Anayasa Mahkemesi: Medya abartabilir!..

Anayasa Mahkemesi: "Basın özgürlüğünün kapsamının, demokrasi ile yakın ilişkisinin doğal sonucu olarak bir dereceye kadar abartıya ve hatta kışkırtmaya izin verecek şekilde geniş yorumlanması gerekir.”

Anayasa Mahkemesi basın özgürlüğünün sınırları ile ilgili çarpıcı bir karara imza attı...

Mahkeme, "basın özgürlüğünün kapsamının abartıya ve hatta kışkırtmaya izin verecek şekilde yorumlanması gerektiğine" hükmetti.

Hürriyet gazetesi Ombudsmanı Faruk Bildirici, bugün Anayasa Mahkemesinin bu kararını açıkladı...

İşte Bildirici'nin o yazısı:

AYM: MEDYA ABARTABİLİR

TÜRKİYE’de yargı nadiren de olsa gazeteler ve gazetecilik lehine kararlar veriyor. Anayasa Mahkemesi’nin, Hürriyet’in “Çapkınlığın suyu çıktı” manşetiyle ilgili kararı da böyle ender rastlanan kararlardan biri...

Nurettin Kurt imzasıyla 11 Aralık 2010’da yayınlanan haberde olay, “Sipariş ettiği suyun karşı sitede başka bir eve gönderildiğini öğrenen kadın baskın yaptı ve eşini sevgilisiyle yakaladı. Zengin sevgili de adamın evli olduğunu ve üstelik kendi aldığı evde başka bir sevgilisiyle yaşadığını avukatı aracılığıyla öğrendi”diye özetleniyordu.

Bu olayın ardından eşinden boşanan ve sevgililerinden ayrılan Zafer Bozbey, Hürriyet’in haberinde adına, fotoğrafına ve özel yaşamına ilişkin ayrıntılarına yer verilerek “kamuoyunda küçük düşürüldüğü ve kişilik haklarına tecavüz edildiği”gerekçesiyle tazminat davası açmıştı. Mahkeme bu istemini reddetmiş, Yargıtay da mahkeme kararını onamıştı. Bozbey de bunun üzerine iki yıl önce Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurmuştu. AYM, Bozbey’in başvurusunu reddederek, “maddi ve manevi varlığının korunması hakkının ihlal edilmediğine” hükmetti. Oybirliğiyle alınan kararda şu gerekçelere yer verildi:  

“Gazete haberinin evlilik birliğini ilgilendirmesi ve bu birliğe atfedilen önem de göz önünde bulundurulduğunda evli bir kişinin eşi haricinde iki ayrı kadınla ve kadınların birbirinden haberi olmaksızın birliktelik yaşaması gibi toplumda alışılagelmiş olmayan bir durumun ve bu durumun ortaya çıkış şeklinin toplumun ilgisini çekeceği muhakkaktır.

Burada söz konusu olan toplumdaki genel bir probleme dikkat çekmek amacıyla bireysel bir örneğin kamuoyuna sunulmasıdır. Basının genel yarar nitelikli bütün sorunlarla ilgili olarak bilgi ve fikir yayma fonksiyonuna, kamunun bu bilgi ve fikirleri alma hakkının eklendiği hatırlanmalıdır.

Haberde bazı ifadeler nedeniyle abartıya kaçılmadığı da söylenemez. Ne var ki basın özgürlüğünün kapsamının, demokrasi ile yakın ilişkisinin doğal sonucu olarak bir dereceye kadar abartıya ve hatta kışkırtmaya izin verecek şekilde geniş yorumlanması gerektiği kabul edilmelidir.”

Bu gerekçeler, medyaya karşı açılan davalarda örnek oluşturacak nitelikte...