Altan'dan Erdoğan'a Putin benzetmesi

Ahmet Altan karşı biliyoruz. Erdoğan start verince söylemini daha da sertleştirdi. Başkanlık isteğini diktatörlükle eş tuttu.

GAZETECİLER.COM - Başbakan Erdoğan, "başkanlık" sistemi için start verdi.
Taraf Genel Yayın yönetmeni Ahmet Altan ayaklandı.
Altan, "Başkanlık sistemini Türkiye gibi ülkeler için çok tehlikeli görüyorum" dedi.
Ama daha önemlisi...
Başbakan Erdoğan'ın Putinvari bir başkanlık istediğini söyledi.
Yani Erdoğan'ın başkanlık isteğini diktatörlük isteği olarak yorumladı.

İşte AK Parti çevrelerinde çok konuşulacak o yazıdan satırbaşları:

Başlıyor
Başbakan Erdoğan nihayet baklayı ağzından çıkardı.
Çoktandır herkesin bildiği gerçeği ortaya koyup, seçimlerden sonra "başkanlık referandumuna" gidebileceğimizi söyledi. Bunu seçimlerden önce açıklaması, sanırım "seçimlerin bir tür ön referandum" olmasını sağlamak ve bu fikrinin destekçilerinin miktarını görmek amacını taşıyor.

PUTİNVARİ BAŞKANLIK İSTİYOR

Biz, başkanlık sistemine Amerikan tarzı "federatif bir yapıyla mı geçeceğiz yoksa "Putinvari" bir sistemi mi tercih edeceğiz?
Obama da başkan, bugün "başbakan" sıfatını taşısa da gizli bir başkanlığı hala sürdüren Putin de "başkan".
Erdoğan hangisini istiyor?
Belki yanılıyorum ama ben önümüze Amerikanvari değil Putinvari bir başkanlık sisteminin konacağını sanıyorum. (...) Bu da bana çok tehlikeli gözüküyor.

YANILIYORSAM ÖZÜR DİLERİM

Eğer Erdoğan bu söylediklerime aykırı bir "başkanlık" önerisiyle gelirse ben özür dilemeye hazırım ama dikkatimi çeken bir başka gelişme de, Erdoğan'ın "başkanlık fikrine" yaklaştıkça, Avrupa Birliği'nden uzaklaşması, AB'nin demokratik denetleyiciliğini hayatımızdan çıkarmaya hazırlanır gözükmesi.
Eğer "içerde" başkanın iktidarını dengeleyecek "eyalet valisi" türünden başka iktidar sahipleri olmazsa, AB'den de uzaklaşılırsa, orduyla anlaşmış bir "başkanı" bu ülkede kim, hangi güçle, nasıl denetleyecek?

BAŞKANLIK SİSTEMİ BU ÜLKE İÇİN BELA

Putinvari bir başkanlık siteminin bu ülke için "bela" anlamına geleceğini onların da sezmemesi mümkün değil, Kemalist rejimin sorunlarından, başkanlık rejiminin sorunlarıyla boğuşmak için kurtulmak istediklerini düşünmek çok yanıltıcı olur.
Eski kavgaları bitirip yeni bir dönemin kapısını açmanın zamanı geldi.
Ama bu yeni dönemde bizim bir başkandan çok, halkın iktidarının ilk kez tam anlamıyla kabul göreceği bir demokrasiye ihtiyacımız var.