin seyretmez dediği şeyleri ABnin daha çok seyrettiğini görüyoruz şu an. Muhtemelen eğitim sevisyesini düşündüler. Reklamcılar para kimdeyse ben onu tanırım diyor, eğitime falan bakmıyor. Ölçüm sistemi buysa biz de ona uymak zorundayız.
N: Ben de televizyonda oyunculuk yapıyorsam ölçülmeyi isterim. Satıyor muyum satmıyor muyum öğrenmek isterim.
A: Bu sezon daha da dizi dökülecek. O reytingler ne kanalı kurtarır ne de yapımcıları kurtarır. O reytingler bir tek oyuncuları zengin eder. Bir tek Muhteşem Yüzyıl ve zaman zaman da Kurtlar Vadisi 11-12 reyting alıyor. Artık öyle bir şey yok.
EMİR'İN YOLU BAMBAŞKA BİRŞEY OLDU
Emir'in Yolu bambaşka bir şey oldu. Amerika'da yapılan "spin off" denen şey bu. Twitter'da çeşitli Hazal Kaya fanları beni rahatsız ediyorlar. Engelliyorum başka hesap açıyor yine geliyor. Bu böyle gidiyor yani.
Ceyda (Ateş) anlaşarak gitti. Evlerden Biri'nde yaz sezonunda oynadı. Kışın devam etmeyince "gelir misin?" dedik o da geldi yani. İki haftadır Emir'in Yolu'nu çok beğeniyorum.
Ben çok iyi bir televizyon seyircisiyimdir ama bu yıl seyretmekten çok sıkıldım. Eskiden düzenli olarak geceleri izlediğim dizilerim vardı. Artık çok uzun buluyorum. 8de oturup 11e kadar bir şey izlemeye tahammülüm yok, sıkılıyorum. Kendi yapımlarımız da dahil. Reyting düşüklüğünün bir sebebi de insanların alternatif kanallara yönelmesi bence. İnsanlar da sıkılmış olabilir.
Hiçbir diziyi birbirinden ayıramıyoruz. Oyuncuları tanımıyorum artık. Görüşmeye geliyor mesela bir eda, bir çalım. Diyorum ki; herhalde ben bunu kaçırmışım.
N: O kadar çok dizi oluyor ki mesela çok büyük bir diziyle patlıyor genç bir insan. Bu da bir arsızlık bu da hoş bir şey değil. Bu bütün oyunculara zarar veriyor. Sonra başka bir işe gidiyor o iş patlıyor. O zaman fiyatı düşüyor.
A: Halil Ergün mesela Yaprak Dökümü'ndeki fiyatları istemiyordur artık herhalde. Dizisi yayından kalktıktan sonra.
FATİH AKSOY'LA ARAM HİÇ BOZUK OLMADI
N: Fatih de zor adamdır yani. Bunu söyleyeceğim. Artık bana Medyapım'dan iş gelmez.
A: Son dönemde bana yine birkaç jürilik teklifi geldi. Hala karar vermedim. Şu anda hayatımın bir yerinde böyle bir şey olsun mu istiyor muyum emin değilim. Tekrar bu işe başladığım yere geri dönmeme isteğim de var bir yandan.
N: Ben jüri üyeliği işini severim. Yeni oyuncu yıldızlar Türkiye'ye kazandırılmak istense iyi bir eğitmen, jüri oluyorum. Her ne kadar Armağan kadar popüler olamasamda. Armağan orada iyi bir karakter yarattı.
A: Biz arkadan konuşmaya alıştığımız için benim yüze söylemem insanlara garip geldi tabii o yarışmada. O Ses Türkiye Popstar'la pek aynı değil. Hülya Avşar'ı jüri olarak beğeniyorum. Ali Taran çok iyi, acayip yerinde nokta atışı yapıyordu. Ali Bey gelmiş geçmiş en iyi jüri üyelerinden bir tanesidir.
N: Armağan kötü bir şeyler söyleyip insanların hayatını yıkmaya çalışmıyordu ki. Seyfi bey gibi ölçüyü kaçırmadan yapıyordu.
A: Yetenek Sizsiniz bir prodüksiyon harikası. Bu daha önce denendi Türkiye'de ama olmamıştı. Acun Bey'in arkaya üniversite öğrencilerini koyması bir prodüksiyon başarısıdır.
HEPİMİZ BAŞLADIĞIMIZ YERE GELECEĞİZ
N: Bergüzar Korel'den daha fazla beğendiklerim var gençler içinde. Nurgül Yeşilçay'ı çok beğenirim, benim kız kardeşim gibidir. Beren'i çok başarılı buluyorum. Fizik olarak Tuba Büyüküstün'e bayılıyorum. Kıvanç bir numara. Kıvanç çok çalışıyor. Hiçbir yerde göremiyorsun adamı. Hep biryerlerde çalışıyor. Kenan'ı zaten konuşmaya gerek yok ama onu artık genç oyunculardan sayamayacağız.
A: Herkes nasıl ayağını uzatmış televizyon karşısında tweet atıyorsa, benim de atma hakkım var. Herkesin nasıl beğenip beğenmeme hakkı varsa benim de var. Ben Binbir Gece'den beri aynı kadını seyrediyorum. Biri çıksın bu aradaki karakter farkını bana göstersin. Konsomatris kadını da aynı oynuyor, çocuğunun arkasından koşan kadını da aynı oynuyor.
N: Ben Türk tiyatrosunda da sinemada da oyunculuğumu örnek gösteririm. Mütevazı olamayacağım artık. Bir rol oynamak istiyorsan saçından, makyajından feragat edeceksin. Makyajı aksa bile ölçülü akıyor ağlayınca. Bırak yahu rahat bırak.
A: Bunu biz yaptık ama yakışıklı olsun aman güzel olsun. Kızlar aşık olsun diyerek. Bunu biz yaptık, yine biz şikayet ediyoruz.
N: Oyuncu olmak isteyen fiziksel özelliklerini korusun. Benim gibi kilo almasın, benim gibi Alaçatı'da içmesin ama bıraksın böyle ölüçülü olmayı ya.